UÇURUMUN KENARINDA SIKIŞAN KAPLUMBAĞAYI AKUT KURTARDI

ANTALYA'nın dünyaca ünlü falezleri üzerinde bulunan uçurumun kenarındaki sık ve çalılık alanda sıkışan kaplumbağanın yardımına, AKUT gönüllüleri yetişti. Sık dikenli çalıyla kaplı falezlerin üzerinden geçip kaplumbağaya ulaşan AKUT üyeleri, minik kaplumbağayı kurtarıp doğaya geri bıraktı.

Antalya'nın Lara bölgesinde Erdal İnönü Parkı sınırlarında bulunan falezlerin üzerindeki dikenli ve sık çalıyla kaplı noktada sıkışıp kalan kaplumbağanın sıkıştığını ve hareket edemediğini gören 17 yaşındaki Rana Kaynar'ın ihbarı üzerine olay yerine gelen AKUT Antalya Operasyon ekibi, bölgeyi inceledikten sonra kurtarma için harekete geçti.

40 metre yükseklikteki falezlerin üzerinde bulunan noktaya ulaşmanın en hızlı yolunun sık ve dikenli çalıların arasından geçmek olduğuna karar verilmesinin ardından Fırat Gökalp ve Seçgül Arslan, bellerinden iple bağlanmalarının ardından boyu 2 metreyi bulan çalıların arasından dikkatle yürüyerek, kaplumbağayı uçurumun kenarında buldu. Kaplumbağayı sırt çantasına koyarak güvenli alana gelen AKUT üyeleri, hayvana su verdi. Kaplumbağa, kurtarılmasının ardından güvenli bir yere götürülerek doğaya salındı.

İhbarlara hızlı müdahale etmeye gayret ettiklerini anlatan AKUT Antalya Operasyon Sorumlusu Mustafa Eskitaş, "İhbarcı bize ulaştıktan kısa süre sonra olay yerine ulaştık. Olay yeri falezlerin hemen üstü ve uçurum bir bölge. Kaplumbağanın sıkıştığı nokta ise uçurumun sıfır noktası, üstelik sık çalıların hakim olduğu bir alan. Etrafı inceledikten sonra nasıl bir yol izleyeceğimizin kararını verdik. İki arkadaşımızın güvenliğini alıp çalılıkların üzerinden falezlerin uç noktasına ulaştırdık. Kaplumbağayı burada buldular. Sırt çantalarına koyup güvenle yanımıza getirdiler. Suyunu verdik ve daha güvenli bir noktaya saldık. Çok korktuğu belliydi, yere bırakır bırakmaz hızla güvenli bir noktaya ilerledi ve kabuğuna çekildi" diye konuştu.

Kaplumbağaya ilk ulaşan AKUT gönüllüsü Seçgül Arslan ise operasyonun çalılar nedeniyle zor olduğunu anlattı. Arslan, "Çok yorucu bir yoldu. Dikenli ve sık çalılar arasında yürümek çok zor. Üstelik çalıların birçoğunun altı da boşluk, uçurum. Güvenlik iplerimize bağlı olsak da yaptığımız iş dikkat dağınıklığını kabul etmiyor. O nedenle çok dikkatli hareket etmek zorundayız" diye konuştu.