Ünlüler Kıskançlığı Masaya Yatırdı

Cine5 ekranlarında Ece Vahapoğlu'nun sunduğu "Uzun Lafın Kısası" programının konukları gazeteci Esra Elönü, Aşk Doktoru Mehmet Coşkundeniz ve magazin dünyasının çok konuşulan iki ismi Tuğba Özay ve Önder Bekensir idi. Programda "kıskançlık" konusu masaya yatırıldı.

ESRA ELÖNÜ: "KISKANÇLIK KAPİTALİST BİR SAHİPLENMEDİR"

Muhafazar kesimin sesini yansıtan gazeteci Esra Elönü, kıskançlığın patolojik bir olay, bir tür eziklik olduğunu söylerken, kadınların hayatta bireysel olması gerektiğini söyledi. Aşk için de bunun kapitalist bir sahiplenme olduğunu belirtti. Eşiyle ayrı şehirlerde yaşayan yeni evli gazeteci Elönü, kıskançlık ve çok fazla kontrolün evlilikleri bitiren bir davranış olduğunu, her iki tarafın da birbirine açmadığı gizli bir kapısının olması gerektiğini ve kıskançlığın bir tür kölelik olduğunun altını çizdi.

TUĞBA ÖZAY: "İLİŞKİLERDE GEÇMİŞİ SORGULAMAK YANLIŞ"

Eski manken-şarkıcı Tuğba Özay, daha önce kıskançlık konusunda çok canının yandığını ama İtalyan eşinin bu konuda onu hiç zorlamadığını anlattı. İki ayrı ülkede yaşasalar da beş senedir mutlu bir birliktelik ve evlilik sürdürdüklerini söyleyen Özay, eşi Türk olsaydı bu kadar rahat olamayacağını sözlerine ekledi. "İlişkinin ilk günlerinde günde 15 kez telefonda konuşurken artık o kadar birbirimizin nerede ne yaptığını sormamıza gerek kalmıyor; süreç böyle işliyor, karşılıklı güven oluşuyor" dedi.

İlişkilerde geçmişi sorgulamanın ve kıskançlık yapmanın yanlış olduğunu belirten Tuğba Özay, bir ilişkinin karşılıklı güvenle yürüyeceğini, ilişkinin sürekli didiklenirse çelişkiye düşeceğini düşünüyor. Bir kadının ekonomik özgürlüğünün çok önemli olduğunu belirten Özay, bir erkeğe sürekli bağımlı olan bir kadının ilişkilerde çıkmaza girdiğini hatırlattı.

ÖNDER BEKENSİR: "EVLİYKEN GECE ÇALIŞMAM"

Süreyya Yalçın ve Demet Akalın ile başından iki evlilik geçen işletmeci Önder Bekensir, evli olduğu dönemlerde gece çalışmamaya dikkat ettiğini söyledi. "Biriyle sevgiliyken gece çalışabilirim ama evli olduğumda gece çalışmam. Çünkü gece hayatında çalışan birinin evlilik yürütmesi çok zor" dedi.

Bekensir kendi hayatından örnek vererek, toplumun maalesef kötülükten geçinip güçlendiğini, ilişkilerde başkalarının yanlış yönlendirmelerinin çiftleri zor durumlara düşürdüğünü belirtti.

Evliliklerde kıskançlığı ilişkinin başında açık konuşarak çözmek gerektiğini söyleyen Bekensir, "Evlilik kız arkadaş-erkek arkadaş ilişkisi gibi değildir, kapıyı çekip gidemezsin. Kavga da etsen aynı yastığa baş koyuyorsun, o yüzden ilişkilerde kıskançlık düzeyini baştan belirlemelisin" dedi.

ÖNDER BEKENSİR: "EVLİLİKLERİMDE ÇOCUK İSTİYORDUM"

Eski eşi Demet Akalın'ın işine de saygı gösterdiğini, ilişkilerinde kıskandığı noktalar olsa da toplum içinde belli etmeyi sevmediğini söyleyen Önder Bekensir, "Evlilikte ben iyi bir eşim. Evliliklerimin bitme nedeni, çocuk ve tam bir aile kuramamakla alakalı. Ben baba olmak istiyordum." dedi. Bekensir ayrıca 1.5 senedir ilişki yaşamadığını, kendini işine verdiğini de belirtti.

ESRA ELÖNÜ: "MUHTEŞEM YÜZYIL DEĞİL, MUHTEŞEM ZAMPARALIK!"

Ece Vahapoğlu'nun son günlerin en çok konuşulan gündem konusu 'Muhteşem Yüzyıl' dizisindeki ilişkiler ve kıskançlığı sorması üzerine Esra Elönü "Muhteşem Yüzyıl değil, muhteşem zamparalık" diyerek dizinin çok ciddiye alındığını, dizi üzerine siyaset yapmanın doğru olmadığını, aslında dizideki kadınların psikolojisinin öncelikle değerlendirmesini söyleyerek bu konudaki düşüncesini açıkladı. "Dizide takılacak bir nokta varsa o da kadınların aşağılanmasıdır" dedi.

TUĞBA ÖZAY: "MUHTEŞEM YÜZYIL KONUSUNDA BAŞBAKANA KATILIYORUM."

Tuğba Özay da dizinin dönemi doğru yansıtmadığını, bu konuda Başbakan'a katıldığını söyledi. "Bu dizide bütçeler yüzünden çekimler iç mekanda yapılıyor, o yüzden de konu herkesin ilgisini çeken kadın- erkek ilişkilerine yöneltiliyor" dedi.