AYBÜKE İNAL - Ülkelerinde savaşın açtığı yaraları Türkiye'de sarmaya çalışan kadınlar, ayakları üzerinde durmalarına olanak sağlayacak mesleki eğitim kurslarıyla, kendileri ve çocukları için daha güçlü bir gelecek kurmaya çalışıyor.
Suriye ve Afganistan gibi ülkelerden Türkiye'ye gelen kadınlar, savaşın izlerini silebilmek ve geleceğe umutla bakabilmek için çaba harcıyor.
Sosyal hayata uyumlarını, mesleki beceri kazanmalarını sağlamak için düzenlenen kurslara katılan kadınlar, buralarda kendilerini geliştirme imkanı buluyor.
Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneğinin (SGDD) "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" dolayısıyla düzenlediği etkinlik için Kapadokya'da bir araya gelen, aralarında Suriye ve Afganistan uyrukluların da bulunduğu kadınlar, yaşadıkları zorlukları anlattı.
Suriye'deki iç savaşta eşini kaybetmesinin ardından Gaziantep'e yerleşen 36 yaşındaki Manal Alamir, AA muhabirine, üç erkek çocuğuna hem annelik hem de babalık yaptığını söyledi.
SGDD'nin açtığı kurslarda Türkçe öğrendiğini ifade eden Alamir, şu anda aynı merkezde yöresel gıda ürünleri yapım atölyesinde destek personeli olarak çalıştığını belirtti.
Bundan sonraki süreçte çocuklarının iyi eğitim alması ve daha güzel yaşam sürmesi amacıyla çalıştığına işaret eden Alamir, şunları kaydetti:
"Eşimi kaybettikten sonra büyük sıkıntı yaşadım. En derin üzüntüm yalnızlıktı. O yalnızlığı aşabilmemin sebebi de çocuklarımdı. Şimdi çocuklarımla beraber ayakta durmaya devam ediyoruz. Her zorluğu aşmak zorundayım. Çocuklarımı ayakta tutabilmek için kendim ayakta durmalıyım. En önemli hedefim, çocuklarımı yetiştirmek, onların üniversite mezunu olmasını sağlamak."
"Gün geçtikçe daha çok güçlendim"
Afganistan'dan 2 yıl önce gelen Faridah Taheri ise Türkiye'de kendini çok daha özgür hissettiğini dile getirdi.
"Gün geçtikçe daha çok güçlendim, bu 2 senede kendimi daha güçlü hissettim." diyen Taheri, şöyle devam etti:
"Yeni şeyler öğrendim, yeni kurslara katıldım. Bu kursların devamı olursa yine katılacağım, bu şekilde kendimi güçlendireceğim. Geleceğim için yükselmeyi planlıyorum. Sadece kendim için değil çocuklarım için de aynı şeyi istiyorum. Çocuklarımın okula gitmesine bakmadan, yaşıma önem vermeden yükseleceğim."
Bugüne kadar örgü, terzilik, boyamayla ilgili kurslara katılıp sertifika aldığını anlatan Taheri, aynı durumda olanlara da kendilerini geliştirmeleri çağrısında bulundu.
Son Dakika › Güncel › Türkiye'de Geleceğe 'Umutla' Bakıyorlar - Son Dakika
İzmir'in Konak ilçesinde iki aile arasında çıkan kavgada tabancayla yaralanan 35 yaşındaki adam, hastanedeki yaşam mücadelesini kaybetti. Kavganın ardından gözaltına alınan bir kişiyle diğer iki kişinin yakalanması için çalışmalar devam ediyor.
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde bulunan Sebastapolis Antik Kenti, yaşanan depremlerde zarar görmedi. Antik kentin, Anadolu Ajansı tarafından dron ile yapılan görüntüleme sonucunda zarar görmediği belirlendi. Sebastapolis Antik Kenti, M.S 98-117 yıllarında Kapadokya eyaletine dahil edilmiş ve Karadeniz'in en büyük 5 şehrinden biri olarak biliniyor. Ancak zamanla önemini kaybeden ve unutulan antik kent, 1986 yılında başlayan kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkarılmaya başlandı.
İsrail, İran'ın nükleer tesislerinin de bulunduğu İsfahan kentindeki bir hava üssüne saldırı düzenledi. İran kaynakları, bölgede üç patlama sesi duyulduğunu ve İran hava savunmasının bazı insansız hava araçlarını vurduğunu aktardı. İran'ın geçtiğimiz hafta İsrail'e düzenlediği hava saldırısının ardından İsrail'in karşılık vermesi bekleniyordu.
İran medyasında yer alan haberlere göre, İsfahan şehir merkezinde patlama sesleri duyuldu; birçok şehirde de uçuşlar askıya alındı. İran, Cumartesi günü İsrail’e yönelik füzeler ve insansız hava araçlarıyla (İHA) bir saldırı gerçekleştirmişti. Füze ve İHA’ların neredeyse tamamı ABD, İngiltere ve diğer müttefiklerinin desteğiyle İsrail hava savunma sistemleri tarafından engellendi. Bu saldırı, 1 Nisan’da Suriye’nin başkenti Şam’daki İran Konsolosluğu’na yönelik İsrail saldırısına misilleme niteliğindeydi. Şam’daki İsrail saldırısında üst düzey İranlı komutanlar öldürüldü. İsfahan eyaleti büyük bir hava üssüne, önemli bir füze üretim ve birkaç nükleer tesise ev sahipliği yapıyor.
Sizin düşünceleriniz neler ?