Tarihi Damatlı camii göz göre göre yok oluyor
Kalem işi süslemeleriyle dikkat çeken tarihi Damatlı Camii yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya
Damatlı Mahalle Muhtarı Muharrem Öziş: "Restorasyon için ne gelen var, ne de giden"
"Gelen sadece caminin fotoğraflarını çekip çekip gidiyor"
MANİSA - Manisa'nın Salihli ilçesi Damatlı Mahallesi'nde bulunan, Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescilli, kalem işi süslemeleriyle dikkat çeken tarihi cami ilgi ve bakımsızlıktan dolayı yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Restorasyon yapılacağına dair açıklamaların yapıldığını belirten Mahalle Muhtarı Muharrem Öziş, "Restorasyon için ne gelen var, ne de giden, sadece caminin fotoğraflarını çekip çekip gittiler" dedi.
Manisa bölgesinin en önemli kültür varlıkları arasında yer alan ve 20 yıl öncesine kadar ibadete açık olan tarihi Damatlı Camisi, zamana yenik düşerken, içler acısı durumunu görenlerin adeta yüreğini sızlıyor. Çatısında çökme, duvarlarında ise çatlakların meydana geldiği camide, duvarlarındaki panolar halinde düzenlenmiş 'Allah', 'Muhammed' ve halife isimleri, vazodan çıkan çiçekler, sarmaşıklar ve batı duvarındaki boya ile oluşturulmuş sahte pencereleri ilgi çekiyor. Mülkiyeti, 3 yıl önce Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne devredilip, projelendirmesinin yapılması kararı alınmasına rağmen, aradan geçen zaman içinde sadece fotoğrafları çekilmiş ve hiçbir çalışma yapılmamış.
"Bu eser yıkılmadan yaşatılması lazım"
Çocukluğunu bu camide geçirdiğini anlatan mahalle sakinlerinden Nurettin Gür, "Ben 65 yaşındayım, Kuranımızı, abdestimizi, namazımızı bu camide öğrendik. Cuma ve bayram namazlarımızı bu camide kıldık. Biz bu caminin yıkılmasını istemiyoruz. Buranın restore edilip, vakıf eseri olarak yaşatılmasını istiyoruz" dedi. Gür "Buranın resimlerini çekip restorasyon edip, burası vakıf eseri olarak kalacak denildi. Ancak gelen birkaç fotoğraf çekip, birkaç köylü vatandaşa sorup geri gidiyorlar. Bu eser yıkılmadan yaşatılması lazım. Geçmişte çevre köylülerin ibadetlerini yerine getirdikleri bu eserin kaybolmamasını istiyoruz. Allah'ın evi olan bu yerin yeniden yaşatılmasını istiyoruz. Buradan yetkililere sesleniyorum. Lütfen gelin bu eseri yeniden imar edin, bir tarihi eser olarak, ebedi olarak kalsın. Çünkü buranın tarihi çok eski" şeklinde konuştu.
Mahalle sakinlerinden Zekeriya Yılmaz ise, "Biz dedelerimiz ve babalarımızla bu camide namaz kıldık. Tarihini bilmediğimiz tarihi caminin restore edilip, tarihimizin yok olmasını istemiyoruz" dedi.
"Geçmişini bilen yok"
Caminin geçmişini bilenin olmadığını dile getiren Damatlı Mahallesi Muhtarı Muharrem Öziş, "Restorasyon için ne gelen var, ne de giden. Sadece fotoğraflarını çekip çekip gittiler. Şuana kadar bir işlem yapılmadı. Biz buranın harabe olmasını istemiyoruz. Camimiz bundan yıllar önce, 3 köye birden hizmet veriyormuş. Çelikli, Burhan ve Damatlı Mahallelerinin camisiymiş. Bu cami ibadet için yetersiz gelince yenisi yapılmış ve burası terk edilmiş" diye konuştu.
Tarihi caminin avlusunda 3 tane de mezar bulunduğunu belirten Muhtar Öz, "Kime ait olduğunu bilenin olmadığı mezarlarda perişan durumda" dedi.
Son Dakika › Kültür Sanat › Tarihi Damatlı Camii Göz Göre Göre Yok Oluyor - Son Dakika
Edirne Valiliği, Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırarak gelecek nesillere aktarmak amacıyla bir proje başlattı. Edirne'de düzenlenen iftar programında geçmişten günümüze gelen lezzetlerin yer aldığı bir menü sunuldu. Proje kapsamında 87 farklı çeşidin yer aldığı bir kitap oluşturulacak ve Edirne'nin gastronomi turizmi geliştirilecek.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nü ücretsiz olarak sahnelediği 8 oyunla tüm sahnelerinde coşku ile kutladı. Uluslararası bildiri Norveçli yazar Jon Fosse tarafından kaleme alınırken, ulusal bildiri Tamer Levent tarafından yazıldı. Tiyatro, sanatın barış olduğunu vurgulayan bir platform olarak ön plana çıktı.
Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Sema-Semah-Devran' etkinliğinde, Sanat Yönetmeni Yüce Gümüş ve Postnişin Fatih Çıtlak liderliğinde Anadolu'nun zikir ritüelleri sergilendi. İstanbul Devlet Halk Dansları Topluluğu da gösteride yer aldı.
Lefkoşa'daki Yunus Emre Enstitüsü tarafından hazırlanan 'Bizden İçeri Kıbrıs' belgeselinin gösterimi KKTC'de gerçekleştirildi. Gösterime KKTC Cumhurbaşkanı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı ve Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi de katıldı. Belgesel, Kıbrıs Türklerinin tarih, kültür, yaşam ve sosyolojilerini anlatmayı amaçlıyor.
Mersin Devlet Opera ve Balesi, Tim Rice'ın librettosunu yazdığı, Andrew Lloyd Webber'in müzikleri ile hazırlanan 'Evita Müzikali'nin prömiyerini Mersin Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdi. Müzikalin rejisörlüğünü Caner Akın üstlenirken, orkestra şefliğini Aytuğ Ülgen ve Orkhan Hashimov yaptı. Eserde dekor tasarımı Özlem Topuz, kostüm tasarımı Olcay Engin Kaymaz ve koreograf tasarımı Emre Karaca imzası taşıyor. Müzikalde, eski Arjantin devlet başkanlarından Juan Peron'un eşi Eva Peron'un hayatı anlatıldı. Prömiyere, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Tan Sağtürk de katıldı.
Ankara Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile Gazi Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen 'Resim Workshop' projesinin sergisi, engellilerin katılımıyla açıldı. Keçiören Gündüz Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi'nde düzenlenen programda, 22 engelli bireyin hayal dünyalarından oluşan resimler sergilendi. Program, engellilerin yaratıcılıklarını geliştirmeyi ve toplumsal yaşama aktif katılımlarını artırmayı hedefliyor.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Kolombiya'nın başkenti Bogota ve Maicao kentinde düzenlenen 'Ramazan Programı' kapsamında ihtiyaç sahiplerine 400 gıda paketi ulaştırdı. Yardımlar, Bogota'daki Abou Bakr Al-Sıddık Camii, İstanbul Camii ve El Kurtubi İslami Araştırmalar Merkezi ile Maicao'daki Omar İbn Al-Jattab Camisi'ne teslim edildi ve yetkililer tarafından ihtiyaç sahiplerine dağıtıldı. İstanbul Camii Başkanı Carlos Sanchez, Türkiye ve TİKA'ya verdikleri destek için teşekkür etti.
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde Gazze Dayanışma Platformu tarafından organize edilen Büyük Filistin Yürüyüşü'ne sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler ve vatandaşlar yoğun katılım gösterdi. Yürüyüşte İsrail'e karşı sloganlar atıldı ve Filistin'in savunulmaya devam edileceği vurgulandı.
Sizin düşünceleriniz neler ?