Adliyeye Sevk Edilen Hakan Şükür'in Babası, Gazetecilere Arnavutça Yanıt Verdi

FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan Hakan Şükür'ün babası Selmet Şükür, şeker hastalığı nedeniyle rahatsızlanınca geceyi hastanede geçirirken, emniyetteki işlemlerin ardından bugün adliyeye sevk edildi. Selmet Şükür adliyeye getirilirken bir gazetecinin, "Söyleyeceğiniz bir şey var mı?" sorusunu Arnavutca konuşarak cevap verdi. Selmet Şükür'ün, "Biz söylüyorduk, beceremiyorduk." dediği belirtildi.

HAKLARINDA GÖZALTI KARARI ÇIKARTILDI, MAL VARLIKLARINA EL KONULDU

Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'ye finansal destek sağladıkları belirlenen Hakan Şükür ile Sakarya'da müteahhitlik yapan babası Selmet Şükür hakkında önceki gün gözaltı kararı verdi. Polis, Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Hakan Şükür ile babası Selmet Şükür'e ait Adapazarı ve İstanbul'da bulunan evlerde arama yaptı. Selmet Şükür yapılan aramalara rağmen bulunamadı. Savcılık bunun üzerine, Hakan Şükür ile Selmet Şükür hakkında resen yakalama kararı aldı.

Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Hakan Şükür ve Selmet Şükür'ün FETÖ'ye finansal destek sağladıklarını belirlemesi üzerine savcılığın başvurusunu inceleyen Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, Hakan Şükür ve babası Selmet Şükür'ün mal varlığına el konulması kararı verdi.

GÖZALTINA ALININCA RAHATSIZLANDI

Selmet Şükür'ün dün Adapazarı Salko Camii'nde cuma namazı kıldığını görenler polisi aradı. Caminin önüne giden polis ekibi Selmet Şükür'ü gözaltına alarak Emniyet Müdürlüğü'ne götürdü. Selmet Şükür gece saatlerinde şeker hastalığı nedeniyle rahatsızlanınca Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.

Sabaha kadar hastanede tedavi gören Selmet Şükür daha sonra Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. İfadesi alınamayan Selmet Şükür öğle saatlerinde adliyeye sevk edildi. Ellerinde kelepçe bulunmayan Selmet Şükür Sakarya Adliyesi'ne sivil polisler eşliğinde getirildi.

GAZETECİLERE ARNAVUTÇA YANIT

Selmet Şükür adliyeye getirilirken bir gazetecinin, "Söyleyeceğiniz bir şey var mı?" sorusunu Arnavutça konuşarak cevap verdi. Selmet Şükür'ün, "Biz söylüyorduk, beceremiyorduk." dediği belirtildi.