22 Eylül KML Farkındalığı Arttırılıyor - Son Dakika
Güncel

22 Eylül KML Farkındalığı Arttırılıyor

22 Eylül KML Farkındalığı Arttırılıyor

Prof. Dr. Muhit Özcan, kronik miyelositer lösemi hastalığının tedavisinin büyük ölçüde ilaçla yapılabildiğini söyledi.

22.09.2012 11:11  Güncelleme: 11:25
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği (LLMBİR) Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, kronik miyelositer lösemi (KML) hastalığının tedavisinin büyük ölçüde ilaçla yapılabildiğini, bunda başarılı olunamayan durumlarda ise kök hücre nakli ile tam tedavi sağlanabildiğini söyledi.

22 Eylül Kronik Miyelositer Lösemi Farkındalık Günü dolayısıyla bir açıklama yapan LLMBİR Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, "KML'nin kemik iliği denilen kemiklerin içindeki yumuşak ve süngerimsi dokunun çok fazla akyuvar (beyaz küre) üretmesi sonucu ortaya çıkan yavaş seyirli bir kan kanseridir. İlk kez 1960 yılında Filadelfiya (Philadelphia) kromozomunun belirli bir kanser türüne neden olduğunun bulunması, kanser biyolojisinde önemli bir dönüm noktası olmuştur. 22. ve 9. kromozomlar arasında genetik malzeme değişimiyle oluşan Filadelfiya (Philadelphia) kromozomu ile bilinir. Bu nedenle 9. ayın 22'si dünyada KML Farkındalık Günü olarak kabul edilmiştir" dedi.

Sağlıklı bireylerde kemik iliğinde kontrollü olarak üretilen kök hücrelerin ihtiyaca göre olgunlaşarak farklı kan hücrelerini oluşturduğunu kaydeden Prof. Dr. Muhit Özcan, normalde akyuvarlar vücudu enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı korurken, lösemili hücrelerin bu işlevi yapamadığını belirtti. Prof. Dr. Muhit Özcan şöyle devam etti:

"Bu hücrelerin sayısının çok yüksek olması, alyuvarlar ve trombositler gibi diğer kan hücrelerini de etkilemektedir. Vücudumuzdaki normal hücreler 23 çift kromozom içermektedir. KML'li hastaların çoğunda 22. kromozomda kalıtsal olmayan (nesilden nesile geçmeyen) yapısal bir genetik anormallik ortaya çıkmaktadır. Bu değişmiş olan 22. kromozoma 'Philadelphia kromozomu' denilmektedir. Kan hücrelerinde Philadelphia kromozomunun neden ve nasıl oluştuğu çok iyi bilinmemektedir ancak hücrelerdeki kontrolsüz artıştan ve yaşam sürelerinin uzamasından sorumlu bulunmuştur. Yine de sebebi tam olarak bilinememekle birlikte bazı hastalarda bu kromozom olmaksızın da KML ortaya çıkabilmektedir."

KML'de lösemi hücrelerinin gelişmesi ve hastalığın ilerlemesinin yavaş olması sebebiyle kronik olarak adlandırıldığını ve hastalığın erken dönemlerinde genellikle şikayetinin olmadığını belirten Prof. Dr. Özcan, "Bu hastalığın tanısı kolay konulur. Hastaların yaklaşık yüzde 40'ında başka nedenlerle gittikleri hastanede kan testleri yapıldığında tesadüfen lökosit düzeyinin yüksek bulunması ile hastalık ortaya çıkmaktadır. Hastalığın ilerlemesi ile günlük aktivitelerde yorgunluk, ateş, gece terlemesi, kilo kaybı ve genellikle sol tarafta kaburgaların altında sertleşme ve ağrı olmaktadır. Bu genetik yapıyı hedef alan ağızdan alınan ilaçlarla tedavisi büyük ölçüde yapılabilmektedir. İlaç tedavisinin başarılı olamadığı durumlarda ise kök hücre nakli ile tam tedavisi sağlanabilir. KML artık evcilleşmiş bir dağ aslanıdır. KML'den korkmayın" şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel 22 Eylül KML Farkındalığı Arttırılıyor - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement