Thief (Ps3) - Son Dakika
Teknoloji

Thief (Ps3)

Thief (Ps3)

Uzun zaman olmuştu, hem de çok uzun...

09.03.2014 22:32
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş
Mahmut Saral - -

Diablo 3'ü uzun yıllardır bekleyenlerden biri değildim, ama çıkışına az bir zaman kala merakım artmış ve oynamak için can atmaya başlamıştım açıkçası. Okuduğum ve izlediklerim kadarıyla, gayet hoş bir oyun gibi duruyordu. Çıkınca da hemen oynayanlardan olmuş ve defalarca bitirmiştim. Bir şeyler eksikti tabii, ancak bunlar giderilemeyecek şeyler değildi. Birçok oyuncu için ise Diablo 3, bir faciaydı. Ama neden? Kimileri Diablo 2 gibi bir şey bekliyordu, kimileri ise Diablo 2'den de iyi bir oyun. Serilerin devam oyunlarının daha iyi olmasını ummak, beklemek normal olabilir, ancak yıllarca oynamayı sürdürdüğünüz ve bu esnada sevginizin daha da arttığı bir oyunla henüz yeni çıkmış bir oyunu karşılaştırdığınızda hayal kırıklığı yaşayabiliyorsunuz. Bence yapılması gereken, Diablo 3'ü yeni nesilde değerlendirmek, ona göre karar vermekti. Diablo 2'den 12 yıl sonra çıkan bir oyundu. Neler değişti neler...


"İnceleme başlığı Thief iken Diablo 3 de ne alaka?" diye soruyor olabilirsiniz. Tamamen aynı değil belki, ama yeni Thief'in de benzer bir durumu var. Bir önceki oyun Thief: Deadly Shadows ile yanyana getirdiğinizde belki de yüzüne bakmayacaksınız, ancak oyunun mekaniklerinden tutun da ekrandaki göstergelere kadar Thief'in de yeni nesle ayak uydurmaya çalıştığını ve böylelikle "yeni nesil", daha doğrusu genç nesil oyuncuları kapma amacında olduğunu söyleyebiliriz. Ama bu konuda Diablo 3'ün gerisinde kaldığını da söylemek istiyorum. Yanlış anlamayın, farklı türlerdeki oyunları karşılaştırmıyorum.



2004 yılında çıkan Thief: Deadly Shadows, birçok oyuncunun saygı duyduğu bir oyundu. Zamanına göre grafikleri gayet iyiydi. İlerleyişi, gizlilik unsurları ve kullandığımız ekipmanlar da bir hayli heyecan vericiydi. Ancak o Deadly Shadows'tu ve geçmişte kaldı. Eğer özlediyseniz tekrar yükleyebilirsiniz. Şimdi çıkan oyun ise, Thief. Seriye yeni bir hava katmak isteyen, seriyi yeniden başlatma amacı bulunan bir oyun. Neredeyse 10 sene sonra çıkan bir oyun.


Eidos Montreal tarafından geliştirilen yapım, hem PC hem de konsollar için hazırlandı. Genellikle yazılarda görsellik konusu sonlara saklanır, ancak ben görsellik konusuna biraz erken giriş yapmak istiyorum.


#Sayfa#


Yeni Thief'i PlayStation 3'te oynadım ve inanın, grafikleri tek kelimeyle "kötü". Görünüşü gotik ve steampunk unsurlarıyla bezeli büyük bir şehirdeyiz. Zaten seriye yabancı bir dünya değil bu. Ancak bu şehir, detaydan fazlasıyla yoksun. Kaplamalar, karakter tasarımları, animasyonlar ve daha aklınıza gelebilecek bir çok şey, tek kelimeyle "olmamış" arkadaşlar. PS3 ve X360 neslinin en çok tercih edilen ve en başarılı motorlarından biri olarak gösterilen Unreal Engine 3'ü kullanan oyun, ne var ki hakkını verememiş. Kaplamalar bulamaç gibi, tasarımlarda derinlik hissi yok, animasyonlar odun gibi, hatta gibisi fazla. Oyunun Xbox 360 sürümünde de benzer bir görsel kalite bulunuyor. Eğer PC, PlayStation 4 ve Xbox One gibi platformlarda oynamayı düşünüyorsanız, görsel kalitenin Xbox 360 ve PlayStation 3'e göre daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. Yine de yüksek beklentilerinizin olmaması gerekiyor. Thief gibi yıllardır beklenen bir oyunun görsel kalitesinin böyle olmaması gerekirdi.



Yıllardır bekleniyor dedim, değil mi?


Evet, öyle. Neredeyse 10 yıl olmuş bir önceki oyun çıkalı. Gizlilik temalı oyunları sevenlerin sürekli beklediği, yeni gelişmeler var mı diye merak ettikleri ve sorular sorduğu oyunların başında geliyordu Thief. Ben de zamanında biraz araştırma yapmış ve merak edilen sorular hakkında cevaplar vermeye çalışmıştım. O günler çok çabuk geçmiş, Thief çıkmış ve şimdilerde serinin geleceği ne olur diye konuşulmaya başlanılmış bile. Neyse, bu konuları bırakıp, biraz oynanıştan söz etmek istiyorum.


Yeni yapımda The City'deyiz. Kurgusal, fantastik bir şehir burası. Bir zamanlar açık dünya unsurları dillendiriliyordu, ancak pek de öyle değil. Her istediğiniz yere gitmeniz mümkün değil. Gerçi bu kural her oyun için geçerli, ancak yine de bir kısıtlanmışlık hissi var. Sıklıkla karşılaşılan yükleme ekranları bunaltıcı mesela. Üstelik bu ekranlar kolay kolay da geçmiyor. Karşınıza kısa aralıklarla yükleme ekranları çıkarsa sıkılırsınız, açık dünyayı bırakın, yarı açık dünya bile kalmaz aklınızda.


#Sayfa#


Karakterimiz işinde fazlasıyla usta ve tanıdık biri, evet Garrett. Blackjack ve daha birçok alet edevatıyla geri dönüyor. Gizlice hareket etmek, çalmak çırpmak ve bazılarına gereken cezaları vermek için. The City, zengin ve fakir kesim arasında keskin çizgilerin olduğu, yol bilmiyorsanız kaybolabileceğiniz, bir taraftan da hastalıklarla boğuşan bir şehir. Bir de The Baron var. Garrett hızlı hareket etmeli (yükleme ekranlarına rağmen) ve ustalığını kullanarak kesesini hızlıca doldurmalı. El çabukluğu ve sessizlik konusunda usta bir adam, ancak yine de bize ihtiyacı var.


Bir eve giriyorsak genellikle sinmiş bir şekilde hareket etmemiz ve ses çıkarmamamız gerekiyor. Etrafta yanlışlıkla çarpıp ses çıkmasına sebep olabileceğimiz şeyler var. Birilerine yakalanmadığımız sürece kapıları açabiliyor; kasaları, çekmeceleri rahatlıkla boşaltabiliyoruz. Birçok yere rahatlıkla tırmanabiliyor, tek tuş yardımıyla yol alabiliyoruz.



Karanlık örtü


Çevrede birçok nöbetçi bulunuyor. Doğal olarak onlara yakalanmamalıyız. Bunun için de bazen onları takip ederek arkalarından gizlice dolaşmalı, bazen de bazı silahlar yardımıyla onlardan kurtulmalıyız. Hayır, öldürmekten bahsetmiyorum. Zira karakterimiz, zor durumda kalmadıkça insanları öldürmek taraftarı değil. Bazen bayıltıcı gazlarla, bazen yangın çıkartarak onlardan kurtulmayı seçebiliyoruz. Bazen de etraftaki meşaleleri söndürerek. Evet, birçok farklı ok kullanabiliyoruz yine ve bunlar arasında su okunun önemi de büyük. Meşalelerle aydınlanan sokaklarda, su okunu kullanarak bunları söndürebiliyor ve ortalığı karanlığa gömebiliyorsunuz. Bu durum en çok sizin işinize yarıyor ve karanlığı bir örtü gibi kullanarak yol alabiliyorsunuz. Zevkli de oluyor. Tabii cephane konusunda fazlasıyla cimri davranmanızı tavsiye ediyorum. Elinizdekiler zaten az olduğu için hor kullanırsanız zor durumda kalabilirsiniz.


#Sayfa#


Yapay zeka


Oyunun yapay zekasının zaman zaman ortalama, zaman zaman da ortalamanın altında performans sergilediğini söylemek istiyorum. Nöbetçilerle diyalog kurmanız zor. Öldürürseniz veya bayıltırsanız da bedenlerini karanlık köşelerde saklamanızda yarar var. Görülürlerse iyi olmaz çünkü. Laf karanlıktan gidiyorken, Garrett'ın da karanlıktan olabildiğince ayrılmaması gerekiyor. Yine de mecbur kalırsa bu kez hızlı hareket sistemini devreye sokarak yol alabiliyor. Bu esnada Garrett'i gören olmuyor tabii. Bir de odaklanma modu var oyunda. Bu mod sayesinde, etrafta etkileşime girebileceğimiz ne var ne yok bunları görebiliyoruz. Oyun böylece kolaylaşıyor ve karanlıktaki gizlerin artık bir "giz" değeri kalmıyor.


Diyelim ki yakalandınız?


Elinizdekilerle bir şeyler yapmaya çalışıyorsunuz. Ancak bir seferde birden fazla düşman size saldırırsa kurtulma şansınız çok az. Bu da sizi düşmanlarınızla dalaşmamaya, onların arkasından iş çevirerek yakalanmadan yol almaya teşvik ediyor. Artık ne kadar becerikliyseniz oyun da ona göre size cevap veriyor. Ha detaylı bir dövüş mekaniği de yok doğrusu. Yine birden fazla kişi size saldırdığında maalesef bazı görsel aksilikler de karşılıyor sizi. Karakterlerin birbirine girerek size saldırmaya devam etmesi veya otobüs bekler gibi beklemesi gibi.



Son sözlere gelirken


Thief'te akılda kalıcı melodiler pek yok. Karakterler arasındaki diyaloglar başarılı hazırlanmış. Hatta çevredeki konuşmalara da ara ara misafir olabilirsiniz. Belki de işinize yarar bilgiler öğrenirsiniz böylelikle.


Elimizdeki oyun, gizlilik üzerine kurulu az sayıdaki oyunlardan bir tanesi, aynı zamanda yeni nesildeki ilk Thief oyunu. 10 yıllık bir uykudan uyanan isim. Uzun yıllardır beklenildiğini göz önüne alırsak; beklentiler yüksek tutulmadan ve 2004'teki oyunla pek karşılaştırılmadan oynanması gerekiyor. Hem hala karanlık atmosferi ve gizlilik üzerine kurulu oyun yapısı birçok kişiyi cezbedebilecek düzeyde. Evet, yapay zeka pek başarılı değil, açık dünya hissi az ve grafikler de PlayStation 3'e yakışmıyor, ancak yine de bir şans verilebilir. Çünkü verilecek bu şans, uykudan uyanan ve henüz uyku sersemi olan bir seriyi yeni DLC'lerle, hatta yeni bir oyunla daha iyi yerlere getirebilir.



Mahmut Saral - Teknokulis : http://www.teknokulis.com
Kaynak: Teknokulis

Son Dakika Teknoloji Thief (Ps3) - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement