Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizini son 4 toplantıdaki adımları ile yüzde 24'ten yüzde 12'ye çekti.
Türkiye'nin 2018'de maruz kaldığı spekülatif döviz atağı ve ciddi saldırıların ardından hükümet ve ekonomi yönetimi, bir dizi tedbir alırken, yeni uygulamaları da yürürlüğe koydu. Ekonominin diğer önemli aktörleri de eş güdüm içerisinde sürece ciddi katkı sağladı.
Merkez Bankası, geçen yıl politika faizini yüzde 24'e kadar çıkararak, sıkı para politikası duruşu sergiledi. 2019'ın ilk yarısına kadar sıkı duruşunu koruyarak, likidite yönetimi tarafında destekleyici adımlar atan banka, söz konusu dönemde finansal piyasalarda gözlenen oynaklıklar ve sağlıksız fiyat oluşumlarına
karşı politika faizi dışında sahip olduğu araç setini genişleterek kullandı.
Geçen yıl ekimde yüzde 25'in üzerine çıkan yıllık TÜFE, sıkı para politikası duruşunun yanı sıra güçlü politika
koordinasyonu neticesinde düşüş trendine girdi. Birikimli döviz kuru etkilerinin azalması ve iç talebin ılımlı seyriyle enflasyonda belirgin iyileşme yaşandı. Geçen ay TÜFE, yıllık bazda yüzde 10,56 seviyesinde gerçekleşti.
Merkez Bankası, enflasyon görünümündeki
iyileşmeye bağlı olarak temmuz, eylül, ekim ve aralık aylarında kademeli olarak politika faizini yüzde 12 seviyesine çekti. TCMB, son 4 toplantısında sırasıyla 425, 325, 250 ve 200 baz puanlık indirimlerle toplamda politika faizini 1200 baz puan düşürdü.
Fed ve ECB, gevşek para politikası uyguladı
Gelişmiş ülke merkez bankaları, 2018'de sıkı para politikası uygulayacağı ve faiz artırım sürecine girileceği iletişiminde bulunsa da ticaret savaşları ve küresel büyümeye yönelik endişelerle para politikasında genişleyici adımlar atmak zorunda kaldı.
ABD Merkez Bankası (Fed), geçen yıl 2019 için 2-3 faiz artışı planlarken, ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının küresel piyasaları derinden etkilemesi ve Avrupa'nın istenilen düzeyde toparlanamamasının neden olduğu resesyon endişeleri ile faiz indirim sürecine girdi.
Fed, bu yılın temmuz ayında 11 yıl sonra ilk kez faiz indirimine gitti. Banka, politika faiz oranını 31 Temmuz'da 25 baz puan indirerek yüzde 2,00-2,25 aralığına çekti. Fed, faiz indirimine eylül ve ekim toplantılarında da devam ederek, politika faizini yüzde 1,50-1,75 aralığına kadar düşürdü. Bu haftaki toplantısında faiz değişikliğine gitmeyen Fed, geçen ay uygulamaya koyduğu repo operasyonlarıyla da piyasadaki likiditeyi rahatlattı ve bilançosunu tekrar büyütmeye başladı.
Avrupa Merkez Bankası da (ECB) geçen yılın son çeyreğinde faiz artırımı ve parasal genişlemeye son vermenin hazırlıklarına başlasa da ekonomideki toparlanmanın gecikmesi, ticaret savaşı ve sert Brexit endişeleri ile bunu gerçekleştiremedi.
Enflasyon ve faizde tek hane 2020'de
Analistler, gelişmiş ülke merkez bankalarının genişleyici para politikalarının, enflasyondaki düşüş ve enflasyon beklentilerindeki iyileşmenin yanı sıra döviz kurlarındaki oynaklığın azalmasının TCMB'ye faiz indirimi konusunda alan açtığını ifade etti.
Fed Başkanı Jerome Powell'ın, dünkü basın toplantısında, "Faiz artışlarını 1 yıl sonra konuşabiliriz" ifadesini kullandığını anımsatan analistler, TCMB'nin de gelecek yılın ilk yarısında "bekle-gör" politikası izleyebileceğini belirtti.
Analistler, yılın ikinci yarısında enflasyonun tek haneye inmesiyle politika faizinin de tek haneye düşebileceğini söyledi.
Bankaların kredilere uyguladığı faiz oranlarının geçen yıl yüzde 40'a dayandığını, ekonomideki dengelenme süreciyle son bir yılda faizlerin tekrar yüzde 15'in altına gerilediğini aktaran analistler, Merkez Bankası'nın bugünkü faiz kararının ardından ihtiyaç, konut, taşıt ve ticari kredi faizlerinde düşüş yaşanabileceğini kaydetti.
Son Dakika › Ekonomi › TCMB, 4 toplantıda politika faizini 1200 baz puan indirdi - Son Dakika
Elazığlı peynir üreticileri, peynir fiyatlarındaki artışa karşılık alım gücü düşen vatandaşın daha ucuz olduğu için merdiven altı üretimi peynire yöneldiklerini söylüyor. Peynir satışlarının düştüğü belirtilirken, sahte tulum peynirleri ve yaprak tulum adı altında ürünlerin piyasaya sürüldüğü ifade ediliyor. Üreticiler, maliyetlerin yüksek olması ve alım gücünün düşmesi nedeniyle peynirlerini satamadıklarını dile getiriyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, tarımsal girdi fiyat endeksi (Tarım-GFE) yıllık 49,92, aylık yüzde 3,59 arttı. Şubat ayında tarımsal girdi fiyatları bir önceki aya göre yüzde 3,59, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 11,37, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 49,92 artış gösterdi. Veteriner harcamaları yıllık değişimde en yüksek artışı gösterirken, aylık değişimde ise diğer mal ve hizmetler grubu öne çıktı.
Bandırma Ticaret Odası ve Erdek Ticaret Odası arasında Kapıdağ Turizmini geliştirmek amacıyla iş birliği protokolü imzalandı. Oluşturulan Kapıdağ Turizm Geliştirme Komisyonu, bölge turizminin gelişmesi ve tanıtımı için yapılması gerekenleri, ana sorunları ve çözüm önerilerini görüşmek üzere toplantılar düzenleyecek. Ayrıca, Kapıdağ Yarımadası'nda bulunan işletmelerin daha uzun sürelerde hizmet verebilmeleri için turizm sezon süresinin arttırılması için çalışmalar yapılacak.
İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, yapısal reformların ekonomiye güç katacağını belirterek, vergileme, sanayinin rekabetçi dönüşümü, üretken finansman sistemi ve yatırım ortamının güçlendirilmesi gibi reformların önemine vurgu yaptı. Avdagiç ayrıca, Türkiye'nin İsrail'e karşı yürürlüğe koyduğu ihracat kısıtlamasını desteklediğini belirtti.
Ödemiş Ticaret Borsası Çok Amaçlı Fuar Alanı'nda düzenlenen fuara yaklaşık 150 firma katıldı. Kaymakam Fatih Aksoy, tarım ve hayvancılığın önemine vurgu yaparak, fuarın bölgenin tarım potansiyelini göstereceğini belirtti. Fuar, 21 Nisan'a kadar ziyaretçilere açık olacak.
Sizin düşünceleriniz neler ?