TMB Başkanı Eren, Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödülleri Töreni'nde konuştu Açıklaması

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, Ukrayna'nın tahrip olan altyapısının yeniden inşası amacıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın huzurunda, Lviv'de Ticaret Bakanı Mehmet Muş tarafından imzalanan mutabakat zaptına ilişkin, "Bu zabıt kapsamında TMB olarak müşavirlik firmalarımızla birlikte aktif rol üstlenmeye hazırız." dedi.

Eren, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla Sheraton Otel'de düzenledikleri "Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödülleri Töreni"nde yaptığı konuşmada, yurt dışı müteahhitlik projelerindeki yıllık cirolarıyla "Dünyanın En Büyük 250 Müteahhidi Listesi"ne giren firmaların başarılarını kutlamak üzere bir araya gelindiğini söyledi.

Müteahhitlik sektörünün 1972 yılında başladığı yurt dışı faaliyetinde 2000'li yıllarda büyük bir atılım yaparak hemen her ülkede ay yıldızlı baretlerle projeler üstlendiklerini belirten Eren, Türk firmalarının, otoyollar ve havaalanlarından kongre merkezlerine, raylı sistemlerden endüstriyel tesislere kadar hayata geçirdikleri çok çeşitli projelerle dünyada bir marka haline geldiğini vurguladı.

Eren, Türkiye'de etkin şekilde uygulanan kamu-özel iş birliği ve yap-işlet-devret projelerinde oluşan tecrübeyle birçok ülkede turizm, enerji, sağlık, ulaşım ve hava yolu projelerinde artık sadece müteahhit olarak değil, yatırımcı ve işletmeci olarak da rol aldıklarına dikkati çekerek, "Katma değeri yüksek projelerimizin ve ihracatımızın artırılması için 'öncü kuvvetimiz' teknik müşavirlik sektörümüzün Ticaret Bakanlığımızca sağlanan desteklerle güçlendirilmesinin önemini bu vesileyle belirtmek istiyorum." diye konuştu.

Müteahhitlik firmalarının elde ettikleri başarıların ardından, yıllık yeni proje hedefini kısa vade için 30 milyar dolar olarak revize ettikleri bilgisini veren Eren, şöyle devam etti:

"Hedefimizi orta vade için 50 milyar dolar olarak koruduk ancak büyük umutlarla başladığımız 2022 yılında, daha ilk çeyrek dönem sona ermeden çıkan Rusya-Ukrayna Savaşı ile sarsıldık. Tabidir ki hepimiz yaşanan insanlık dramının bir an önce sona ermesini diliyoruz. Müteahhitlik sektörümüz açısından da gerçekleştirdiğimiz projeler içinde açık ara lider Rusya ve son yıllardaki payı giderek artan Ukrayna, bizlerin de vazgeçemeyeceği ülkelerdir. Liderliğinizde devletimizin benimsediği denge politikasıyla attığı yapıcı adımlar için de özel şükranlarımızı sunuyoruz. Geçtiğimiz hafta içinde huzurunuzda, Ukrayna'nın tahrip olan altyapısının yeniden inşası amacıyla Lviv'de Ticaret Bakanı'mız tarafından imzalanan mutabakat zaptı kapsamında TMB olarak müşavirlik firmalarımızla birlikte aktif rol üstlenmeye hazırız."

"Yurt dışına Türk çalışan götürmede sorun yaşıyoruz"

Eren, son yıllarda yurt dışına Türk çalışan götürmelerini zorlaştıran sorunlara da değinerek, "Bunlardan birincisi, yurt dışında istihdam ettiğimiz işçilerin ücretlerinin bir kısmının veya tamamının Türkiye'deki ailelerine ödenmesi ve maalesef o kişiler Türkiye'de çalışıyormuş gibi algılanarak gelir vergisi tahakkuk ettirilmesidir. Hazine ve Maliye Bakanlığımız bu konuyu son aylarda gündemine alarak yurt dışında çalışan işçilere gelir vergisi istisnası getirilmesi çalışmasını başlattılar. Yakın ilgileri için müteşekkir olduğumuz Sayın Bakan'ımızdan nihai güzel haberi bekliyoruz."

İşçi-işveren uyuşmazlıklarının bazı avukatlık büroları tarafından istismar edilmesi nedeniyle de sorun yaşadıklarını bildiren Eren, şu değerlendirmede bulundu:

"Yurt dışındaki bir şantiyemizde çalışmış, işin bitmesi veya iş değişikliği nedeniyle işverenden her türlü hakkını alıp gereken ibranameleri imzalayarak ayrılan işçileri bazı avukatlık büroları memleketlerinde veya yeni iş yerlerinde bularak, kendilerine bir miktar para ödeyip vekaletname topluyor. Daha sonra çalışılmış ülke mevzuatı veya şartlarını göz ardı ederek veya gizleyerek konuya hakim olmayan taşra mahkemelerinde toplu davalar açıyorlar. Son yıllarda bu tür tazminatlar en büyük firmalarımızı bile sarsacak boyutlara ulaştığı için maalesef firmalarımız Türk işçisi yerine Uzak Doğu ülkelerinden işçi çalıştırmayı tercih etmek zorunda kaldılar. Üzülerek söylemeliyim ki çok daha az iş yaptığımız 2000'li yılların başlarında 90 bin olan Türk işçisi istihdam rakamımız, iş hacmimizin artmasına rağmen 20 binlerin altına düşmüş bulunmaktadır."

Eren, Yargıtay'ın "açılan bu tip davalarda çalışılan ülke mevzuatının dikkate alınması" yönünde emsal kararlara imza attığına dikkati çekerek, "Bunun içtihat haline getirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Bunun yanında Adalet Bakanlığımız da başka ülkelerdeki işlerle ilgili bu tip davalar için Ankara ve İstanbul'da bazı mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak belirler ve diğer mahkemelerde açılacak bu tür davaların bu mahkemelere aktarılmasını sağlarsa konunun kesin bir çözüme kavuşması, ilgili ülkelerin mevzuatına hakim bu mahkemelerin verecekleri kararların adil olması sağlanacaktır. Başka ülkelerin imkanlarıyla 100 bin Türk çalışana yurt dışında istihdam hedefimiz için gereğinin yapılması hususunda talimatınıza ihtiyaç duyduğumuzu takdirlerinize arz ediyorum." dedi.