Sözcü Kalın: ABD ile yürüttüğümüz birçok konu var - Son Dakika
Politika

Sözcü Kalın: ABD ile yürüttüğümüz birçok konu var

CUMHURBAŞKANLIĞI Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Amerika ziyaretine ilişkin, "Savunma sanayiden terörle mücadeleye, Suriye'deki gelişmelerden, ikili ticaret hacminin artırılmasına kadar ABD ile yürüttüğümüz birçok konu var.

04.11.2019 21:36
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CUMHURBAŞKANLIĞI Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Amerika ziyaretine ilişkin, "Savunma sanayiden terörle mücadeleye, Suriye'deki gelişmelerden, ikili ticaret hacminin artırılmasına kadar ABD ile yürüttüğümüz birçok konu var. Bunlarla ilgili somut adımların atılması, neticelerin elde edilmesi bizim birinci önceliğimizdir. Bu ziyaretin sebebi de, amacı da budur" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde toplandı. Toplantıya MİT Başkanı Hakan Fidan ile İletişim Başkanı Fahrettin Altun da katıldı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın toplantıda sunuş konuşması yaptığını belirten Kalın, "Cumhurbaşkanımız, konuşmasında Barış Pınarı başta olmak üzere, ülkemizi de ilgilendiren bölgesel gelişmeleri detaylı bir şekilde ele aldılar. Hem sahada, hem masada yürütülen başarılı diplomasi sayesinde elde etilen neticelerin Türkiye'nin güvenliği ve bölgenin istikrarı açısından büyük önem arz ettiğinin altını kendileri özellikle çizdiler. Bundan sonra da önümüzdeki süreç büyük zorluklarla beraber önemli fırsatları da içermektedir. Barış Pınarı'nın sağladığı fırsatlar çerçevesinde çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

'ÇALIŞMALARA ARA VERMEDEN DEVAM EDECEĞİMİZİ İFADE ETTİ'Sözcü Kalın, Türkiye'nin güneyinde 'terör devleti' kurmayı hedefleyenlerin amaçlarının büyük oranda ortadan kaldırıldığını belirterek, "Terör koridoruna ciddi bir darbe vurulmuştur. Ama teyakkuz halimiz devam etmektedir. Teröristlerin niyetlerinden kolay kolay vazgeçmeyeceğini biliyoruz. Suriye üzerinde oynanan oyunların da devam etiğinin farkındayız. Cumhurbaşkanımız bu noktalara da dikkat çekmek suretiyle bundan sonraki askeri, istihbari ve diplomatik çalışmalarımıza ara vermeden devam edeceğimizi ifade etmiştir" dedi.BAKANLAR SUNUM YAPTI Adalet Bakanlığı'nın davaların hızlanması ve yargıya güvenin artırılması için yapılan çalışmalarının taslağını kabineye sunduğunu belirten Kalın, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve MİT'in de sunumlar yaptığını açıkladı. Kalın, Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığı sunuma ilişkin "Barış Pınarı Harekatı ve sonrasında şu anda ve halen devam eden diplomatik süreçlerle ilgili kabineyi bilgilendirdiler" dedi. Kalın ayrıca, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın ve Tarım ve Orman Bakanlığı'nın sunumlar gerçekleştirdiğini ifade etti.'BU SALDIRILARIN AMACI BİR MUKABELEYİ HAREKETE GEÇİRMEK'Bugün Barış Pınarı Harekat bölgesinde EYP'nin infilak ettirilmesi sonucunda bir askerin şehit olduğunu hatırlatan Sözcü Kalın, şehit olan askere Allah'tan rahmet, yakınlarına ise başsağlığı diledi. Barış Pınarı Harekat alanında, sivillerin ve Hristiyan azınlığın TSK'ya da onların desteklediği birimler tarafından taciz edildiği, kaçırıldığı ya da öldürüldüğü yönünde kara propaganda faaliyetlerinin sürdüğünü belirten Kalın, "Özellikle Tel Tamir kasabasıyla ilgili son günlerde bir takım haberlerin yapıldığını, aslı astarı olmayan iddiaların ortaya atıldığını görüyoruz. Şunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Tel Tamir kasabası bizim harekat alanımızın dışındadır. Buraya YPG'nin konuşlanmak suretiyle taciz atışları yaptığını, askerlerimiz ve istihbarat birimlerimiz tespit etmiş bulunuyorlar. Bu saldırıların amacı bir mukabeleyi harekete geçirmek. Bu saldırılar neticesinde bizim cevap vermemiz, bunun neticesinde bütün dünyaya, 'Bakın Türkler ve onların desteklediği Suriye Milli Ordusu buradaki Hristiyan azınlığı hedef alıyor' diye propaganda oyunu oynamaya çalışıyorlar. Biz bu oyunu gördüğümüz için gerek Amerikalılara, gerek diğer makamlara bu konuyu tüm detaylarıyla anlatmış bulunuyoruz. Kiliseleri dahi kullanarak bu atışların yapıldığını ve tahrik unsuru olarak kullanıldığını ifade etmek istiyorum biz Türkiye olarak hem kendi topraklarımızda hem de diğer azınlıkların can ve mal güvenliği konusunda en büyük hassasiyeti gösteriyoruz" diye konuştu.'BM ÇATISINI PRENSİP OLARAK KABUL ETTİK'Kalın, cuma günü BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya geldiği görüşmede mültecilerin Suriye'ye geri dönüşü konusunun ele alındığını belirterek, "BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin bu konuda bir çalışma yapması için de süreç başlamış buluyor. Biz mültecilerin güvenli, gönüllü ve onurlu şekilde geldikleri yerlere dönmelerini sağlayacak BM çatısını prensip olarak kabul etmiş bir ülkeyiz. Burada uluslararası aktörlerin sorumluluk alması ve külfet paylaşımını hayata geçirmesi önem arz ediyor mülteci meselesi, DEAŞ'la mücadele sadece Türkiye'nin meselesi değil" ifadelerini kullandı. 'PKK'NIN SURİYE KOLUNU FİNANSE ETMEK TERÖR ÖRGÜTÜNE DESTEK VERMEK DEMEKTİR'ABD Dışişleri 2018 terörizmle mücadele raporu hakkında değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın şunları kaydetti: "Bu raporda PKK terör örgütü zikredilirken, YPG ve PYD'nin zikredilmemesi, 15 Temmuz'u gerçekleştiren FETÖ'ye hiçbir atıf yapılmaması, terörle mücadele konusunda ABD'nin nasıl bir çifte standart içinde olduğunu göstermektedir. 'Bana dokunuyorsa terör kötüdür, küresel bir acil sorundur. Bana dokunmuyorsa bu başka ülkelerin sorunudur' bakış açısı kabul edilemez. Daha da kötüsü bu terör örgütünün, PKK'yı terör örgütü olarak kabul ettikten sonra Suriye kolunu desteklemek, finanse etmek, eğitmek, silahlandırmak, bu terör örgütüne destek vermek demektir. Terör örgütü mensubu bir kişiyi, savaş kahramanı gibi, demokratik meşruiyeti olan bir aktör gibi takdim etmek, bunun Washington'a davet edileceğini ifade etmek, terörle mücadeleye katkı verdiğini ileri sürmek, teröre destek vermekten başka bir şey değildir. FETÖ ile ilgili hiçbir cümlenin zikredilmemesi, başka raporlarda da 'Türkiye'de konuşturmalara uğramış mağdur dini bir grup' gibi takdim edilmesi de, bu terör örgütünün kimlerin maşası olduğuna dair bize açık seçik bir fikir vermektedir."'İKİNCİ DEVRİYENİN DE YARIN YAPILMASI PLANLANMAKTA'Barış Pınarı Harekat alanı dışında TSK unsurlarının Ruslarla yürüttüğü ortak devriye çalışmalarına ilişkin konuşan Kalın, "Bildiğiniz gibi 22 Ekim tarihli Soçi anlaşması çerçevesine Tel Abyad'ın doğusunda ilk devriye 1 Kasım günü gerçekleşti. Uzunluk olarak 87,5 kilometre, derinlik olarak 9,9 kilometre, genişlik olarak 32,5 kilometrelik bir alanda 4 Kirpi, 26 personelle bir ortak devriye gerçekleşti. Bu süreç içinde herhangi bir PYD-YPG paçavrasına rastlanmadı. Onların mevcudiyetine dair olumsuz tespit yapılmadı. 3 noktada tünel çalışması yapıldığı tespit edildi. Diğer teknik yönleriyle de bu devriyenin başarılı şekilde gerçekleştiğini ifade edebilirim. İkinci devriyenin de yarın yapılması planlanmakta. Bununla ilgili askeri makamlarımız Rus mevkidaşlarıyla temas içindeler. Diğer devriyelerin de aynı şekilde sahada terör örgütü unsurlarının tamamen çekildiğinin teyit edilmesini sağlayacak sonuçlarla tamamlanmasını arzu ediyoruz. Bu yönde askerlerimizin temasları yakın bir şekilde devam ediyor" değerlendirmesinde bulundu.'CUMHURBAŞKANIMIZIN ZİYARET TALEBİ SÖZ KONUSU OLMAMIŞTIR'Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyareti hakkındaki bir soru üzerine şunları söyledi:  "Bu ziyaret, Sayın Trump'ın daveti üzerine planlandı. Bugüne kadar da bununla ilgili değişen bir şey yok. Zaten Sayın Trump bu daveti 3 hafta kadar önce kendisi bizzat yaptı, telefon görüşmesinde. Daha sonra biz mevkidaşlarla konuşarak tarihi belirledik. Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyaret talebi söz konusu olmamıştır. Ziyaretin olup olmayacağına dair değerlendirmemiz de şu anda devam ediyor. Zira ziyaretten amacımız Washington'a gitmiş olmak değil tam tersine, ülkemizin çıkarları doğrultusunda somut neticeler elde edebilmektir. Savunma sanayiinden terörle mücadeleye, Suriye'deki gelişmelerden, ikili ticaret hacminin artırılmasına kadar ABD ile yürüttüğümüz birçok konu var. Bunlarla ilgili somut adımların atılması, neticelerin elde edilmesi bizim birinci önceliğimizdir. Bu ziyaretin sebebi de amacı da budur. Bu hedefe ulaşabileceğimize dair tereddütlerimiz izale olmazsa, bu ziyaretin gerçekleşmemesi de mümkündür. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız değerlendirmelerini yapıyorlar. Nihai kararını birkaç gün içinde vereceklerdir."Kabine toplantısında, emeklilikte yaşa takılanlar ile ilgili bir gündemin olup olmadığı yönündeki soruyu cevaplayan Kalın, konunun gündeme gelmediğini belirti. Kalın ayrıca 3 bin 600 ek göstergeyle ilgili Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın çalışmasının devam ettiğini kaydetti.'ŞAHSİ GÖRÜŞLERİ'

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç'ın kanun hükmünde kararnameler hakkında kullandığı ileri sürülen 'facia' tanımını ele alan Kalın, "Bülent Beyin açıklamaları kendi şahsi görüşleridir. Yüksek İstişare Kurulu (YİK) adına yapılmış bir açıklama değildir. Tabii KHK'lar 15 Temmuz Darbe Girişimi'nden sonra bir tercih değil, bir zorunluluk haline gelmiş bir uygulamadır. O günün olağanüstü şartları içinde hayata geçirilmiş bir uygulamadır. Zira siz böyle bir terör örgütünün saldırısıyla karşı karşıya kaldığınızda, binlerce militanıyla devlete sızmış bir örgüte karşı mücadele etmek durumunda kaldığınızda siz de olağanüstü tedbirler almak zorundasınız. Zaten KHK'ların temel mantığı da budur. Normal şartlar altında bunlar yasal prosedürlerle yapılır. KHK'lar durup dururken gündeme alınmış bir şey değildir. O gece Cumhurbaşkanımız ve ailesini dahi öldürmeye kasıtla yola çıkanların milletimizin direnişiyle Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle oyunlarının boşa çıkarıldığını hep birlikte gördük. Olayı orada bırakmak devlet açısından da millet açısından da büyük bir zaaf olur. 251 insanımızı şehit eden, 1193 insanımızı gazi bırakan bir terör örgütüne karşı hiçbir şey yapmayalım, hiçbir devlet diyemez. Süreç içerisinde KHK'nın aldığı kararlar çerçevesinde görevinden uzaklaştırılan, mağdur olanlar varsa bununla ilgili mekanizmalar kurulmuştur. Oralara binlerce başvuru yapılmıştır. Bunların çok önemli bir kısmı neticelendirilmiştir. Burada her bir vakanın nevi şahsına münhasır olduğunu da akılda tutmak gerekir. Böyle bir genelleme yaptığınızda, 'bir faciadır' dediğinizde 15 Temmuz darbe girişimi faciasını adeta gölgeleyen bir tutum sergiler gibi algılanırsınız doğal olarak. Bunun yerine KHK'larla ilgili alınan kararların hukuk zemini çerçevesinde yargı yoluna götürülmesi yönünde neler yapılabilir bunlar üzerine durulmuştur. Bunu böyle bir külli hükümle zemmetmeye çalışmak, doğru bir yaklaşım değildir. Kendi şahsi görüşleridir."

Sözcü Kalın: ABD ziyaretinin gerçekleşmemesi de mümkündür


Kaynak: DHA

Son Dakika Politika Sözcü Kalın: ABD ile yürüttüğümüz birçok konu var - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement