Son dakika haberi | Çinli Lisha Yu'nun öldürülmesi davasında sanıkların yargılanmasına başlandı - Son Dakika
Güncel

Son dakika haberi | Çinli Lisha Yu'nun öldürülmesi davasında sanıkların yargılanmasına başlandı

Son dakika haberi | Çinli Lisha Yu\'nun öldürülmesi davasında sanıkların yargılanmasına başlandı

Son dakika gündem haberi: Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşı Lisha Yu'yu öldürüp Bilecik'e gömdükleri iddiasıyla 4'ü tutuklu 5 sanığın yargılanmasına başlandı.

10.12.2020 11:49  Güncelleme: 13:45
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşı Lisha Yu'yu öldürüp Bilecik'e gömdükleri iddiasıyla 4'ü tutuklu 5 sanığın yargılanmasına başlandı.

Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Abdulgaffar Tamuygur, Abduvahap Abdurrahman, Hüseyin Ahmed ile tutuksuz sanık Kasım Yarkenli katıldı.

Bir diğer tutuklu sanık Yunuscan Türkistanlı, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandığı duruşmada, tarafların avukatları da hazır bulundu.

Sanık Türkistanlı'nın, duruşma salonuna gelerek savunma yapmak istediğini söylemesi üzerine diğer sanık Abdulgaffar Tamuygur'un savunmasının alınmasına geçildi.

Tamuygur, 22 yıldır Türkiye'de yaşadığını ve maktulü hiç görmediğini belirterek, "Sanıklardan Yunuscan komşumdur, ailecek tanışırız. Abduvahap, ücretsiz vitamin dağıttığım günlerde hemşerilerimi getiren korsan taksicidir, o nedenle tanıdım. Sanık Hüseyin'in oturduğumuz mahallede marketi var. Benim olayla ilgim yok." dedi.

Bilecik'teki arsasında Türkiye'de yetişmeyen bazı baharatları ürettiğini belirten Tamuygur, olay yerine 15 kilometre uzaklıkta villasının olduğunu anlattı.

Telefonunun, sanıklardan Yunuscan Türkistanlı ile aynı baz istasyonundan sinyal vermesiyle ilgili sanık Tamuygur, şunları söyledi:

"Yunuscan'ın eviyle benim evimin arasında bir sokak var. Ben ayrıca her zaman Bilecik'e gidiyorum. Olay yerine giderken Yunuscan'la irtibatım olmadı. Olaydan iki gün sonra Yunuscan ve Hüseyin akşam yanıma geldi. Yunuscan, bir arkadaşının Çinli bir kadından alacağı olduğunu, bu arkadaşının bir araç kiraladığını, bagaja baktıklarında kadının öldüğünü anladıklarını ve benim arsamın dışında kalan ormanlık alana gömdüklerini anlattı. Bunu duyunca yanımdan kovdum, nasıl böyle bir şey yaparsınız, diye kızdım. Olayın nasıl olduğunu bilmiyorum."

Maktulün aracına çarparak durdurmuşlar

Tutuklu sanık Hüseyin Ahmed de sanık Yunuscan Türkistanlı ve Abdülselam isimli kişiyle arabada giderken Çinli bir kadının aracına çarptıklarını belirterek, "Abdülselam, kadını bizim araca soktu. Ben araca binmek istemedim. Bunun üzerine Abdülselam bana kadının aracını uygun bir yere götürmemi istedi. Ben de aracı bir yere park ettim. Evime yürüyerek gittim." dedi.

Durumdan çok rahatsız olduğunu ve korktuğunu, Yunuscan Türkistanlı ile Bilecik'e giderek Abdulgaffar Tamuygur'a bu olayı anlattıklarını ifade eden Ahmed, "Olaydan çok rahatsız oldum, bu kişilerle görüşmeme kararı aldım. Bir hata yaptığımın farkındayım, çok pişmanım." diye konuştu.

Tutuklu sanık Abduvahap Abdurrahman savunmasında, maktulü tanımadığını belirterek, "Olay günü camiden çıktıktan sonra Yunuscan ile karşılaştım. Hüseyin Ahmed de geldi. Yunuscan bir alacağının olduğunu söyledi, görüşmemiz için rica etti. Araca bindik. Alışveriş merkezine gittik, görüşmek isteyen kişiyi bulamadık. Yunuscan ile tartışınca araçtan indim. Sonra telefonumun araçta kaldığını farkettim. Olaylardan haberim yoktu." dedi.

Tutuksuz sanık Kasım Yarkenli de olaya karışan aracın resmiyette kendi üzerine kayıtlı olduğunu, maktulü tanımadığını, aracın böyle bir olaya karıştığını polisler evine gelince öğrendiğini ifade ederek, beraatini istedi.

Müşteki avukatları, sanıklardan şikayetçi olduklarını belirtirken, cumhuriyet savcısı, tüm sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti.

Mahkeme heyeti, tüm tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar vererek, emniyete yazı yazarak, Abdülselam isimli kişiyle ilgili herhangi bir araştırma yapılıp yapılmadığının sorulmasına karar verdi.

Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 2 Ekim 2019'da Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşı olan Lisha Yu'nın Sefaköy'de küçük bir kaza yaptığı, ancak önemli bir şeyi olmadığını telefonla arkadaşına söylemesinin ardından bir daha haber alınamadığı anlatıldı.

Kayıp olması sonucunda yapılan çalışmalarda Lisha Yu'nun kaçırıldığı ve öldürüldüğü belirtilen iddianamede, maktulün olay tarihinde aracıyla evinden çıktıktan sonra sanıklar Hüseyin Ahmed, Yunuscan Türkistanlı ve Adbuvahap Abdurrahman'ın içinde bulunduğu araçla takibe alındığı, bu sanıkların seyir halindeyken Küçükçekmece'de maktulün aracına arkadan çarparak kaza süsü verdikleri, araçtan inen Yu'nun zorla alıkonulduğu, araçla Sultanbeyli taraflarına götürüldüğü kaydedildi.

İddianamede, sanıklar Türkistanlı ve Abdurrahman'ın maktul Yu'yu bir valize zorla soktuğu ve sabaha karşı Bilecik'in Söğüt ilçesine götürdükleri vurgulanarak, sanıkların bu eylemi yaparken sanık Abdugaffar Tamuygur'un da olay yeri veya yakın bir noktada bulunduğu aktarıldı.

Maktul Yu'nun valize konulduktan sonra öldüğünün anlaşıldığı belirtilen iddianamede, maktulün Söğüt'te Tamuygur'un arazisine gömüldüğü, sanıkların kullandığı aracın sahibinin de Kasım Yarkenli olduğunu bildirildi.

İddianamede, sanıklar Abdulgaffar Tamuygur, Abduvahap Abdurrahman, Hüseyin Ahmed ve Yunuscan Türkistanlı hakkında "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "cebir, tehdit veya hile kullanarak birden fazla kişi tarafından kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 4 yıldan 14 yıla kadar, sanık Kasım Yarkenli hakkında ise "tasarlayarak kasten öldürmeye yardım etme" ve "cebir, tehdit veya hile kullanarak birden fazla kişi tarafından kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya yardım etme" suçlarından 17 yıldan 27 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Son dakika haberi | Çinli Lisha Yu'nun öldürülmesi davasında sanıkların yargılanmasına başlandı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement