'Tülin Onat-Mithat Şen Sergisi' Fulya Dentan'da

Tülin Onat bugünkü resimlerini ve ne yapmak istediğini şöyle anlatıyor:

Gündelik yaşam alanlarında sanatsal çözümler öneren proje kapsamında açılan sergiler 'Her sağlık kuruluşu sanat' sloganıyla etkinliklerine devam ediyor.

Resimde hep üzerinde durduğum,'derinlik' kavramını,bazende çok katlı tuvallerimle daha da abarttım.Belli ritm,belli derinliklerde,tuval yüzeyine tekrar tekrar giydirilmesi, bugüne kadar yaptığım ön plan-arka tuval diretmesini,en somut biçimde ortaya çıkarıyor.

Daha yalın,daha iyi anlattım…

Ama hikayesi yanlızca kendi içinde,biçime özel…

Prof. Dr Ümran Bulut sanatçının son dönemde ürettiği eserler için katloğunda şöyle diyor:

-Tülin Onat, sanatına özgü formları, mekan üzerindeki arama ve buluşları ile Türk resmine özgün bir soluk getirmiştir. Espas, renk ve ışık birlikteliği ile aydınlatır yüzeyi.Yaşama bakışın akıl, bilgi ve zevkle yoğurulduğu bu resimlerde de, her sergisinde olduğu gibi yeni sözler söylemektedir sanatçı. Başı sonu olmayan çember, bir kısır döngüdür. Ne bir yerden başlar, ne de öbür tarafta biter, durmadan kendini yineler. "Yaşam gibi".. İçindeki ve dışındaki karmaşa, büyük düzlüklerle tuval yüzeyinde sonlanır.

Mithat Şen resimlerini şöyle anlatıyor:

Yaptığım şey, doğadan bir parça alıp onu, doğanın üretim biçimini kullanarak ama doğayı referans göstermeye ihtiyaç kalmadan tekrar etmek. Doğadan olduğunu unutana kadar. Kendisi doğa olana kadar... Hikâye büyük bir tuzak. Hüsn-ü hat da neticede harflerden, oluşur. Üzerinde yol alınabilecek hale gelmesi için sizin onu okuma dışında yöntemlerle anlamlandırmanız gerekir. Hatta Arapça bilip yazılanın kutsal bir metin olduğunu kavrasanız bile, anlamını kavrayamayabilirsiniz. Yine de bu onun ritmini bozmaz, sizin onu estetik alımlayışınızı değiştirmez. Sonsuz bir süreklilik içinde durandevinen, yaklaşan-uzaklaşan

azalançoğalan, birleşen-parçalanan, hafifleyen- ağırlaşan, daralan-esneyen bu bedenler, kan hücreleri gibi. Hepsi aynı, ama her biri tek ve eşsiz. Sanatçının röportajda dediği gibi: "Bir şekiller toplamını tekrar ediyorum. Ve o toplamın içindeki bir beden artık tek bir beden olmaktan çıkıp, tüm bedenlerin, kâinatın simgesi haline geliyor." Göndermeleri ve yönlendirmeyi engellemek için, adlandırmıyorum onları. Bakanla baktığı yapıtı baş başa bırakmak için...

Her sanat yapıtı bir iddiadır. Sanatçı yapıtıyla yeni kurallar ilan eder. Bunu da kendinden önce yaşamış sanatçıların kurallarını yıkarak yapar. Aslında şunu söylüyordur: Sanat yapmak için siz bir yöntem önermiştiniz, bense buna karşı yeni bir yöntemi öneriyorum.