YURT BÜLTENİ - 2 - Son Dakika

18 İLDE FETÖ OPERASYONU: 30 GÖZALTI Konya merkezli 18 ilde, FETÖ/PDY'ye yönelik düzenlenen operasyonda, hakkında yakalama kararı çıkarılan 50 askerden 30'u gözaltına alındı.

01.10.2019 10:03

Abone ol

18 İLDE FETÖ OPERASYONU: 30 GÖZALTI

Konya merkezli 18 ilde, FETÖ/PDY'ye yönelik düzenlenen operasyonda, hakkında yakalama kararı çıkarılan 50 askerden 30'u gözaltına alındı.
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca FETÖ/PDY'nin 'Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki (TSK) yapılanması'na yönelik yürütülen soruşturmada, daha önce gözaltına alınan askerler ve bu kişilere 'mahrem imamlık' yapan şüphelilerin ifadeleri doğrultusunda, örgüt mensubu 50 askerin kimliği tespit edildi. Bu kapsamda, 6'sı daha önce ihraç edilen 50 kişi hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Bugün sabah saatlerinde, Konya merkezli 18 ilde eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonlarda 30 kişi gözaltına alınırken, diğer şüphelilerin yakalanmasına yönelik çalışmalar sürdürülüyor.

Görüntü Dökümü
------------
-Şüphelilerin sağlık kontrolüne getirilmesi

Haber- Kamera: Mehmet IŞIK KONYA-DHA

=================================

NESİLDEN NESİLE GEÇEN "ATMACA TUTKUSU"

Doğu Karadeniz'de, Rize ve Artvin'de yıllardır sürdürülen atmacacılık kültürü yaşatılıyor. Her yıl ağustos-kasım aylarında yapılan atmaca avı, bu yıl da renkli görüntülere sahne oluyor. Rize'de özel ağ düzenekleri kuran, ağaç dalları ve yapraklarla kamufle olan avcılar, atmaca yakalıyor. Avcılar, yakaladıkları ve gözü gibi bakarak besledikleri atmacaları bir süre sonra doğaya salıyor.
Doğu Karadeniz'de, Rize ve Artvin'de kültürel yaşamın bir parçası haline gelen atmaca avı sezonu başladı. Avcılar, atmacaların geçiş güzergahı üzerinde kurdukları tuzaklarla avcılık yapıyor. Karadeniz'de türkülere de konu olan atmacalar, yöre insanın da vazgeçilmez tutkusu olmayı sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın ortaklaşa düzenlediği atmaca kurslarına katılan atmaca tutkunları, sertifika alıyor, atmaca avına çıkıyor. Her yıl ağustos-kasım aylarında yapılan atmaca avı, bu yıl da renkli görüntülere sahne oluyor. Kuzeyden güneye göç etmeye başlayan atmacaları takibe alan avcılar, özel ağ düzenekleri kuruyor, ağaç dalları ve yapraklarla kamufle olarak atmaca avlıyor. Çekirge, danaburnu gibi böceklerle önce serçe yakalayan avcılar, bu kuşlar vasıtasıyla da atmacaları tuzağa çekip yakalıyor. Avcılar, yakaladıkları ve gözü gibi bakarak besledikleri atmacaları bir süre sonra doğaya salıyor. Karadenizlilerin atmaca sevgisi asırlardır babadan oğula gelenek halinde sürüyor.

'ATMACA AVCILIĞI EMEKLİ ADAMIN İŞİ'
Dedesi ve babasından öğrendiği atmacacılığı devam ettiren Turan Eskiçırak, Rize'nin Ardeşen ilçesi Işıklı köyü Karadağ mevkiinde atmaca avlıyor. Bu işin emekli adamın yapabileceği bir iş olduğunu söyleyen Eskiçırak, "Sabahtan geliyoruz akşama kadar sabırla kurduğumuz düzenekte atmacanın gelmesini bekliyoruz. Bol zaman gerektiren bir kültürü yaşatıyoruz. Atmaca çok iyi gören bir kuş. İyi kamufle olarak sessizce onun gelmesini bekliyoruz. Bazen saatler sürüyor, o yüzden bu işi emekli adam yapmalı, bol zamanı olmalı. Ben emekliyim, geliyorum keyifle atmacayı bekliyorum. Dedemden, babamdan bizlere kalan bir gelenek. Atmacaları tutuyoruz, bıldırcına alıştırarak atmacayla bıldırcın tutuyoruzö dedi.

'SAATLERCE ATMACANIN GELİŞİNİ BEKLİYORUZ'
Atmaca sezonunda sabah 7'de pusuya yattığını anlatan Eskiçırak, "Gün geliyor hiç görmediğimiz oluyor, yine de sabırla bekliyoruz. Bazen de ardı arkası gelmiyor, peş peşe bir sürü avlayabiliyoruz. Bu müthiş bir duygu, anlatmakla olmuyor, burada bunu yaşamak gerekiyor. Atmacayı yakaladıktan sonra 1 hafta 10 gün kadar yumurta ve etle besleyerek bize alışmasını sağlıyoruz. Sonrasında da bıldırcın avına gidiyoruz. Bizden uzaklaşınca ıslıkla çağırıyoruz ve yanımıza geliyor. Doğada çok vahşi bir hayvan ama yakalanınca 10 güne kadar insana adapte oluyor. Hatta bazen bıraktığımızda eve geri bile geliyor. Evlerde kuş olarak atmacada besleniyorö diye konuştu.

'KAMUFLAJ ÇOK ÖNEMLİ'
Atmaca avcılığını anlatan Eskiçırak, "Bulunduğumuz nokta atmacaların geçiş güzergahı. Kurulu düzenek ise bana dedemden kalan bir yer. Tehta dediğimiz bu yer yaklaşık 150 yıllık. Etrafı ağlarla çevrelenen bu tuzağın içine bizim de kamufle olabileceğimiz bir alan oluşturuyoruz. Saklanacağımız yeri yeşilliklerle, dallarla kaplayarak bizim görünemeyeceğimiz bir hale getiriyoruz. Atmacadan önce gelen göçmen bir kuş olan ğaço diye bildiğimiz bu kuşu yakalayarak atmacayı tuzağa çekiyoruz. Bu kuşunda atmacayı görüp korkmaması için gözlerinin üst kısmını deri ile kapatıyoruz, sezon bitince de açıyoruz. Düzeneğin ortasında çubuk üzerine yerleştirdiğimiz kuşun hareketlerini gören atmaca ise hızla kuşa doğru gelirken ağa takılıyor. Sezon bitince de gözlerini açıp doğaya salıyoruz. Bu kültürü gelecek nesillere de aktarmak istiyoruz. Görüyorum ki gençlerimizin de ilgisi var, atmacacılar lokaline gittiğimde elinde atmacasıyla gelen çok sayıda genç oluyor "dedi.

ATMACACILIK KÜLTÜRÜ
Doğu Karadeniz'de gururlu, asil bir atmacayı kolunda taşımak ayrıcalıktır. Atmacalar bu yüzden pek çok kişiyi uzun yıllardır peşinden sürüklüyor. Ağustos ayının sonunda, atmaca göçü başlar. Bu göçün başladığı ağustos sonları ile bittiği kasım ortalarına kadar devam eden atmacacılık bir gelenek olarak uzun yıllardır uygulanıyor. Atmaca avı için, ormanlık alandaki küçük açıklıkta ağaç dallarını kullanarak gizlenebilecek bir ortam hazırlanır. Hazırlanan ortam, atmacaların göç sırasında geçtikleri bir nokta olmalıdır. Atmaca yakalarken kullanacak ağ gerilir. Sopanın ucundaki tuzak, kuş ağın önünde oynatılır. Oynayan kuşu kapmak için gelen atmaca bu ağa takılır. Ağdaki atmaca incitmeden çıkarılır. Yakalanan atmacanın genç bir dişi olması tercih edilir. Çünkü genç kuşlar daha kolay eğitilebilir ve erkeklere oranla daha iri bıldırcın avlarlar. Atmacaların çok azı iyi eğitilebiliyor ve atmacacılar yakalanan bir atmacanın eğitilip eğitilemeyeceğini davranışlarından hemen anlaşılabiliyor. Eğer huyları beğenilmez ise, tekrar doğaya geri bırakılır. Ekim ayı bittiğinde bıldırcın geçişi biter. Bu atmaca ile atmacacı arasındaki beraberliğin de sona ermesi demektir. Atmacacı birkaç aydır yanından ayırmadığı atmacasını ve kızıl sırtlı örümcek kuşunu tekrar doğaya salar. Onlar göçlerine devam ederler.

Görüntü Dökümü
------------
-Atmaca ağından detaylar
-Avcının saklandığı yer
-Atmacanın yakalanması
-Atmacadan detaylar
-Röportaj
-Muhabir Arzu Erbaş anonsu
-Avlanma noktası detaylar

Haber Kamera: Arzu ERBAŞ/Mehmet Can PEÇE/ARDEŞEN(Rize),

===============================

OTOMOBİL, BİSİKLETE ÇARPTI: 2 YARALI

Konya'da otomobilin, kavşakta bisiklete çarpması sonucu meydana gelen kazada 2 kişi yaralandı.
Kaza, dün akşam saatlerinde merkez Karatay ilçesi Fetih Caddesi'nde meydana geldi. Ahmet Coşkun yönetimindeki 42 EFK 14 plakalı otomobil, Ümit Ataklı'nın kullandığı bisiklete çarptı. Kazada sürücüler Ataklı ve Coşkun yaralandı. Yaralılardan Ataklı, ihbar üzerine çağrılan ambulansla Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne, Coşkun da Konya Numune Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedavi altına alınan yaralılardan Ataklı'nın hayati tehlikesinin devam ettiği belirtildi.
Soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü
------------
Olay yerinden detay
Yaralının ambulansa alınması
Bisiklet ve otomobilden detay

Haber- Kamera: Mehmet IŞIK KONYA-DHA

==================================

PİKNİK YAPARKEN BULDUĞU KERKENEZE EVİNDE BAKIYOR

Erzurum'un Oltu İlçesi'nde ailesiyle pikniğe giden Karahan Uçar, ormanlık alanda bulduğu kerkenezi eve getirdi. Kanadı kırık olan kuşa evinde bakan Karahan Uçar, tedavi için hayvan hastanesine götürülmesi gerektiğini belirtti.
Oltu İlçesi Halitpaşa Mahallesi'nde yaşayan Karahan Uçar, ailesiyle birlikte pikniğe gittiği Atatürk Orman Çiftliği'nde ağaçların dibinde uçamayan kerkenezi gördü. Kuşu yakalayan Karahan Uçar, evine götürdü. Kanadı kırık olan kuşa evinde bakan Uçar, beslenmesine de dikkat ediyor. Karahan Uçar'a alışan kerkenez, yanından ayrılmıyor. Elleriyle beslediği kuşun sağlık durumunun iyi olduğunu belirten Karahan Uçar, "Kerkenez gayet iyi durumda. Ama hala uçamıyor. Kanatlarında sorun var herhalde, daha iyi bir tetkik tedavi için hayvan hastanesine götürülmesi gerekiyor. Yetkililerden bu konuda yardım bekliyorum" dedi.

Görüntü Dökümü
------------
-Arazide bulunan kerkenezin görüntüsü
-Karahan Uçar'ın kuşu beslemesi
-Karahan Uçar ile röp

Haber-Kamera: Murat AYDIN/ OLTU/ ERZURUM,

===========================

'BİR ZAMANLAR SELÇUKLU' SERGİSİ HARP TARİHİ MÜZESİ'NDE AÇILDI

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Geleneksel Anadolu Kültür ve Sanat Atölyeleri Akademisi (GAKSA) işbirliğinde düzenlenen 'Bir Zamanlar Selçuklu' gezici sergi Kars'a ulaştı. Selçuklu dönemini anlatan resim, kostüm ve giysilerin yer aldığı sergi büyük ilgi gördü.
Kars'ta 'kanlı tabya' olarak bilinen Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi'ndeki serginin açılışına Vali Türker Öksüz, Klütür ve Turizm İl Müdürü Hakan Doğanay, Geleneksel Anadolu Kültür ve Sanat Atölyeleri Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Işın Fırat'ın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Açılıştan sonra GAKSA Başkanı Işın Fırat, davetlilere sergiyi geztirdi. Anadolu'da Selçuklu döneminde yaşamış sultanların, hanım sultanların, banilerin, ruhanilerin, alim ve bilim insanlarının kitre heykellerin yer aldığı sergide o dönemi anlatan menkıbe, tasviri yağlı boya tablolar ile dönemin replika keçe başlıkları ve Konya Olgunlaşma Enstitüsü'nün hazırlamış olduğu Selçuklu kostümleri büyük ilgi gördü. Sergide kitre maddesinden yapılmış 50 adet heykel, 50 adet replika şapka, 50 adet menkıbe tasviri bulunduğu bilgisini veren Işın Fırat, ayrıca Aynur Atayurt'un yağlı boya tabloları ile Konya Olgunlaşma Enstitüsü işbirliğinde hazırlanan 20 adet döneminin kostümlerinin sergilendiğini anlattı. Fırat, Kars'tan sonra 15 ilde de düzenlenecek serginin finalini Topkapı Sarayı'nda yapacaklarını söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde sergiyi düzenlediklerini ifade eden Işın Fırat, "Bu etkinliğimize Ahlat'tan başladık. Ardından Van, Kars, Ağrı, Erzurum, Tokat, Sivas, Kayseri, Konya, Ankara, Bursa, Eskişehir, Çanakkale, Edirne ve en son İstanbul'da bitecek olan 'Bir Zamanlar Selçuklu' sergisi, büyük dikkat çekti. Anadolu Selçuklu'da yaşamış sultan, hanım sultan, alim, bani ve ruhanilerimizin yer aldığı 50 adet kitreden yapılmış heykeller Konya Olgunlaşma Enstitüsü'nün hazırladığı replika kostümler, Hüseyin Gürkan Akkuş'un hazırladığı replika şapkalar ve Sayın Aynur Atayurt'un hazırladığı menkıbe tasviri yani ecdatlarımızın yaşadıklarını yağlı boya tablolar gibi 200 parçalık Selçuklu kokan, Selçuklu'yu anlatan, onlara bir can, bir nefes veren bir sergidir. Şimdi de Kars'tayız ve bu sergiyle mülki idare amirlerimizi ağırladık. Bunda sonra Ağrı'ya yolumuz devam edecek. 2 gün daha bu müzedeyiz. Öğrencilerimizi, gençlerimizi Kars'taki bu müzeye bekliyoruz" dedi.
Kars Valisi Türker Öksüz ise serginin Anadolu Selçuklu tarihine ışık tuttuğunu belirterek, "Sergilenen eserler ile anlatılanlarla yüzyıllar öncesine gittik. O dönemlerde yaşayan devlet büyüklerini tanıma fırsatı bularak çok önemli bir anı yaşadık. Sanki onlar canlandı beraber, birlikte onlarla aynı ortamı teneffüs ettik. Onları bir kez daha burada almış olduk. Şunu ifade etmek isterim ki burada yaşayan tarihimize ışık tutan katkı sunan Anadolu Selçuklu Devleti'nin o dönemde yaşayan herkesi bir kez daha rahmetle minnetle anıyorum. Biz çok hakikaten çok zengin bir kültürün yanında çok önemli bir tarihin mirasçısıyız. Bu dünyada ender ülkeleri ender milletlere nasip olan bir şeydir. Bunun kıymetini bilelim. Geçmişimizden alacağımız bu ilhamı geleceğe ışık olarak yansıtalım" diye konuştu.
Kars'ta 4 Ekim'e kadar gezilecek sergi turuna Ağrı ile devam edecek.