Sorular ve Cevaplar - Son Dakika
Güncel

Sorular ve Cevaplar

Oruç Nedir

13.09.2007 02:22
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ORUÇ NEDİR

Oruç, insanlık tarihi var olduğundan beri yapılagelen kadim bir ibadettir. Hemen hemen bütün dinlerde, birbiriyle farklılık arz etse de bu ibadet şekli vardır. Bakara Suresi’nin 183. Ayeti bunu ortaya koymaktadır. "Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz."

Oruç, niyet ederek güneşin doğmaya başladığı andan (sabah namazı vakti), güneşin batmasına (akşam namazı vakti) kadar yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durarak yapılan bir ibadettir. Oruç, İslam dinine inanan, akıl sağlığı yerinde ve erginlik çağına gelmiş herkes için zorunlu kılınmış bir ibadettir. Ancak, oruç tutamayacak kadar hasta olanlar ile yolculuk halinde olanlar oruçlarını tutmayabilir. Yolcular, yolculukları bittiğinde, hastalar da iyileşince oruç tutmaya devam eder. Ramazan ayında kaçırılan oruçlar, daha sonra en kısa sürede kaza edilir. İyileşmeleri mümkün olmayan hastalar ise tutamadıkları ramazan oruçlarının her günü için bir fidye; yani bir kişinin bir günlük yiyeceğini veya o yiyeceğin karşılığı olan parayı yoksula verir.

ORUÇ NASIL TUTULUR

Oruç tutmak maksadıyla sahura kalkmanın bizatihi kendisi niyet olarak görülse bile bunu dille ifade etmek daha da güzel olur. "Niyet ettim Allah rızası için oruç tutmaya" diyerek niyet edilir. Oruçlu iken yapılmayacak şeyleri bırakmanın vakti, sabah namazının vaktinin girdiği andır. Kişi o andan itibaren oruçludur ve yeme-içme, cinsel ilişki gibi normal günlerde yaptığı eylemleri akşam ezanı okunana kadar terk eder.

NİÇİN ORUÇ

Orucu sadece bir "açlık" imtihanı olarak görmek son derece yanlıştır. İnsan nefsinin bitmek tükenmek bilmeyen arzularının başında, en güzel yemekleri yemek ve dünyevi zevklerin belki de en önde olanı cinsel ilişki gelir. Bu zevkler insanı öyle sarmalar ki, pek çok insanda araç olmaktan çıkıp amaç haline bile gelir. İşte bu anda devreye giren oruç, insana, sahip olduğu imkánların geçiciliğini hatırlatır. Yokluğu durumunda yaşayacaklarını tecrübe ettirir. Belli bir süreliğine de olsa yoksun kalınan imkánlara hiç sahip olamayan insanları düşündürür.

Oruç tutan insan, yaptığı ibadetin etkisiyle manevi bir atmosfere girer. Orucunu heba edecek şeylerden uzak durduğu gibi, pervasızca yaptığı kötü, çirkin ve ahlak dışı davranışlara da girmemeye gayret eder. Merhamet ve sabır duyguları ön plana çıkar. Orucu tüm gereklerini yerine getirerek tutanlar için Peygamber Efendimiz, "Kim ramazan orucunun farz olduğuna inanarak ve karşılığını da yalnız Allah’tan umarak oruç tutarsa, onun bütün geçmiş günahları bağışlanır" (Buhari, Savm, 7) diye müjde vermiştir.

İnsanın, orucundan umduğu manevi lezzeti alabilmesi ve günahlarının affolunması için, sadece midesine değil, tüm organlarına oruç tutturması gerekir. Yani insan, nefsinin bitmek tükenmek bilmeyen isteklerine karşı koyup öfkesini yenebilmeli ve eline, ayağına, diline, gözüne, kulağına, kalbine, düşüncesine oruç tutturabilmelidir. Diğer insanlara zarar vermekten, onları rahatsız etmekten kaçınmalı, herkesle ve özellikle kendisiyle iyi geçinmelidir.

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Sorular ve Cevaplar - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement