Henüz 3 yaşındayken sokağa terk edilen ve çöp konteynerinin yanında bulunduktan sonra kangren olan sağ ayak parmakları kesilen çocuk, devletin koruması ve şefkatli insanların desteğiyle tutunduğu hayatta, piyanodaki yeteneğini konservatuvara taşıyarak eşine az rastlanabilecek bir başarı hikayesine imza attı.
Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Devlet Konservatuvarı 1. sınıf öğrencisi olan 20 yaşındaki Muhammed Güzel, kendi hikayesini 14 yaşında öğrendi.
İstanbul Ataşehir'de bir çöp konteynerinin yanında bulunan ve Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan çocuk, kangren nedeniyle sağ ayak parmaklarını kaybetti.
Sağlık personelinin yakından ilgilendiği ve "Muhammed Güzel" ismini verdiği çocuk, hayatına devlet korumasında devam etti.
Bu süreçte kendisiyle yakından ilgilenen hemşire Zeynep Şanver'den anne şefkati gören Güzel, desteksiz olarak yürüyemediği için Metin Sabancı Spastik Çocuklar Merkezi'nde tedaviye alındı.
Merkezin Müdürü Seyfi Bozçelik'in yönlendirmesiyle İstanbul'da Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Sevgi Evleri'nde kalmaya başlayan Güzel, ilkokulda müzik öğretmeni Dilek Sabak'ın kulağındaki ritim duygusunu fark etmesiyle piyanoya yöneldi.
Kırklareli Bilal Yapıcı Güzel Sanatlar Lisesine giren Muhammed Güzel, mezun olduktan sonra da Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Devlet Konservatuvarını kazandı.
Müziğin yanında yüzmeyle de ilgilenen Güzel, katıldığı müsabakalarda 28 madalya kazandı.
Filmlere konu olacak türden yaşam hikayesi olan Güzel'in en büyük hedefi ise hem ailesini bulmak hem de ünlü bir piyanist olarak binlerce kişiye konser vermek.
"Ailemi merak ediyorum"
AA muhabirine açıklama yapan Güzel, hikayesini ilk öğrendiğinde çok üzüldüğünü ancak yaşamdan asla kopmadığını belirtti.
"Mücadele etmem gerekiyordu. Benim gibi çok insan var. Düştüğüm yerde kalsaydım buralara kadar gelemezdim." diyen Güzel, arkasında hep iyi insanların ve devletin desteğini gördüğünü anlattı.
Fazıl Say gibi dünyaca ünlü bir piyanist olmayı hayal ettiğini belirten Güzel, hedeflerinin peşinde koşsa da içinin buruk olduğunu, ailesini merak ettiğini dile getirdi.
Güzel, şöyle konuştu:
"20'li yaşlarına geldiğimde daha çok soru sormaya başladım. Ailem beni bıraktı mı bırakmadı mı bilmiyorum ama yine de onlara ulaşmak istiyorum çünkü her insan ailesinin kim olduğunu bilmek ister. Bunların cevabını almak istiyorum. Cevapları aldıktan sonra hayatımda ne değişir bilemiyorum ama bunu yaşadıkça anlamak lazım."
"Bambaşka bir dünyayı yaşıyorum"
Piyanonun başına geçtiğinde huzur bulduğunu vurgulayan Güzel, duygularını şöyle anlattı:
"Piyanonun başına geçtiğimde her şeyi unutuyorum. Hiçbir şey yokmuş gibi oluyor. Bir şeyler düşünürsem istediğim duyguyu alamam. O yüzden piyanonun başında her şeyi unutuyorum. Bambaşka bir dünyayı yaşıyorum. Müziğin duygusuna kendimi kaptırıyorum."
Son Dakika › Kültür Sanat › Sokağa terk edilse de 'parmakları'yla başarıya koştu - Son Dakika
Afyonkarahisar Valiliği, Kurtuluş Savaşı döneminde kullanılan Zafer Müzesi'nin restorasyon çalışmalarının sona geldiğini ve projeye 7 milyon 130 bin 487 TL bütçe ayrıldığını duyurdu. Restorasyon sürecinde zarar veren betonarme kolon ve kirişlerin kaldırıldığı belirtilen açıklamada, müzenin yaz aylarında ziyarete açılması planlandığı ve orijinal mimari yapısına kavuşacağı ifade edildi.
Edirne'de lise öğrencilerinden oluşan Edirne Valiliği Semazen Grubu, Turizm Haftası kapsamında Üç Şerefeli Cami avlusunda sema gösterisi gerçekleştirdi. Gösteriyi cami cemaati izledi. Grup daha önce Bulgaristan ve Yunanistan'da da gösteri yapmıştı.
Gaziosmanpaşa Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı birbirinden renkli etkinliklerle festival havasında kutlamaya hazırlanıyor. Konserler, atölye etkinlikleri ve kortej yürüyüşü gibi etkinliklerle coşku doruğa çıkacak.
2003 yılında seyirciye sunulan Oldboy filmi, yapımcısı Park Chan-wook tarafından dizi versiyonu için hazırlanıyor. Lionsgate Television firmasıyla anlaşma yapılan dizi, İngilizce dilinde olacak ve yoğun duygusal derinlik taşıyacak. Çekimlerin ne zaman başlayacağı ve yayın tarihi henüz belirsiz.
Almanya'nın başkenti Berlin'de Rumen asıllı tarihçi, yazar ve müzisyen Dimitri Kantemir'in bestelediği eserlerden oluşan bir konser programı gerçekleştirildi. Konserde, 17. yüzyıl Moldova bölgesinin türkülerini ve halk müziğini içeren zengin bir repertuvar sunuldu. Konsere katılanlar arasında Alman tarih ve müzik severlerin yanı sıra Türkiye'nin Berlin Başkonsolosu İlker Okan Şanlı da yer aldı. Kantemir'in Osmanlı dönemindeki önemi ve bestelerinin notaya dökülmesi vurgulandı.
Ayşenur Karadibek ve Sevgi Akgül'ün küratörlüğünü yaptığı 'Sanata Dair' karma sergisi, Büyük Çamlıca Camisi sergi salonunda sanatseverlerle buluştu. Sergide, ev hanımı sanatçılar tarafından yapılan modern çalışmaların yanı sıra klasik suluboya, hat, minyatür, çini, gravür, yağlıboya ve kolajların da yer aldığı 300'den fazla eser sergileniyor. Sergi, 27 Nisan'a kadar ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
Nazilli Belediye Başkanı Dr. Ertuğrul Tetik, Türk Sanat Müziği Korosu'nun Bahar Konseri'nde kente bin kişilik konferans ve tiyatro salonu kazandıracaklarının müjdesini verdi.
Cumhuriyetin birinci asrında üretilen sinema eserlerinden hazırlanan '100 Yılın 100 Sinema Eseri' adlı çalışma, İstanbul Dijital Sanat Festivali'nde ziyaretçilerle buluşacak. Festivalde, Anadolu Ajansı'nın yayımladığı kitaptan yola çıkılarak yapay zekayla üretilen görsel eserler sergilenecek. Ayrıca, festivalde Türk filmlerinin yanı sıra Azerbaycan sinemasının klasik filmlerinin de yapay zeka ile canlandırılması gösterilecek. Festivalde farklı kategorilerde eserlerin yanı sıra çocuk ve yetişkin atölyeleri de yer alacak. Festival, diji-fiziksel olarak gerçekleştirilecek ve sergilenen eserlerin metaverse versiyonu da festival sonrasında deneyimlenebilecek.
Küratörlüğünü Zeynep Öztürk'ün üstlendiği ressam Orhan Umut'un 50 eserinden oluşan 'Gece Görüşü' sergisi, DG Art Gallery & Projects'de ziyaretçilere açıldı. Serginin adı, gece temalı resimlerden esinlenilerek konuldu. Sergi, 11 Mayıs tarihine kadar ziyaret edilebilecek.
Bursa Devlet Tiyatrosu, sezonun iddialı projelerinden olan 'Küçük Korku Dükkanı' adlı müzikalin prömiyerini gerçekleştirdi. Howard Ashman ve Alan Menken'in yazıp bestelediği müzikal, tiyatroseverlerin beğenisini topladı. Müzikal, sezon sonuna kadar Bursa'da sahnelenecek ve daha sonra İstanbul ve Antalya'da da gösterilecek.
Sizin düşünceleriniz neler ?