Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı - Son Dakika
Yerel

Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı

TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Fikri Düşünceli, 'Yatırım' Adı Altında Sürdürülen 'Talan' Anlayışına Terk Edilmesinden Başka Bir Şey Değildir' Dedi

14.01.2011 16:46
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Fikri Düşünceli, 'Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı, var olan bir eksikliği gidermekten çok, koruma çabalarının 'yatırım' adı altında sürdürülen 'talan' anlayışına terk edilmesinden başka bir şey değildir' dedi.

Düşünceli, yazılı açıklamasında, TBMM gündemine taşınan tasarının, bir bütün olarak değerlendirildiğinde, doğayı koruma açısından sistematik bir gerilemeye karşılık geldiğini belirtti.

TMMOB'un, konuya ilişkin değerlendirmelerini 11 Ocak 2011 tarihinde, TBMM Çevre Komisyonuna sunduğunu anımsatan Düşünceli, şunları kaydetti: 'Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı, var olan bir eksikliği gidermekten çok, koruma çabalarının 'yatırım' adı altında sürdürülen 'talan' anlayışına terk edilmesinden başka bir şey değildir. Söz konusu tasarıyla, kanunlarda yaratılan istisnalar, sağlanan imtiyazlar, görmezden gelinen işgallerle yetinilmeyip ülke yüz ölçümünün yüzde 2'si bile olmayan 'doğal korunan alanlar' özel kanun kapsamından çıkarılmaktadır. Yasa tasarısı ile bilimsel çalışmayı zorunlu kılan, ulusal ve uluslararası nitelikte değer taşıyan alanlara ilişkin karar alma yetkisi 14'ü bürokratlardan oluşan 20 kişilik kurula verilmekte, ülkemizin en önemli doğal değerleri, görevleri koruma kararlarıyla çoğunlukla çelişen 'yönetici bürokratlara' emanet edilmektedir. Yasalaşması halinde böylesi bir düzenleme, 87 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde alınmış en koruma karşıtı karar olarak tarihe geçecektir.'

Düşünceli, tasarının, Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi de dahil olmak üzere Türkiye'nin de taraf çok sayıda uluslararası anlaşmanın yanı sıra Anayasa'nın 'Tarih, Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması' başlığı altında yer verilen 63. maddesindeki 'Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır' ilkesine açıkça aykırı olduğunu savundu.

- 'KORUNAN ALANLAR YATIRIMLARA AÇILACAK'-

Türkiye'nin doğal değerlerinin gözden çıkarıldığını iddia eden Düşünceli, şöyle devam etti: Kanun Tasarısı, amaç maddesinden başlayarak 'yatırım' adı altında bu alanlara göz dikmiş olan 'talan' örgütleyicilerine karşı teslim bayrağını çekmektedir. Gerekçesinde mevcut mevzuatı ve uygulamaları 'Kuralcı ve yasakçı mantık' olarak nitelendirerek, 'katılım' ve 'danışma' organları dışlanmakta, Çevre ve Orman Bakanlığı her durumda tek başına son sözü söyleyebilecek bir konuma getirilmektedir. 'Koruma-kullanma dengesi' ifadesi kisvesi altında 'kullanmayı' amaç içine sokan düzenlemeler, ülkemizin en önemli doğal değerlerinin gözden çıkarıldığının kanıtıdır.

Bu alanlar sürdürülebilirlik içerisinde ekonomik faaliyete açılacak demektir. Tasarı ile mevcut ÇED süreçleri sayesinde korunan alanlarda gerçekleşen tahribat, bu sefer Ekolojik Etki Değerlendirmesi adı altında hazırlanacak raporlarla yürütülecektir. ÇED raporları benzeri bir süreçle korunan alanlar yatırımlara açılmış olacaktır.'

(HLK-NÖZ) - BURSA

Kaynak: AA

Son Dakika Yerel Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement