Uyuşturucu Şebekesi Lösemi Hastası Çocuğu Kullandı

Narkotik polisi 7 günde 7 operasyon yaptı. Operasyonlarda 100 kilo 130 gram uyuşturucu ele geçirildi.

Operasyonlardan birinde İran'dan gelen bir ailenin otomobilinde 20 kilo eroin bulundu. Eroini getiren babanın oğlunun lösemi hastası olduğu ve şebekenin sınırdan kolay geçmek için çocuğun hastalığını kullandığı öğrenildi

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 13 Ocak - 20 Ocak tarihleri arasında 5 ayrı ilçede 7 ayrı operasyon düzenledi. Ev, işyeri, araba, kargo gibi farklı adreslere düzenlenen baskınlarda 30 kişi yakalandı. Yapılan aramalarda ise toplam 100 kilo 130 gram eroin, 41 bin 300 TL, 8 bin 292 ABD Doları ve 46 bin 900 Euro, 1'i ruhsatsız 2 tabanca, sahte sürücü belgesi ve sahte kimlik ele geçirildi.

Operasyonlardan biri Güngören'de bir kaportacı dükkanına düzenlendi. İran'dan gelen bir otomobilin içinde yapılan aramada 20 kilo eroin ele geçirildi. Bunun üzerine Y.H., kızı S.H., ve oğlu S.H., gözaltına alındı. Ailenin getirdiği uyuşturucuyu teslim alacak olan uyuşturucu taciri Seyit Ş. ve Hasan Ş. ile Abdurrahman Y. ile Rıza D. gözaltına alındı. Ayrıca uyuşturucuyu Türkiye'ye getiren İranlı aile ile İrtibat kurarak uyuşturucu yüklenmiş otomobili aileye teslim eden Hamiş Muhammet N'de gözaltına alındı.

LÖSEMİLİ ÇOCUĞU KULLANMIŞLAR

Yapılan sorgulamada uyuşturucunun bulunduğu aracın sahibi olan Y.H'nin 16 yaşındaki oğlunun lösemi hastası olduğu öğrenildi. İddiaya göre bu durumu bilen uyuşturucu tacirleri hastanın babası Y.H. ile irtibata girdi. Türkiye'ye uyuşturucu götürmesini istedi. Uyuşturucu tacirleri buna karşılık olarak da Türkiye'ye gidecekleri otomobili kendilerine vereceklerini söyledi. Baba Y.H. uyuşturucu tacirleriyle anlaştı. Y.H'nin anlaştığı adamlar İran'da baba Y.H'ye otomobili verdi. Babadan, arama noktalarından ve sınırdan kolay geçebilmesi için lösemi hastası olan S.H'yi de yanına almalarını istediler. Bunun üzerine baba Y.H., kızı S.H. ve 16 yaşındaki lösemi olan oğlunu da yanına alarak Türkiye'ye gelmek üzere yola çıktı. İranlı baba ülkesindeki her arama noktasında lösemili çocuğunu Türkiye'de tedaviye götürüyormuş gibi davrandı. Aramaların sık yapıldığı İran'da oğlunu kullanarak yakalanmadan geçmeyi başaran baba sınırdan da geçerek Türkiye'ye geldi. İstanbul'a kadar sorunsuz gelen Y.H., kızı ve oğluyla Fatih'te bir otele yerleşti ve uyuşturucuyu teslim etmek için gittikleri tamirhanede yakalandılar.

TÜRKİYE'YE DAHA ÖNCE DE GİRİŞ ÇIKIŞ YAPMIŞLAR ANCAK HASTANEYE GİTMEMİŞ.

Kullandığı otomobilin kendisine verilmesi karşılığı uyuşturucu tacirleriyle anlaştığı iddia eden babanın söylediklerini araştıran polis S.H'nin gerçekten lösemi hastası olduğunu belirledi. Defalarca kez babasıyla Türkiye'ye girmesine rağmen lösemi hastası S.H'nin hastane kayıtlarına göre Türkiye'de tedavi görmediği tespit edildi.

KARGOYLA UYUŞTURUCU YÜKLÜ MASA SEVKİYATI YAPACAKLARDI

Bir diğer operasyonda ise, kargo yoluyla bir masanın üst bölümüne zulalanmış eroin ele geçirildi. Kargoyu kimin verdiği belirlenemezken polis takipli bir operasyon gerçekleştirdi. Uyuşturucunun Makedonya'da bir adrese gideceğini belirleyen polis, Makedonya polisiyle irtibata girdi. Az miktarda uyuşturucu aynı şekilde zulalanarak kargoya verildi. Kargo gideceği ülkeye ulaşınca Makedonya polisi takibe başladı yapılan takipte kargoyu teslim alan 1 kişi yakalandı. Soruşturmanın devam ettiği öğrenildi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde sorguları tamamlanan 30 şüpheli adliyeye sevk edildi. Bu şüphelilerden aralarında İranlı baba Y.H'nin de bulunduğu 24 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yaşları ufak olduğu için serbest bırakılan İranlı lösemi hastası S.H. ve ablası S.H. ise İran'a gönderildi. Uyuşturucu kaçakçılığının cezasının idam olduğu İran'a gönderilen iki kardeşin akıbetinin ne olacağı ise öğrenilemedi.