Siyahlar-Beyazlar ve Melezler - Son Dakika
Kültür Sanat

Siyahlar-Beyazlar ve Melezler

Siyahlar-Beyazlar ve Melezler

Yazdığı dört kitabıyla sıra dışı mesajlar veren ve gençlerin küllerinden doğacağını söyleyen Niyazi Koluş ile kısa bir röportaj:

03.03.2016 15:15  Güncelleme: 15:25
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bize kendinizden kısaca bahseder misiniz?

1985 yılında Van'da doğdum . İlk ve orta okul öğretimi Küçükçekmece İstanbul'da tamamladıktan Sonra hayatımın dönüp noktası dediğim Bakırköy Beyaz Adam Kitabevi'nde çalışırken bir arkadaşımın yönlendirmesi ile tiyatro eğitimi almaya başladım. Bir çok kurumdan tiyatro oyunculuğu eğitim aldıktan sonra uzun bir süre tiyatro oyunculuğu yaptım. sonrasında yazarlık iç güdüsü ağır basıp sadece yazmaya karar verdim. Çünkü yazmadan yaşayamayacağımı anladım.

İlk eseriniz bir deneme kitabı ve "kadın"a dair duyarlı duygularınızı seslendirdiğiniz bir eser. Özetle neler anlatıyorsunuz "HELİN" adlı bu ilk eserinizde?

HELİN bir kadın romanıdır. Kadının haklılığının yazıya dökülüş halidir... Kitapta töre cinayetlerini konu aldım. Birbirini seven iki gencin aşka olan inançları sayesinde ölüme dirilişlerini görebilirsiniz. Aşkın karşısında hiçbir gücün duramayacağını kitabı okuduktan sonra anlayabilirsiniz.

DEVRİMİ "MELEZLER" YAPACAK!

"Siyahlar-Beyazlar ve Melezler" adlı diğer yeni eseriniz "Bir Kürt Romanı" alt ismi ile iddialı bir çıkış yapıyor. Kitabın arka kapak metninde geçen "Dünya var oldukça siyahlarla beyazların savaşı devam edecek. Devrimi gerçekleştirecek olan ise onların çocukları melezlerdir" derken kimlere mesaj gönderiyorsunuz?

"Bir Kürt Romanı " çıkışı ile ilgili sosyal medyada çok mail geliyor. " Neden okuyucuyu ikiye bölüyorsunuz.? ", ya da " İkinci baskıda bu sözü kaldırın." gibi pek çok soru geliyor... Bu isim ırkçı bir söylemden öte, kürt bir gencin yazdığı roman olarak algılanabilir. Dünya edebiyatında, dünya sinemasında da bu tür söylemleri görebilirsiniz. Bilginin Sesi kitabının alt isminde: "Bir Toltek Bilgelik Kitabı" yazar. Örneğin bir İran sineması ya da bir Uzak Doğu filmi olarak özüne ait olduğunu gösteren söylemler yazılabilir. Çünkü sanat, yerelden evrenselliğe ulaşırsa sanattır.

GENÇ TOPLUM KÜLLERİNDEN DOĞACAKTIR!

Bu kitap yerelden evrenselliğe giden bir kitaptır. Ayrıca bu bütünün bir parçasıdır... Bu bir siyasi roman değil sistemi eleştiren ve sisteme başkaldıran bir romandır. Çünkü hepimiz sistemin kurbanı olmuş, bizden olmayanı ötekileştiriyor, hor görüyor ve linç ediyoruz. Maalesef Siyahlar ile Beyazların savaşı günümüzde de devam ediyor. Orada bir ironi var. Beyazları kapitalist düzen, siyahları ise ona dayanmaya çalışan eşit bir sosyal düzen olarak anlayabiliriz. Her şeyi tüketip birbirimizi tüketme noktasına geldiğimiz bu günlerde, genç toplumun küllerinden doğup yok olmuş insanlığımızı bize geri iade edeceğine inanıyorum. Ve bunu da, iki farklı düzenin karışığı olan Melezlerin gerçekleştireceğine inanıyorum. Bu kitap özü ile yazılmış bir kitaptır. Kalem öz olmuş, sözde öz olmuştur.

"Cennetin Sekizinci Katındaki Huri" adlı ismi ilginç olan romanınızdan da konuşalım biraz. Neden bu ismi verdiniz? Baş karakter bir bayan mı? Roman için "aşkı anlamak ve tadını almak isteyenler için yazılmış" yorumu var. Ve bir yandan da "hakikat"i arayıp bulmanın öneminden bahsediyorsunuz. Kadın, aşk ve hakikat üçgeninde neler anlatmak istediniz?

Daha önceki söyleyişlerde de söyledim. İran'da zamanında Cennetin Yedinci Katı adlı bir kitap yazılmak isteniyor. Kitap yazılmasın diye yazarın eli kolu kesiliyor. Ancak yine de yazılıyor. Bu hikaye beni çok etkilemiştir. İnandığı şeyi gerçekleştirmek isteyen bir kişinin ya da kişilerin karşısında hiçbir gücün dayanmadığını görebilirsiniz. Bu hikayeyi duyduktan sonra ben de Cennetin Sekizinci Katındaki Huri'yi yazmaya karar verdim. Kitap kahramanı evet bir kadın. Signora adlı dünyalar güzeli bir kadındır. Onu deli gibi seven bir Müslümanın aşkı uğruna dinini değiştirdiğini okuyunca anlıyorsunuz... Signora'yı kaybettikten sonra çalıştığı bir inşaatta inşaatçılar sayesinde hakikati keşfetmeye başlıyor. Bütün dinlerin eşit olduğunu ve hakikate giden bir köprü olduğunu anlıyor...

HAKİKATİN KAPISI VE ANAHTARI

Kitapta çok güzel bir aşk anlatılıyor. Onun için kitabın arka kapağında Eddi Anter: "Aşkı anlamak ve tadını almak isteyenler için yazılmış." sözünü yazdı... Ona buradan teşekkür etmek isterim... Kadın, aşk ve hakikat sorunuza gelince; hakikat, keşfetmektir. Hakikati keşfetmek için önce yolunun bir kadın ya da bir erkekle kesişmesi gerekiyor ki dünyevi aşkı yaşayıp hakiki aşka gitmek gerekiyor... Hakikatin kapısı kadın ve erkeğin bütünleşmiş halidir, anahtarı ise aşktır.

GERÇEK MUTLULUK, BASİT YAŞAMDA SAKLI

Bir aforizmalar kitabı olan "Hakiki Sözler" adlı eserinizden, "bütün dünyaya seslenebilen bir hoparlör olsa da bunu haykırsam" dediğiniz bir sözü paylaşır mısınız?

"Çok okuyan insanların kafası karışıktır, ideal yaşamın peşine düştükleri için. Ancak okuduklarınızı benimseyip saf düşünceye ulaşırsanız, basit yaşamanın ideal yaşam olduğunu anlar ve gerçek mutluluğa ulaşırsınız."

Bundan sonraki projelerinizden de konuşalım biraz. Neler planlıyorsunuz? Okuyucularınıza biraz ipucu verebilir misiniz?

Beşinci kitapla çok iddialı geliyoruz. Bu kitapla yeni akım başlatıyoruz. Çünkü bu kitap bütün türleri içinde barındıran bir kitap.

DÜNYA KLASİKLERİNE DAMGA VURACAK!

Türkiye toplumu için bir şans ve dünya edebiyatına damgasını vuracak, en kısa zamanda klasiklerin içinde yer alacak bir kitap olacaktır.... Kitap sözleşmesi yapıldıktan sonra en kısa zamanda sosyal medyada kitabın ismi duyurulacak ve reklamı yapılacaktır.

Son olarak neler söylemek istersiniz?

Son olarak aşağıda bana ait olan sözleri paylaşmak isterim;

Büyük Konuşma.
Olumsuz Düşünme.
Gerçekleşmeden söyleme.
Konuşmadan yap.
Susarsan etkilenmezsin.
Konuşursan sorumlusun.
İyi biri olursan korunursun.
Kötü biri olursan vücudun sana ihanet eder.
Geleceği düşünürsen gelecek sana istediğini getirir.
İsmine ihanet etme.
İsminin anlamı senin kaderindir.
Aileni koru ancak isteklerin kölesi olma.
Etrafındaki insanlara kızma, senin düşüncelerini sana geri iade ederler.
Neden doğduğunu bilirsen neden öldüğünü de bilirsin.
Sabah erken kalkarsan gün sana hizmet eder.
Yola çıkmadan önce yolluğuna bak.
Barışa gitmek istiyorsan yanında çiçek götür.

Kaynak: Bültenler

Son Dakika Kültür Sanat Siyahlar-Beyazlar ve Melezler - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement