Düğün Konvoyundaki Cinayetin Sanığına Beraat

Adana'da tabancayla havaya ateş açarak düğün konvoyundaki minibüste bulunan 13 yaşındaki Ahmet Vadi'nin ölümüne neden olduğu suçlamasıyla yargılanan gelinin ağabeyi 33 yaşındaki Mustafa Özden, cezalandırılması için kesin kanıt elde edilemediği gerekçesiyle beraat etti.

Aşan Ailesi'nin fertleri ve yakınları 25 Ocak'ta merkez Yüreğir İlçesi'nin Başak Mahallesi'nde oturan gelinlerini evden alarak konvoy eşliğinde hareket etti. İddiaya göre, bu sırada gelin evinin damına çıkanların havaya ateş açması sonucu, konvoyda bulunan 01 JJ 044 plakalı minibüsteki Ahmet Vadi, göğsüne isabet eden kurşunla yaşamını yitirdi. Olayla ilgili başlatılan soruşturmada polis, gelin evinin damından ateş açan 4 kişiyi belirledi. Sorguya alınan 3 şüpheli kendilerinin tüfek kullandığını, tabancayı gelinin ağabeyi Mustafa Özden'in kullandığını iddia etti. Bunun üzerine sorgulanan Mustafa Özden kendisinin ateş etmediğini kimin ateş ettiğini de görmediğini söyleyince serbest bırakıldı.

AÇI HESAPLANDI

Çevrede bulunan güvenlik kameralarını inceleyen polis, konvoyun yola çıktığı sırada çocuğun vurulduğu anı belirledi. Polis, Ahmet Vadi'nin içinde vurulduğu minibüsü olay yerine götürdü. Kurşunun isabet ettiği yere bir çubuk sokup buradan lazer ile kurşunun geldiği yön belirlenirken, açılar da hesaplandı. Hesaplamalar sonucunda kurşunun geldiği yönde, gelinin ağabeyi Mustafa Özden'in olduğu saptandı. Ayrıca polis düğün görüntülerini izlediğinde de kız kardeşine kuşak bağlayan Mustafa Özden'in belinde tabanca olduğunu belirledi. Bu kez Mustafa Özden cinayet şüphelisi olarak tutuklandı.

İLK DURUŞMADA BIRAKILDI

Mustafa Özden hakkında 'Çocuğun olası kasıt altında kasten öldürme' suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. İlk duruşmada gelin alma merasimi sırasında av tüfeğiyle ateş açtığını öne süren Mustafa Özden, "Ben tabanca ile ateş etmedim. Kuşak merasimi sırasında 14-15 yaşlarında bir çocuğun elinde tabanca gördüm. Ateş etmemesi için tabancayı alıp belime koydum. Merasimi bitince çocuk yanıma gelerek ateş etmeyeceğini ve tabancanın kuru sıkı olduğunu söyledi. Bunun üzerine tabancayı çocuğa verdim. 10 yıl kadar önce ruhsatsız silah nedeniyle 1 yıl kadar cezaevinde kalmıştım. Yürütmem gerek işim ve işyerim vardı. İşlerimi toparlayıp teslim oldum, kaçmadım" dedi.

'ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR'

Çocuğun ailesi ise Özden'den şikayetçi olmadı. İlk duruşmada mahkeme heyeti, sanık Mustafa Özden'i adli kontrol tedbiri ile tahliye etti. Yargılama sırasında Adli Tıp Genel Kurulu 1'inci İhtisas Kurulu, eylemin sanık tarafından yapıldığına ilişkin kesin tespitin mümkün olmadığına dair rapor verdi. Esas hakkında mütalaasını sunan Cumhuriyet Savcısı ise, şunları dedi:

"Sanığın av tüfeği ile ateş ettiği ancak olay anında tabanca kullanıp kullanmadığının tespit edilemediği, sanığın görüntülerde üzerinde görünen tabanca ele geçirilemediğinden savunmasında belirttiği gibi kuru sıkı mı yoksa ateş açabilen tabanca mı olduğu hususunda tespit yapılamadığından 'Şüpheden sanık yararlanır' ilkesi gereği ve aksini ortaya koyan delil bulunamadığından sanığın öldürme ve ruhsatsız silah bulundurma suçundan beraatine karar verilmesi talep olunur."

İYİ HALDEN İNDİRİM

Yargılamayı sonlandıran mahkeme heyeti, Mustafa Özden'in öldürme suçundan cezalandırılması için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı kanıtlar elde edilemediği ve suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle beraat kararı verdi. Ruhsatsız silah bulundurma suçlamasından da kanıt yetersizliği nedeniyle beraat kararı veren mahkeme, sanığın av tüfeğiyle havaya ateş ederek 'genel güvenliği tehlikeye düşürdüğü' gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasına çarptırdı. Bu ceza da 'iyi hal' indirimi uygulanarak 10 aya düşürüldü. - Adana