Tarihi Yarımadada Göçük Uyarısı - Son Dakika
Güncel

Tarihi Yarımadada Göçük Uyarısı

Kuyumcukent İşletme A.ş (Kiaş) Genel Müdürü M. Kemal Karaaslan, Eminönü'nde Faaliyet Gösteren Mücevher ve Diğer Üretim Atölyelerinin, Çok Kuvvetli Asidik ve Bazik Kimyasallar İçeren Yüzlerce Ton Kimyasal Sıvı Atığı Kanalizasyonlara Akıttığını Belirterek, "Eminönü Öyle Bir Durumda Ki Toprak Altında Gözle Görülür Aşınmalar Başladı. Bunun Önü Alınmazsa, Bölgedeki Tarihi ve Kültürel Varlıkların, Unesco Dünya Mirası Listesinden Çıkarılması Bir Tarafa, Bu Bölgede İleride Büyük Göçükler Dahi Meydana Gelebilir" Dedi.

29.06.2008 12:17
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kuyumcukent İşletme A.Ş (KİAŞ) Genel Müdürü M. Kemal Karaaslan, Eminönü'nde faaliyet gösteren mücevher ve diğer üretim atölyelerinin, çok kuvvetli asidik ve bazik kimyasallar içeren yüzlerce ton kimyasal sıvı atığı kanalizasyonlara akıttığını belirterek, "Eminönü öyle bir durumda ki toprak altında gözle görülür aşınmalar başladı. Bunun önü alınmazsa, bölgedeki tarihi ve kültürel varlıkların, UNESCO Dünya Mirası Listesinden çıkarılması bir tarafa, bu bölgede ileride büyük göçükler dahi meydana gelebilir" dedi.

Kuyumcukent'teki faaliyetler hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Karaaslan, Kuyumcukent'in ülke ekonomisine sağladığı ciddi katma değerin yanı sıra çevresel bir misyonunun da bulunduğuna işaret etti.

Kuyumcukent'in KOBİ ağırlıkta olmak üzere bin kadar mücevher üretim atölyesi ve 7 fabrikayı barındırdığını söyleyen Karaaslan, bu fabrika ve atölyelerin tam kapasite ile çalıştıklarında, yılda 750 ton altını işleme kapasitesine sahip olduğunu ifade etti.

Karaaslan, "Kuyumcukent'in inşaatı devam eden 180 bin metre karelik ikinci mücevher üretim atölyesi faaliyete geçtiğinde ise bu rakam yılda bin-bin 200 ton seviyesine gelecek" dedi.

Mücevher üretim sürecinde çevreye son derece zararlı kimyasal gaz ve sıvı atıkların ortaya çıktığını, Çemberlitaş'taki atölyelerde herhangi bir arıtma yöntemi kullanılmadan, özellikle kimyasal atıkların solunduğu ortamlarda çalışıldığını anlatan Karaaslan, şunları kaydetti:

"İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti seçildi ancak Eminönü bölgesindeki tarihi ve kültürel varlıkların UNESCO'nun Dünya Mirası Listesinde yer almaya devam etmesi bazı şartlara bağlı. Bu şartlardan biri de bu bölgede faaliyet gösteren çevreye ve bu varlıklara büyük zarar veren binlerce atölyenin bu bölgenin dışına çıkarılması. Bu imalathanelerin Kuyumcukent gibi uygun üretim ve arıtma altyapısına sahip tesislere taşınması gerekiyor."

Eminönü Belediyesi yetkilileri de Tarihi Yarımadadan taşınmalarla ilgili önceliğin kuyumcu atölyelerine verildiğini ifade ederek, başta bölgede yaşayan insanların sağlığı olmak üzere, çevre ve tarihi eserlerin çok vahim bir tehdit altında bulunduğuna işaret ettiler. Yetkililer, şunları kaydetti:

"Eğer adım atmazsak, bölgedeki önemli tarihi eserler çökme tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. Bu dönüşüm kapsamında atölyeler ilçe dışına çıkarılacak ve kimyasal madde kullanmayan ve el sanatlarıyla faaliyet gösteren atölyeler ise faaliyetlerine devam edebilecek. İlçede atölyelerden kaynaklana kimyasal atık sular kanalizasyon sitemine zarar veriyor ve zaman zaman çökmelere neden oluyor. Herhangi bir tarihi eser Ayosafya, Kapalıçarşı yada Topkapı Sarayı için 100-150 yıl sonra olsa da herhangi bir çökme tehlikesi varsa böyle bir tehlikeyle karşı karşıyaysak bu, durumun vahametini ortaya koyuyor."

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Tarihi Yarımadada Göçük Uyarısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement