Dünya Filistinli Esirlerle Dayanışma Haftası - Son Dakika
Güncel

Dünya Filistinli Esirlerle Dayanışma Haftası

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aynacı, "İsrail işgali altındaki kardeşlerimizi unutmamalıyız. Dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğimiz uygulamalar orada var" dedi.

20.04.2015 19:11
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aynacı,  "İsrail işgali altındaki kardeşlerimizi unutmamalıyız. Dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğimiz uygulamalar orada var" dedi.

Dünya Filistinli Esirlerle Dayanışma Haftası kapsamında, Filistin Dayanışma Derneği (FİDDER) ve İHH işbirliğiyle "İsrail Hapishanelerinde bulunan Filistinli Esirler ile Uluslararası Dayanışma Toplantısı" yapıldı.

İHH Genel Merkezi'nde düzenlenen toplantıda, İHH Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aynacı, televizyon, gazete ve internetten takip ettikleri Filistinli esirler için toplandıklarını söyledi.

Aynacı, İsrail hapishanelerinde 7 binin üzerinde Filistinli esir bulunduğunu belirterek, "Bunların birçoğu savaş hukukuna göre esir tutulmaları yasal olmayan şekilde hapishanede tutulan kişilerdir. Ayrıca 1,5 milyon insan da Gazze'de açık hava cezaevindedir. Onlar, bu açık hava cezaevinde yaşamlarını sürdürmeye çalışırken, bütün insani haklarından mahrum edilmişlerdir. O yüzden İsrail hapishanelerindeki 7 bin Filistinli ile Gazze'de açık hava hapishanesindeki 1,5 milyon kardeşimizi hatırlıyoruz" diye konuştu.

"İsrail işgali altındaki kardeşlerimizi unutmamalıyız" diyen Aynacı, "İsrail hapishanesindeki tutuklu bir Filistinli'ye, 3 bin 500 yıl mahkumiyet verilmiştir. Dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğimiz uygulamalar orada var" ifadelerini kullandı.

Davet ve Kardeşlik Vakfı Başkanı Recep Songül ise İsrail'in yıllardır insanları öldürdüğünü, tutukladığını ancak davanın önüne geçemediğini dile getirdi.

İsrail'in havadan ve karadan saldırılar yapmasına rağmen "Filistin davasını" bitiremediğini vurgulayan Songül, şöyle konuştu:

"Bu mücadeleyi devam ettiren kardeşlerimiz de bu direnişin sonucunda hapishanelerde tutulan esirlerdir. Şu an siyonist hapishanelerinde, ifade edildiği üzere 7 bin civarında tutuklu ve esir bulunmaktadır. Bunların yüzde 90'ından fazlası değişik direniş örgütlerinin mücahitleridir. 300'den fazla çocuk, 25 civarında kadın ve 22 civarında parlamento üyesi milletvekili vardır. Tabi bu esir kardeşlerimizin yaşam koşulları ve sağlık durumlarıyla ilgili ciddi endişeler var. Her gün psikolojik olarak öldürülmeye maruz kalıyorlar. İsrail devleti, Avrupa'ya şirin görünmek adına belli olayları göstererek, insan hakları ve demokrasi dersi vermekle beraber, duvarlar arkasında bu esirlere inanılmaz şekilde işkenceler yapmaktadır. Bazı işkence yöntemleri de dünya tarafından bilinmemektedir. Bazı Filistinlilere defalarca müebbet hapis cezası verilmiş, bazılarına da binlerce yıl hapis cezası verilmiştir. Bunlar, BM İnsan Hakları Beyannamesine ters olan uygulamalardır."

Songül, Türkiyeli sivil toplum kuruluşları olarak dünya ölçeğinde uluslararası anlamda başlatılmış olan kampanyaya destek verdiklerini kaydetti.

Bedirhan: "Tutuklu Filistinlilere doktorlar bile işkence uyguluyor"

İsrail'de 10 yıl tutuklu kaldıktan sonra esir değiş-tokuşu sonrasında serbest kalan Hüsam Bedirhan da "Niye biz Filistinliler, İsrail hapishanelerinde kalmaya razı oluyoruz? 34 yıldır biz niye İsrail hapishanelerdeyiz? Niye biz Filistin halkı olarak bugüne kadar yaklaşık 800 bin esir verdik?" ifadelerini kullandı.

Bedirhan, İsrail hapishanelerinde ailece esir kalan Filistinlilerin bulunduğunu anlatarak, "Caddelerde oyunları öğrenmeden önce hapishaneleri tanıyan çocuklar var. 67 yıldır Filistin halkı olarak İsrail sömürüsü altında yaşıyoruz. Eğer bir direniş varsa karşılığında ölüm de hapis de olacaktır. Biz bu yola çıkarken, bunları biliyorduk. İsrail'deki hapishanelerde mahkumlara, aileleriyle görüşmeme cezası da var. 10 yıllık tutukluluğum boyunca eşim beni 3 kez ziyaret edebildi. Tutuklu Filistinlilere doktorlar bile işkence uyguluyor. Hasta arkadaşlarımızdan birinin ameliyat olması gerekiyordu, 10 yıl sonra ameliyat edildi. İsrail hapishanelerinde yavaş öldürme metodu var. İsrail hapishanelerini tek bir cümleyle ifade etmek gerekirse 'Her şey engelli, her şey yasak, sevinmek bile yasak' diyebiliriz. Filistinli esirlerin yanında durmak, onlar için üzülmek ve acımak değildir. Her esirin bir hikayesi vardır. Bizim için önemli olan, onlar için ağlamak değil, yaşadıklarından ders çıkarmaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Filistin Dayanışma Derneği Başkanı Muhammed Mişeniş ise "İsrail'in yaptığı bu işkenceler, ümmetimizi ve halkımızı korkutamayacak. Türkiye mazlumları kucaklayan bir ülkedir. Türkiye'nin bu haksızlıklara karşı yaptığı tüm faaliyetler, esirlere ulaşıyor emin olun" dedi.

Mişeniş, Filistin davasının peşinde olduklarını, başarıya ulaşmak için ellerinden geleni yapacaklarını, Mescid-i Aksa'da namaz kılana kadar mücadelelerinin süreceğini ifade etti.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Dünya Filistinli Esirlerle Dayanışma Haftası - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement