Paris'in Yıldızı Yeni Mx-5

Mazda, Paris Otomobil Fuarı’nda kırmızı renkli model gamıyla ziyaretçilerin ilgi odağı olmayı başarırken, standın hatta fuarın en fazla ilgi gören modellerinden birisi ise Yeni MX-5 oldu.

MX-5 1989 yılında ilk defa piyasaya sürüldüğünde hiç kimse bu kadar kalıcı ve etkili bir başarıya sahip olacağını beklemiyordu. Ne de olsa, neredeyse bitmeye yüz tutmuş olan bir segmentte yarışıyordu. O zamanlar en iyi ihtimalle beş yıl sonunda unutulacağı düşünülüyordu.

Şimdi, 25 yıl ve üç nesil sonra, üretim adedi etkileyici  bir sayı olan 1 milyon seviyesine yaklaşıyor. MX-5 tüm zamanların en çok satan iki koltuklu spor arabası olarak Guinness Dünya Rekorunu elinde tutuyor.

Dördüncü nesil Mazda MX-5, kendisini bu derece simge haline getirmiş öğelerin hepsini koruyor. Sürücü ve araba arasındaki iletişimi vurgulayan Jinba Ittai “binici ve atın birliği” deneyimi gibi. Yeni MX-5, hafif, kompakt tasarımı, ön-ortaya konumlanmış motoru, mükemmel ön-arka ağırlık dağılımlı arkadan çekişli tasarımı, direkt tepki ve çeviklik ve kısa, canlı vites geçiş stroku gibi özellikleriyle üst  düzey sürüş keyfi sunuyor.

25. Yıldönümü

Bütün bir nesli doğrudan etkileyen bu özellikler, Mazda’nın ürettiği her araçta kullanılan özelliklerin tam olarak aynısı. Örneğin, MX-5’in sürüş şekli SKYACTIV Teknolojisi için bir ölçüt olmuştur. Ve şimdi, bu yenilikler yepyeni Mazda MX-5 ile birlikte sunuluyor.

Bu yüzden, güvenlik ve emisyonlar ile ilgili daha da sıkı gereksinimler karşısında Mazda, yine de ağırlığı önceki modele göre 100 kilogramdan daha fazla azaltmayı başarıyor.

Mazda Yeni MX-5'te ayrıca bugüne kadarki en düşük ağırlık merkezini sağlayan SKYACTIV şasi ile birlikte, güçlü, canlı ve hafif SKYACTIV-G 1.5 motor sayesinde daha fazla sürüş zevki ile birlikte sunuluyor.

Efsaneyi geliştirirken Mazda üç temel öğeye odaklanmış: kalp atışlarını hızlandıran bir tasarım, her zamankinden daha büyüleyici bir sürüş deneyimi ve baştan aşağıya özgün bir roadster keyfi.

Bunların tümüne, güvenlik ve uygunluk açısından modern bir otomobilin beklentilerini karşılarken ve MX-5’in patentli eğlencesinden ödün vermeden sahip olmak mümkün.

Çevikliği iletmek için yaratılan KODO, MX-5’in her yönü için özel tasarlanmış. Belki de şimdiye kadarki en keskin görünümüyle, bu yepyeni model diğer yeni nesil Mazda’larda görülen durgunluk ve hareket arasındaki Hareketin Ruhu kontrastını zengin bir şekilde ifade ediyor. KODO’nun sağlam duruşu ve istikrarlı özelliklerini bir araya getiren yepyeni MX-5 küçük bir jeton üzerinde bile dönebilecek gibi duruyor.

Gövde yüzeylerindeki yansımalar ışığın açısı ile değişerek otomobilin canlı gibi görünmesini sağlıyor. Ön farlardan arkaya uzanan, ön çamurluklarda zirve yapan ve arka çamurlukların üzerinden yukarıya doğru gitmeden önce arka lastiklerin önünde birleşen çizgiler, dururken bile bir hareket hissi veriyor.

Kabin hafifçe arkaya doğru kaymış ve koltukların oturma noktaları düşürülmüş. Bu şekilde dinamik görünüş güçlendirilmiş. Bu arada gövde panellerinin kapı döşemesine uzanması arabanın içi ve dışı arasındaki sınırları kaldırıyor.

İç kısımda, MX-5’in özgün Jinba Ittai özelliklerinden bir diğeri olan kabin küçük ve rahat fakat sürücünün odaklanmasını sağlayan bir simetriye sahip. Örneğin lastiğin arkasından güçlü bir çizgi kapı döşemesinin üst kısmından her bir ön çamurluğun üst kısmına uzuyor. Hız göstergesi küçük çaplı direksiyonun ortasında, diğer göstergeler ve soldaki ve sağdaki klima kontrol butonlarıyla uyumlu şekilde konumlandırılmış. Bu sayede kokpit içinde tek bir eksen oluşturularak hoş bir güvenlik hissiyle sürüş için mükemmel bir atmosfer sağlanmış.

Kaputun altında, ultra yüksek sıkıştırma özelliğine sahip direkt enjeksiyonlu SKYACTIV-G 1.5 motorlarıyla üretilen güç, altı kademeli SKYACTIV-MT manüel vites dahil canlı şanzımanlar tarafından arka tekerleklere aktarılıyor. Mevcut tüm aktarma organları yepyeni MX-5 için özel olarak ayarlanmış.

Dördüncü nesil roadster’ın ağırlığı önceki model ile karşılaştırınca 100 kilogramdan daha fazla azaltıldığından Mazda’nın “gram stratejisi”nden de faydalanıyor. Mazda’nın bugüne kadarki en gelişmiş insan-makine ara yüzü (HMI) ve yeni nesil araç içi bağlanabilirlik özelliği olan MZD Connect gibi modern kolaylıklara rağmen bu neredeyse yüzde 10 daha düşük ağırlık anlamına geliyor. Örneğin, kaput ve bagaj kapağı, ön çamurluk ve ön ve arka tampon güçlendirmeleri için alüminyum kullanılarak hafiflik sağlanıyor. Yumuşak tavan bile eskisinden daha hafif.

Modern ve geleneksel

Ön-ortaya konumlanmış motor, arkadan çekiş yapılandırması (SKYACTIV Teknolojisi için bir ilk) değişmemiş. Aynı şekilde, ağırlık merkezine mümkün olduğunca yakın yoğunlaşmış ağırlık oranı ile neredeyse kusursuz olan 50:50 ön-arka ağırlık dağılımı da aynı kalmış. Yeni hafif fakat yüksek sertlikteki süspansiyon, önde çift salıncak ve arkada çoklu bağlantı düzeni kullanıyor. Bu arada fren sistemi de maksimum kontrol edilebilirlik ve etki için optimize edilmiş ve sürücünün sert frenleme sırasında bile duruşunu korumasını sağlıyor. Frenler sanki vücudunun bir uzantısıymışçasına sürücünün isteklerine tepki veriyor.

İlk bakışta virajlı yollarda spor bir sürüş yapma isteği doğuran MX-5’de sürücü için pedallar, kontroller, göstergeler ve diğer ekipmanlar, düz ve rahat bir duruşu koruyarak en ideal konumda yer alıyor. Kapı döşemesi şekline ve daha küçük kelebek camlarına da özel ilgi gösterilmiş. Buradaki hedef, üstü açık sürüş sırasında hava akışının doğru miktarda olması için aktif olarak kontrol sağlamak.

Üstü açık sürüş hissi

A-sütunları ve ön cam başlığı arkaya doğru taşınarak daha alçak kaput ile birlikte sürücüye daha büyük ön ve çevre görüşü sağlanmış. Buna firmanın en son i-ACTIVSENSE aktif güvenlik teknolojisini içeren Mazda Proaktif Güvenlik felsefesini eklediğinizde, yepyeni Mazda MX-5 her zamankinden daha güvenli olarak huzuru ve bununla birlikte sürüş keyfini de artırıyor.

MX-5 geçen 25 yıl boyunca kendisine neredeyse 1 milyon yuva bulmuşt ve bu satın alma kararlarında roadster deneyimi önemli bir faktör. Yeni nesil MX-5, bu moral artırıcı deneyimi otururken bile kolay çalıştırılabilen bir yumuşak tavan ile artırıyor. Geliştirilmiş kabin, gelişmiş rüzgar kontrolü ve yeni kafa desteği hoparlörleri ile birlikte üstü açık sürüş tam bir eğlence vaat ediyor.