Su Elçileri Eğitim ve Farkındalık Artırma Teknik Destek Projesi

Milli Eğitim Bakanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve TRT Genel Müdürlüğü ortaklığında yürütülen Avrupa Birliği tarafından finanse edilen "Su Elçileri Eğitim ve Farkındalık Artırma Teknik Destek Projesi" tanıtıldı.

Ankara'da bir otelde düzenlenen projenin tanıtım toplantısında konuşan Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, bireylere çok küçük yaşlardan başlayarak çevre bilincinin kazandırılması gerektiğini, bunun da ancak etkili verimli eğitim, özellikle çevre eğitimi ile sağlanabileceğini söyledi.

Çevre eğitiminin ilk olarak ailede başlayacağını daha sonra okulda devam edeceğini dile getiren Erdem, "Eğer ailede çevre eğitimi verilmemişse okulun bu konuda önemi daha da artmaktadır. Öğretmen ve öğrencilerin bu amaçla en iyi şekilde bilinçlendirilmeleri gerekmektedir." dedi.

Erdem, daha yaşanabilir çevre için çevre sorunlarına duyarlı politikaları, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde yürütmek gerektiğine dikkati çekerek, "Dünya genelinde ve ülkemizde nüfus artışı, kirlilik gibi sebeplerle kullanılabilir su kaynaklarının azalmasına yönelik, toplumda farkındalık artıran çalışmalar yapılması geleceğimizi inşa etmede ve korumada en önemli kalıcı çözüm yollarından biridir. Çocuklarımızda ve toplumda suyun sürdürülebilir kullanımı, çevre bilincinin oluşmasına katkıda bulunmak bakanlığımızın önem verdiği alanlardan biridir." diye konuştu.

Erdem, proje kapsamında yapılacak eğitim faaliyetleri ve medya araçlarının etkin kullanımı ile çocuklarda, gençlerde ve toplumun tüm kesimlerinde farkındalığın artırılacağına inandığına dikkati çekti.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşarı Akif Özkaldı ise suyun hayati önemine dikkati çekerek, insanlık için bu kadar değerli bir kıt kaynağın boşa harcanmaması gerektiğini söyledi. Proje kapsamında çocuklara temiz su kaynakları ve yaşanabilir bir çevre bırakılmasını hedeflediklerini aktaran Özkaldı, "AB ile hayata geçirdiğimiz 'Su Elçileri Eğitim ve Farkındalık Artırma Teknik Destek Projesi'nde hepimizin gözü gibi koruduğu çocuklarımız var esas paylaşmamız, eğitmemiz yetiştirmemiz gereken en değerli varlıklarımız. Onlar bu proje çerçevesinde, eğitim sürecinden geçecekler kendi çocuklarına ve torunlarına da suyun önemini daha iyi anlatacaklar." diye konuştu.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk de son yıllarda önemi giderek artan çevre ve çevre sorunlarının, devletlerin ve hükümetlerin politik karar alma süreçlerini doğrudan etkilediğini söyledi.

Öztürk, şunları kaydetti:

"Su elçileri projesiyle ilgili suyu verimli kullanmalıyız israf etmemeliyiz bunun içinde bir damla suyu dahi musluklarımızdan akıttırmamayı, israf etmeden kullanmanın yolu ve yöntemi bu proje dahilinde inşallah geliştirilecektir.

Su bir hayattır, su bizim için bir şifadır. Bu noktada suyun şifa olduğunu, insanlar için önemli olduğunu gençlere bulunduğumuz ortamlarda her yönüyle anlatmamız lazım. Bir damla su musluktan aktığı, aşağı indiği zaman bunun adı atık sudur. Arıtılmayan atık sularımız kalmaması lazım. Türkiye'de önemli miktarda belediyelerimiz atık suları arıtmakta. 2023 yılına kadar Türkiye'de arıtılmayan atık su kalmayacak. Suyu arıtmadığımız zaman temiz su kaynaklarımızı kirletmekteyiz. Bu noktada çocuklarımızın ilgili kurumlarımızın daha duyarlı hale getirilmesi ile bu çalışmada iyi sonuçlar alınacağı kanaatindeyim."