DHA YURT BÜLTENİ - 6 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 6

DHA YURT BÜLTENİ - 6

'Sanat alışverişi'ne karşı tablolarını çöpe atıyor ANTALYA'nın Kaş ilçesinde, sanat çalışmalarını sürdüren ressam Efe Işıldaksoy (45), yaptığı tabloların bir bölümünü çöpe atıyor.

07.10.2020 11:22  Güncelleme: 14:36
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

'Sanat alışverişi'ne karşı tablolarını çöpe atıyor

ANTALYA'nın Kaş ilçesinde, sanat çalışmalarını sürdüren ressam Efe Işıldaksoy (45), yaptığı tabloların bir bölümünü çöpe atıyor. Sanatseverlerin çöp kutusundan tablolarını almasını isteyen Işıldaksoy, "Sanatın para yolu ile insanlardan ayrılmasına karşı bir hareket" diyerek, bunu neden yaptığını açıklıyor. Galatasaray Basketbol Takımı eski kaptanı Nusret Işıldaksoy ile tiyatro sanatçısı Feriha Işıldaksoy'un oğlu, Galatasaraylı eski milli futbolcu Mert Işıldaksoy'un kardeşi olan ressam Efe Işıldaksoy, Kaş'a bağlı Gürsu Mahallesi'nde yaşamını sürdürüyor. Işıldaksoy, 14 yaşında kazandığı bursla Almanya'nın Hamburg Üniversitesi Bismark Sanat Akademisi'nde 7 yıl sanat eğitimi aldı. Türkiye'ye 1996 yılında dönen Işıldaksoy, sanat çalışmalarını burada sürdürdü. Işıldaksoy'un başta Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya olmak üzere dünya müzelerinde 500 tablosu sergileniyor.BUGÜNE KADAR TOPLAM 1700 RESMİ ÇÖPE ATTIEfe Işıldaksoy, doğadan ağaç parçalarını topluyor ve bunların temizliğini yapıp, tuval haline getiriyor. Bu tuvallere tek kalemle yolda durarak, bir okulun bahçesinde ya da ormanda çizgi resim yapan Işıldaksoy, tablolarını aracıyla giderken çöp kutusunun kenarına bırakıyor. Oradan isteyen bir sanatsever, bu resmi alıp, evinin duvarına asabiliyor. Bugüne kadar toplam 1700 resim yaparak, Türkiye'de ve dünyanın birçok ülkesinde çöpe atan Işıldaksoy'un, bunun yanında 'Atatürk porteleri', 'Çocuklar için nesli tükenmekte olan hayvanlar boyama kitabı', 'Anadolu mirasları üç boyutlu resimleri' adlı albümleri bulunuyor.'SANATI ÇOCUKLARDAN, İNSANLARDAN UZAKLAŞTIRMAMAK GEREK'Kendisine göre bir felsefesi olduğunu belirten ressam Efe Işıldaksoy'a göre, bireyin önce kendini bulması gerekiyor. Işıldaksoy, "Ben önce saygının peşinde koştum. Önce doğa ve insana saygı öğretisiyle büyüdüm. Sanat temelinde insanların refleks ve duygularını geliştiren, duygu refleksleri ile hareket etmesini sağlayan bir dal. Sanatı çocuklardan, insanlardan uzaklaştırmamak gerekir. Çocuklarımızı sanatla iç içe büyütmek gerekir. Resimleri çöpe atmamın birinci sebebi, sanatın para yolu ile insanlardan ayrılmasına karşı bir hareket. Çöp tenekesini seçmemin nedeni, dünyanın her yerinde çöp tenekesi bulabilmem. Sanat eleştirmenlerinin çöpe attığım bir resmi eleştirememesi. Çünkü renkler ve zevkler hiçbir zaman tartışılmaz" diye konuştu.Efe Işıldaksoy, Danimarka'da da çöpe attığı bazı eserlerin, hükümet tarafından alınarak, sanat müzelerine konulduğunu söyledi.Öte yandan bir okulun bahçesinde yaptığı tabloyu çöpe atan Efe Işıldaksoy, alanda 8 kişi bulunduğu için kura çekerek, tablosunu verdi. Kurada kendisine tablo çıkan emekli öğretmen Şerife Taylan, "Bugün benim için çok özel bir gündü. Efe beyin yaptığı resim kurada bana çıktı. Bu resim için Efe beye çok teşekkür ederim" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Efe Işıldaksoy resim yaparkenIşıldaksoy'un çalışma anlarıIşıldaksoy'un çöpe resim almasıResmin çöpten alınışıKura çekimiIşıldaksoy ve kurada resmi kazan kişiyle fotoğraf çektirmesiRöportajlar

HABER- KAMERA: Ahmet ACAR/KAŞ (Antalya),

===========================

Sokak köpeğinin 'domuz' sınavı

Antalya'da ormandan ilçeye inen bir yaban domuzu, sokak köpeğine zor anlar yaşattı. Kendine havlayan köpekten kaçmaya niyetlenen domuz, kızınca geri döndü. Bu kez ise köpek kaçtı. O anlar cep telefonu kamerasına yansıdı.Antalya'nın Kaş ilçesindeki yaban domuzları, sık sık ilçe merkezinin sokaklarına kadar inip yiyecek arıyor. Dün gece yine Kaş sokaklarına inen bir domuz ile sokak köpeği arasındaki ilginç görüntüler, çevre sakinleri tarafından cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Kendisinden 2 kat büyük domuza havlayarak kaçırmaya çalışan sokak köpeği, hayvanın geri dönmesiyle geri çekildi. Ormana dönmeye niyetlenen domuz ise köpekten rahatsız olunca geri dönüp üzerine yürüdü. O anları sokak sakinleri cep telefonu ile görüntülerken, bu ilginç hareketleri kaydeden kişi, "Vay" diyerek güldü.Sosyal medyada paylaşılan görüntü, büyük ilgi gördü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------Sokak köpeği ile domuzun aynı karedeKöpeğin havlaması ve domuzun gitme çabasıDomuzun geri dönüp köpeğin üzerine yürümesiGörüntüyü çekenlerin vayy demesi

HABER: Ahmet İSTEK-KAMERA: ANTALYA,

==========================

Serebral Palsilili özel çocuklar özel anlar yaşatıldı MERSİN'de. Dünya Serebral Palsi (Beyin felci) Farkındalık Günü'nde özel çocuklar at binip, seramik boyama etkinliğine katılarak, hastalığın rengi olan yeşil kıyafetlerle farkındalık mesajı verdi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi, tüm dünyada her yıl 6 Ekim'de çeşitli farkındalık çalışmalarıyla anılan Serebral Palsi Farkındalık Günü'nde eğlenceli bir etkinlik düzenleyerek özel çocukları yalnız bırakmadı. Bu kapsamda Büyükşehir, Serebral Palsili çocukları ve ailelerini bir araya getirdi. Merkez Toroslar ilçesi Gözne yolu üzerinde yer alan binicilik kulübünde hayatlarında ilk kez at binen çocuklar hem eğlendi hem de özgüvenlerini artırıcı bir deneyim yaşadı. Büyükşehir ekipleri ve etkinliğe katılan aileler filizlenme, büyüme ve yaşamın yenilenmesi anlamına gelen, aynı zamanda serebral palsinin rengi olan yeşil kıyafetler giyerek hastalığın önemine dikkat çekti. At binme etkinliğinden sonra yorulan çocuklar dinlendikten sonra pasta üfledi. İnce motor becerileri yaşıtlarına göre daha zayıf olan çocuklar, Büyükşehir'in seramik öğretmeni eşliğinde seramik vazoları yeşile boyadı ve çiçek dikti.

Engelliler ve Sağlık Hizmetleri Dairesi Başkanlığı bünyesinde fizyoterapist olarak görev yapan Bilge Yıldırım, "At binmek çocuklar için çok önemli. Hem sosyalleşmelerini hem hayvanlarla etkileşimin artmasını sağlıyor hem de iletişimlerini güçlendiriyor. Serebral palsili çocuklarımızın ince motorları zayıf olduğu için seramik öğretmenimizle birlikte el sanatları etkinliği yapıyorlar. Serebral palsili çocuklarımızın her zaman yanındayız. Etkinliklerimiz devam edecek" dedi.Esma Pendir, Engelsiz Yaşam Merkezi'ne kayıtlı olan kızı Emine Miray ile etkinliğe katıldığını dile getirerek, "Çok mutluyuz, çocuklarımız da çok mutlu oldu. Serebral palsili çocuklar için atların faydalı olduğunu söylüyorlarö dedi. Büyükşehir Belediyesi'nin özel çocuklarla çok ilgilendiğini de ifade eden Pendir, "İnşallah bu etkinlikler devam eder" diye konuştu.Feride Aslan, oğlu Ulaş Çınar'a 1 yaşında serebral palsi teşhisi konduğunu ve o tarihten beri eğitim gördüğünü söyledi. 2 yıldır oğlunun Büyükşehir'in Engelsiz Yaşam Merkezi'nde eğitim gördüğünü ifade eden Aslan, "Belediye'nin düzenlemiş olduğu at binme etkinliğine geldik. Büyükşehir'e ve yardımcı olan herkese teşekkür ederiz" ifadesini kullandı.Çocuk Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Çetin Okuyaz Serebral palsi hastalığının nedenlerini gebelik öncesi, gebelik dönemi, doğum sırasında ve doğum sonrası oluşan nedenler olarak sınıflandırdı. Prof. Dr. Okuyaz, nedenleri bilmenin hastalığı önlemede çok önemli olduğunu kaydederek, şöyle devam etti: "Önlenebilirliğinin üzerinde durmak gerekiyor çünkü serebral palsi bir ömür boyu hem çocuğu hem aileyi hem de tüm toplumu etkileyen bir hastalık. İyi bir gebelik bakımı sağlanırsa çocuğun anne karnında daha sağlıklı büyümesi, gelişmesi yani bebeğin daha sağlıklı olması sağlanabilir. Zamanında ve düzgün bir doğum yapılabilirse, bebek sağlıklı bir ortamda doğar ve gerekirse yeni doğan bakım ünitesine alınırsa serebral palsi önlenebilir, azaltılabilir. İlk 4-6 ay arasındaki dokunuşlar, konuşma, çevrenin zenginleştirilmesi, fizyoterapist yaklaşımlarıyla çocuklar çok daha iyi hale getirilebilir. Çünkü bebek kendi beynini yeniden onarma kabiliyetine sahiptir. Hem erken müdahale merkezlerinin çoğalması hem de serebral palsi bakımında fizyoterapistlerin, fizik tedavi uzmanlarının, çocuk nöroloji uzmanlarının çoğalması ile hastalığın azaltılması, önlenmesi mümkün olacaktır."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------------Ata binen çocuklardan genel ve detayBir çocuk annesinin kucağında atla ilgilenirkenBir kız çocuğunun görüntüsüAtların görüntüsüÇocuklardan genel ve detayÇocukların boyama ve seramik yapmasından genel ve detayFizyoterapist Bilge Yıldırım'ın konuşmasıEtkinliğe katılan ailelerin konuşmasıÇocuk Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Çetin Okuyaz'ın konuşması

Haber-Kamera: Mustafa ERCAN/ MERSİN;    ==================================

'Kesin korunacak hassas alan' olarak tescil edilen Hersek Lagünü, flamingolara ev sahipliği yapıyor

Cumurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla, 'kesin korunacak hassas alan' ilan edilen Yalova'daki Hersek Lagünü, flamingoların da aralarında bulunduğu 229 kuş çeşidine ev sahipliği yapıyor.Resmi Gazete'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla dün yayımlanan kararla, bazı doğal sit alanlarının koruma statüleri yeniden değerlendirildi. Buna göre, Bayburt'un merkez ilçe sınırları içerisinde bulunan Kızıltepe Uluçayır Fosil 2 Doğal Sit Alanı, Bartın'ın Ulus ilçesindeki Ulukaya Şelaleleri, Gümüşhane'nin Kürtün ilçesindeki Uluköy Çifteköprü, Uşak'ın Ulubey ilçesindeki Kemiklitepe Fosil Yatakları, Yalova'nın Altınova ilçesindeki Hersek Lagünü, Balıkesir'in Ayvalık ilçesindeki Kız Adası, Ankara'nın Kızılcahamam ilçesindeki Abacı Peribacaları ile Soğuksu Milli Parkı Ağaç Fosilleri Doğal Sit Alanı, Ankara'nın Çamlıdere ilçesindeki Pelitçik Fosil Ormanı'nın koruma statülerinin yeniden değerlendirilmesi sonucunda, bazı bölgelerin 'kesin korunacak hassas alan' olarak tescil ve ilan edilmesine karar verildi.OSMANGAZİ KÖPRÜSÜ'NÜN KAVİSLİ YAPILMASINA NEDEN OLDUYeni ilan edilen 7 'kesin korunacak hassas alan' bölgesinden biri olan Yalova'daki Hersek Lagünü, DHA tarafından görüntülendi. Kuş çeşitliliği ile dikkat çeken Hersek Lagünü, 2016 yılında yapımı tamamlanan Osmangazi Köprüsü'nün de kavisli yapılmasına neden olmuştu. Lagüne gelen ziyaretçiler ise yapılan gözlem kulesine çıkarak, lagündeki kuşları buradan izleme imkanı buluyor.'KUŞ ÇEŞİTLİLİĞİ ARTIYOR'

Kuş gözlemcisi Fatih Bülbül, "150 hektar sulan alanı toplamda 250 hektar alanı kapsayan Hersek Lagünü'nde bu yıl yapılan sayımlarda 229 kuş çeşidi konaklıyor. Kuş çeşidi son 10 yılda yaklaşık 150 arttı diyebiliriz. Lagünde bulunan en önemli kuş türü flamingolar. Lagünde yaptığımız sayımlarda yaklaşık 500 flamingo kayıt altına alındı. Geçen yıl da bu sayılarda flamingo alana gelmişti" dedi.

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 6 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement