İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, iletişimde ve bilişimde ortaya çıkan gelişmelerin
üretim ve rekabetinde kurallarını da değiştirdiğini belirterek, "Zorlu süreçte
var olmanın temel yolu çok açık bir fark oluşturmaktan geçiyor. Fark oluşturup da
rekabette bir adım öne çıkmanın yolu ise Ar-Ge ve inovasyona dayalı yeni üretim
ve hizmet şekillerinden geçmekte" dedi.
"Kurumsal Ar-ge ve İnovasyon" konulu 8. İsviçre Türkiye Ekonomik
Forumu'nun açılışında konuşan Topçu, kurumsal Ar-Ge ve inovasyonun artık küresel
rekabette var olabilmek için mutlaka uyulması gereken 2 önemli unsur olarak
karşılarına çıktığını söyledi.
Topçu, ülkeler arasında sınırların kalktığı, nüfus, sermaye ve mal
hareketlerinin serbestçe dolaştığı bir dünyanın söz konusu olduğunu dile
getirerek, "Artık milyonlarca insan aynı anda sosyal paylaşım siteleri üzerinden
iletişim kurabilmekte. Bulut iletişim olarak adlandırılan yeni veri depolama ve
paylaşım sistemi sayesinde bilgi her yerde, her zaman elimizin altında.
Dolaşımda, iletişimde ve bilişimde ortaya çıkan bu gelişmeler üretim ve
rekabetinde kurallarını da değiştiriyor. Bu zorlu süreçte var olmanın temel yolu
çok açık bir fark oluşturmaktan geçiyor. Fark oluşturup da rekabette bir adım öne
çıkmanın yolu ise Ar-Ge ve inovasyona dayalı yeni üretim ve hizmet şekillerinden
geçmekte" diye konuştu.
Firmaların ayakta kalabilmesi için Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarına önem
vermelerinin elzem olduğunu vurgulayan Topçu, artık firmaların üretim ve hizmet
yöntemlerini de sürekli yenileyip uygulamak zorunda olduklarını söyledi.
Topçu, sözlerini söyle sürdürdü:
"Kabul edelim bugün dünya ekonomisine yön veren ülke ve şirketler,
yenilikler ve buluşlar gerçekleştirerek diğerlerinden farklı olmayı başarabilen
ülke ve şirketlerdir. Artık hiçbir ülke ve şirket ilerleme göstermeden konumunu
muhafaza edemez, edemiyor. Çünkü hızla ilerleyen dünyada geri kalmanın yolu
yerinde saymak. Şunu da belirtmeliyim ki; inovasyon ve Ar-Ge'nin birden çok
boyutu var. Çünkü bu ikiz kardeşler aynı zamanda istihdam artışını,
sürdürülebilir büyümeyi, toplumsal refahı ve yaşamsal kalitenin artmasını da
sağlar. OECD'nin altını çizdiği gibi bir ülkede refahın ve istihdamın artması o
ülkenin inovasyon yapma ve yaptığı inovasyonu kendisine adapte edebilme
kapasitesine bağlıdır. Memnuniyetle ifade ediyorum ki Türkiye'de son yıllarda
kayda değer artış sağlanmıştır."
-"2023'te Ar-Ge harcamasının GSYH'nın yüzde 3'üne ulaşmasını göreceğimize
inanıyorum"-
Topçu, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye'nin gayri
safi yurt içi Ar-Ge harcamasının 2011 yılında bir önceki yıla göre yüzde 20,4
artarak 11,1 milyar lira olduğunu hatırlattı.
Türkiye'de Ar-Ge harcamasının gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki
payının binde 8,4 iken geçen yıl binde 8,6'ya yükseldiği söyleyen Topçu, şöyle
devam etti:
"Bu rakamlar 2023 için öngörülen 85 milyar liralık Ar-Ge yatırımına ulaşma
konusunda bizleri umutlu kılmakta. Aynı şekilde bu hedefe ulaşırken özel sektörün
çok bir yük yüklenerek bu harcamanın 57 milyarlık kısmını da gerçekleştirmesini
ummaktayız. Bunun içinde şirketlere ve özel sektöre çok iş düşüyor. Ben Türk özel
şirketlerimize güveniyorum. 2023 yılında Ar-Ge harcamasının GSYH'ya oranının
yüzde 3'e ulaşmasını ve araştırmacı sayısının da 300 bine çıkacağını göreceğimize
inanıyorum."
-"İlacın Ar-Ge harcamasındaki oranı yüzde 1'lerde"-
İsviçre'nin ilaç sektörü ile öne çıktığını kaydeden Topçu, "Yeni
tedavilerin keşfi ve neticelenmesi için yeni ilaçların keşfi şarttır. Bunun
içinde bir sürekli Ar-Ge çalışması içinde olunması gerekmekte. Bu nedenle Ar-Ge
çalışmalarının hiç sekteye uğramadan sürekli gelişip devam ettiği sektörün
başında ilaç sanayi gelmekte" dedi.
Dünya ilaç pazarının 2002-2010 yılları aralığında yılda ortalama yüzde 7
oranında büyüdüğünü hatırlatan Topçu, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu büyüme 2010 yılları sonunda yaklaşık 890 milyar dolarlık bir pazar
hacminde ulaştı. Bu büyümenin 2010-2015 aralığında da yılda ortalama yüzde 15
büyüceği tahmin edilmekte. İşte bu pazarda yer almak ilaç firmaları açısından
ancak Ar-Ge ve inovasyonda belirli bir yetkinliğe ulaşmakla mümkündür. Bu yüzden
dünya da en çok Ar-Ge yatırımı yapan ilk 50 firma arasında 15 adet ilaç firması
vardır. Dünyada Ar-Ge yatırımı yapan ilk 50 firmanın Ar-Ge yatırımı 261,4 milyar
dolar iken ilaç firmalarının Ar-Ge yatımlarının 84,2 milyar dolar ile ilk 50
firmanın yüzde 32'sini oluşturduğunu biliyoruz.
Bu rakamlar ışığında ilaç sanayinin Ar-Ge'de diğer alanlar için önemli
olduğunu ve çok önemli bir paya sahip olduğunu biliyoruz. Ancak ülkemizde ilacın
toplam Ar-Ge harcamasındaki oranı sadece yüzde 1'ler seviyesinde. Bu nedenle
sektörü daha ileri taşıyacak ortak bir vizyona ihtiyaç duymaktayız. belirlenecek
bu ortak vizyon sektörün sahip olduğu potansiyeli kullanarak Ar-Ge ve küresel
tedarikçi olarak tercih edilen bir ülke haline gelebilmemiz için izlenecek eylem
planının bir yapı taşı olacaktır."
-İsviçre Büyükelçisi Raimund Kunz-
İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi Raimund Kunz ise şunları kaydetti:
"İsviçre dünyada inovasyonda birinci sıradadır. Aynı zamanda biliyoruz ki
bu inovasyon yatırımlarının büyük bir çoğunluğu şirketlerin yaptığıdır. İsviçre
şirketlerinin başka da çaresi yoktur. Çünkü ekonomik kaynaklarına bakıldığında
şirketler hayatta kalmak için Ar-Ge yapmak durumdadır. Türkiye bu ipin diğer
ucundadır. İsteklidir. Yola koyuldu, yetişmeye çalışmaktadır. Hedefleri var. Son
derece çarpıcı bir teknoloji ihracatını hedeflemektedir. Dolayısıyla özellikle de
yenilikçilik ve inovasyon açılımında iki ülkenin birbirini tamamlayacak birçok
şeyi vardır. 4 yıldır Türkiye'deyim. Memnuniyetle söylüyorum ki büyükelçilik
olarak bu potansiyeli değerlendirme açısından destek veriyoruz. Tabii ki temaslar
devam ediyor. Bugün burada tartışma ortamının yaratılması konuyu daha ileriye
taşıyacaktır. Başarılı ortaklıkları destekliyoruz. Bunun aynı zamanda Türkiye'nin
iddialı 2023 amaçlarına da büyük ölçüde katkı sağlayacağını umuyoruz."
Muhabir: Ziya Altunbaş
Yayıncı: Affan Kulunyar - ISTANBUL
Son Dakika › Ekonomi › 8. İsviçre Türkiye Ekonomik Forumu Gerçekleşti - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?