"Uluslararası Aliya Sempozyumu" SARAYBOSNA (2)

İstanbul Bağcılar Belediyesinin organizasyonu, Uluslararası Saraybosna Üniversitesi ve Aliya İzzetbegoviç Müzesinin destekleriyle düzenlenen "Uluslararası Aliya Sempozyumu", sonuç bildirisinin okunması ve kapanış konuşmalarının yapılmasının ardından sona erdi.

Sempozyumun ikinci gününde ''İslam Dünyasında Bosna Algısı'' başlıklı oturum yapıldı. Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak moderatörlüğünde düzenlenen oturumda, ''Bir Adalet Ufku Olarak Bosna'' isimli tebliği sunan gazeteci Hakan Albayrak, Aliya'nın kendisi için bir direnişin ve aynı zamanda adaletin, hukukun, insan haklarının sembolü olduğunu kaydetti.

Günümüzde İslam dünyasının iki sorunu olduğunu söyleyen Albayrak, ''Birincisi yabancı despotların saldırıları ve işgalleri, ikincisi de yerli despotların işgalleridir. Kendi ülkelerini işgal eden despotlar, Suriye'de Beşşar Esed gibi, Mısır'da Generel Sisi gibi. Bu ikisine karşı mücadelede, Aliya İzzetbegoviç'in İslam dünyasına çok önemli bir adalet ve hukuk ufku çizdiğini düşünüyorum'' dedi.

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin Aliya İzzetbegoviç'i "yılın hukukçusu" seçtiğini anımsatan Albayrak, İzzetbegoviç'in "Bu ödülü Bosna Hersek Cumhuriyeti adına alıyorum ve bunu hak ettiğimizi düşünüyorum. Pek çok hata yapmış olsak da hukuka daima bağlı kaldık" sözlerini aktararak, buna şahit olduğunu ifade etti.

Sempozyumun son oturumunda, El-Kudüs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mansur Avvad ''Ortadoğu'da Bosna Algısı'', Makedonya Bilim Akademisi'nden Prof. Dr. Numan Aruç ise ''Makedonya Müslümanlarının Düşüncelerinde Bosna ve Aliya'' başlıklı tebliğlerini sundu.

-Sonuç bildirisi-

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Parlak ise iki gün süren ve 26 tebliğin sunulduğu sempozyumun sonuç bildirisini okudu:

Bildiride şunlar kaydedildi:

''Saraybosna süreci, Boşnak aydınları sindirmek amacıyla, Aliya'nın da içinde bulunduğu 13 kişinin haksız bir şekilde hapse atılması ve yargılanmasıyla başlayan kurmaca bir davadır. Komünist iktidarın bir komplosu olan bu dava, Müslümanları yok etmek ve bir savaş için zemin hazırlamak için gerçekleştirilmiştir.

Bu sempozyumda tebliğ sunan, Saraybosna süreci davasında yargılanan Müslüman aydınlar, bu davayı yürüten hakim ve savcıları ve diğer görevlilerin kamu görevlerinden mahrum edilmesini talep etmektedir. Bu aydınlar ayrıca, tazminat talebinde de bulunmaktadır. Bosna savaşı, bir ordusu dahi bulunmayan bir halka uygulanan ambargonun karakterize ettiği, binlerce kadın, çocuk ve sivil halkın şehit edildiği ve öldürüldüğü, 20. yüzyılın gördüğü en acımasız, en gaddar ve vahşi saldırılardan bir tanesidir.

Tanıkların da ifadesiyle CIA belgelerinin ışığında, Batılıların Bosna'da yapılan katliama göz yumduğu ve bunan müsade ettikleri de teyit edilmiştir. Aliya İzzetbegoviç'in 'Doğu ve Batı Arasında İslam' kitabı, tüm dillere çevrilmelidir. Aliya'nın fikirlerinin daha iyi anlaşılması için bir Aliya İzzetbegoviç Araştırma Merkezi ve Enstitüsü kurulmalıdır. Uluslararası nitelikte, Aliya İzzetbegoviç Barış Ödülleri verilmelidir.''

Sempozyumun organizatörlerinde Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı ise sempozyumun kapanışında yaptığı konuşmada, ''Bir neslin geleceğini bir önceki nesil hazırlar. Aliya İzzetbegoviç, bugünleri bize hazırladı. Bizler de mutlaka daha iyi bir şekilde gelecek nesillere emanet etmeliyiz'' dedi.

Sempozyum kapsamında, farklı dilleri konuşan insanların Aliya ortak paydasında bir araya geldiğini söyleyen Çağırıcı, böylesine güzel bir sempozyumu organize etmenin mutluluğunu yaşadığını ifade etti.