İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu, Habertürk TV'de Didem Arslan Yılmaz'ın konuğu oldu. İmamoğlu, belediye binası önünde kendisini protesto eden belediye çalışanlarıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Troll belediye çalışanları istemiyoruz. Ben İşletme mezunuyum, Beylikdüzü Belediye Başkanıyken İnsan Kaynakları alanında da master yaptım. Çalışanların kuruma aidiyetinin ne demek olduğunu çok iyi bilirim. İş hukukuna, ahlakına aykırı davranmayan herkes başımın üzerinde. Ancak buna aykırı çalışıp maaşını alıyorsa gereği yapılacak." ifadelerini kullandı.
İmamoğlu'nun açıklamalarından satır başları:
31 Mart'la kıyaslanacak bir gün değildi her şeyden önce. Çünkü bir tarafta kaygılar, tereddütler, insanı ne yazık ki beklentilerinizi karşılamayan kurumlar hem de size ait kurumlar. Dolayısıyla bu sefer daha tedbirliydik.
Kendi bilgi ağımızın yanı sıra, başka bağımsız ajansların bilgi sunmasını sağladık. Kamuoyunu aydınlatma konusunda hazırlıklıydı bütün Türkiye buna.
İstanbul yerel seçim olmaktan çıkmıştı. Türkiye'nin demokrasisi için çok önemli bir gündü. Bunun sorumluluğunun hissedilmesi için elimizden geleni yapmıştık.
Gelen sandık sonuçlarında artışlar. Bizim altın sandık dediğimiz sandıklar vardı. O sandıkların ortalaması bir nevi seçim sonuçlarını veriyordu. İstanbul'un 39 ilçesinde vardı bu sandıklar.
Biz yüzde yüzünü açıkladık AA uzun süre orada durdu. Bence AA'ya devletin yetkilileri de güvenmesin. Hükümetin yetkilileri de güvenmesin.
Bazı sandıklardan gelen veriler Türkiye'nin seçim sonuçlarını da verebiliyor. Bu işe hep birlikte kafa yorduk. Yüzde 15 veriler girilmişti, saat 6 gibiydi biz yaklaşık sonucu hissetmiştik. Ama rakibimizin açıklamasını bekliyorduk açıkçası.
Bir gelişme. Bir kaç içinde bir gelişme. Keşke bu günleri yaşamasaydık. Demokrasi adına bir sınav verildi ama her şeye rağmen ilk seçimde kazandığımıza hiçbir şüphe duymuyorum.
Millet istediği zaman değiştirebilir. Bizim egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözünden yola çıkıyoruz. Ama keşke 31 Mart'ta bu işi bitirseydik. Bütün bunların yaşanmamasını isterdim.
İftiraların hiçbir kıymeti yoktu elbette. Benim soyuma sopuma, ırkıma dedemin mezarına gidinceye kadar yapılan iftiralar…
Benim esas üzüldüğüm söz 'çaldılar' ifadesi. Benim en çok canımı yakan bu. Hala ortada yok. Birebir yüzüne sordum rakibimizin cevabını alamadım. Asla kabul edemeyeceğim bir iftiraydı bu.
Alıştık 18 güne 4, 5 gün kısa geliyor. Mazbata için valimiz ile görüşme yaptım. Devir teslimi kendileriyle yapacağız. Sayın vali devir teslim yapacak. Şu an vekaleten görev yapıyor biliyorsunuz. Biz mazbatanın alış saatiyle dengeli bir saat oldu yoksa daha erken olsa daha erken olabilirdi. Trafik saatinin insanlara sıkıntı vermesini istemedik biraz üstüne koyduk.
Belediye çalışanlarıyla ilgili bir zihniyet devrimi yapacağız. Birisine hakaret, belediyenin çalışanı birisine hakaret ediyor. Bütün çalışanlara şunu hatırlatacağız sizin maaşınızı bu şehrin 16 milyon insanı veriyor. Trol belediye çalışanları istemiyoruz.
17 yıldır bir iktidar anlayışı var. Birinci dönemini yok sayarsak birçok yerel seçimde ve genel seçimde alışık olduğumuz tavır şu değil midir? Muhalefet eleştirerek, iktidar kendini anlatarak, savunarak kazanmak ister. İktidar en az muhalefet kadar saldırarak, muhalefete belki de hakaret ederek seçimleri kazandı. Ben tam tersine iktidara saldırmadan seçim kampanyası geliştirmemiz gerektiğini danışmanlarımla konuştuk. Sıfır negatif bir kampanya. Bence bu çok geçerli oldu. Şu sıkıntımız vardı, evet tanınmayla ilgili problemimizi aşmaya çalışsak da, medya bu konuda objektif davranmadığını herkes biliyor, elbette birkaç kanalı tenzih ediyorum. 31 Mart'a kadar olan kısımda bütün bu eksikliklere rağmen resmi Türkiye'nin devlet kanalı 6-7 defa rakibimizi çıkartıyor. Sayın Erdoğan'la yaptığımız görüşmeyle, centilmenlik yapmak istedim. Benim ağzımdan tek bir kelime, iftira, kirli, insanları lekeleyen tek bir kelime duyulmamıştır.
Dostluklar, samimiyetler yerelden başlar. Devlet, millet adına kime sınır koyabilirsiniz. Bana kimse sınır koyamaz. Ben bir talep ederim, bir daha ederim. Ekrem İmamoğlu'nun şahsıyla ilgili değil ki bu. Sayın Cumhurbaşkanı ile İstanbul meselesini konuşmaya kim engel olabilir. Ben sayın Cumhurbaşkanına 'Sizin bağımsız olmanızı, sizden oy almak isterim' dedim. 'Ben AK Parti'nin genel başkanıyım' dedi. 'Tamam olabilir, ben sizin Cumhurbaşkanı tarafınızdan oy istiyorum' dedim. Bazı makamları ortada görmek isterim. Herkese eşit mesafede. Cumhurbaşkanlığı, valilik, kaymakamlık, muhtarlık böyle bir şey.
Benim işim İstanbul'u yönetmek, İstanbul'daki demokrasiyi yönetmek. Ben bütün siyasi il başkanlarını ziyaret edeceğim. Önce onlar gelsin demek hayır! Israrla kendilerini arayıp randevu talep edeceğim. Vermezlerse kendileri bilir. Elbette valimizi, garnizon komutanı işin geleneği ama diğeri gelenek değil. Bunu daha önce yaptım. Siyasi ilçe başkanlarını oturttum, sizin gibi moderatörlük yaptım. 'Bana sorun, eleştirin cevaplayın' dedim. Göreceksiniz bunu da yapacağız. Demokrasiyi tabanda varettiğiniz zaman Ankara istediği kadar kaçsın, kaçamaz.
İstanbul'un istediği huzur, barış, güven ortamı, kavgasız ortam, sorunlarına çözüm bulan belediyecilik, partizanlığın olmadığı, liyakatın olduğu. Partizanlık damarına kadar işlemiş bu belediyenin. Mitinge götürülen personel var, yok bitti artık. Benim çalışanlarım mitinge gitmeyecek. Davet ederiz, ama bir Allah'ın kulu bile zorla götürülmeyecek. İstanbul Büyükşehir Belediye çalışanları, o kurum içine partizanlığı soktuğu an benim arkadaşım değildir. İsterse CHP adına bunu yapsın. Belediyede trollvari çalışmalar yürütenler olabilir. Unutmasınlar ki, İstanbullunun yüz binlerce, milyonlarca gönüllüsü olacak. Sokakta, caddede teftiş yapan. Şehirde aidiyet duygusunu kuracağız biz.
Son Dakika › Güncel › İBB Başkanı seçilen İmamoğlu: Trol belediye çalışanları istemiyoruz - Son Dakika
Kahramanmaraş merkezli depremlerde hasar gören Atatürk Stadyumu'nun 1500 kişilik tribünlerinin yıkımı için çalışmalara başlandı. İslahiye Belediye Başkanı Kemal Vural, yıkım kararının teknik ekiplerin incelemeleri sonucunda alındığını belirtti ve yeni tribünlerin en kısa sürede tamamlanacağını söyledi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Adıyaman'da deprem öncesi 73 bin olan sigortalı çalışan sayısının depremde 34 bine düştüğünü, şimdi ise 82 bine yükseldiğini kaydetti. Bakan Işıkhan, depremden en çok etkilenen illerden birisi olan Adıyaman'da yaraların hızla sarıldığını ve kentin ayağa kalktığını vurguladı.
Muş'un Malazgirt ilçesinde traktör ile otomobilin çarpışması sonucu maddi hasar meydana geldi.
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde yaşayan Filistinliler, temiz suya ulaşabilmek için uzun kuyruklar oluşturuyor. Su sıkıntısı nedeniyle insanlar, günlük ihtiyaçlarını karşılamak için saatlerce beklemek zorunda kalıyor.
Kocasinan Belediyesi, geri dönüşüm ve sıfır atık konusunda öğrencilere yönelik eğitim seminerleri düzenliyor. Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, çevreyi korumak ve atıkları ekonomiye yeniden kazandırabilmek amacıyla öğrencilere yönelik bilinçlendirme çalışması yürüttüklerini ifade etti.
Can Ataklı, sosyal medya üzerinden yaptığı yayında halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik suçlamasıyla yargılandı. Savunmasında suçlamadan üzüntü duyduğunu belirten Ataklı, davanın bir linç kampanyasına dönüştürüldüğünü ifade etti.
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde etkili olan kar nedeniyle bugün eğitime ara verildi. İlçede kar kalınlığı yüksek kesimlerde 20 santimetreye ulaştı ve trafikte aksamalar yaşandı. Engelli ve hamile kamu görevlileri de aynı gün idari izinli sayılacak.
Karadeniz'de sezonun en bereketli dönemi yaşanırken, balık fiyatlarının Ramazan öncesine göre daha ucuz olmasına rağmen vatandaşların balığa ilgisi azaldı. Balıkçılar, istavritin kilosunun 40-50 TL olduğunu belirtirken, satışların durgun olduğunu ve balığın tercih edilmediğini ifade etti.
Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin Karaağaç Yerleşkesi'nde bulunan resim bölümü atölyesinde ders gören öğrenciler, kedi ve köpeklerle birlikte resim yapıyor. Kedi ve köpekler, öğrencilerin projelerinde yer alırken, aşıları ve bakımları da akademisyenler ve öğrenciler tarafından yapılmaktadır. Öğrenciler, kedi ve köpeklerle birlikte vakit geçirmenin mutluluğunu yaşamaktadır.
Sizin düşünceleriniz neler ?