Ebeveynlere "1-3 Yaş" Uyarısı

Bebeklerin çocukluğa geçtiği 1-3 yaş döneminin ebeveynler için çok önemli olduğunu belirten uzmanlar, ailelere "bu değişikliği fark ederek" çocuklarının gereksinimlerine göre davranmalarını tavsiye etti.

Acıbadem Bursa Hastanesi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı Psikolog Şebnem Çoban, 1-3 yaş evresinin bebeklik ve çocukluk arasında bir köprü olduğunu ifade ederek, "Şüphesiz bu dönem, hızlı değişimleriyle birlikte gelişimin bütün dönemleri içinde en ilginç olanıdır. Çocuklarımız her gün öğrendikleri yeni bilgilerle bizleri etkileyebilir, eğlendirebilir ancak hareket gelişimine bağlı olarak yorabilirler de" dedi.

Çocukların bu dönemde artık kendi başlarına yemek yemek, giyinmek, soyunmak isteyebileceklerinin ve en son noktada tuvalet eğitimi için hazır hale geleceklerinin altını çizen Çoban, "Tuvalet eğitimi, bu dönemde başarılması gereken en zor görevlerinden biridir. Çocuk için uygun olmayan bir zamanda ve biçimde başlatılan-sürdürülen tuvalet eğitimi, çocuklarımızın gelişiminde uygun olmayan sonuçlar doğurabilir; tuvalete gitmeyi reddedebilirler, inatlaşmaya başlayabilirler" diye konuştu.

Çocukların ailelerinin aynası olduğunu söyleyen Çoban, anne-babaların çocukların gelişimi desteklenirken dikkat etmeleri gereken noktaları ise şöyle açıkladı:

"Bu yaş döneminde dil gelişimi oldukça hızlandığından, çocuğumuz yeni yeni

kelimeler kullanmakta ancak bu kelimeleri doğru telaffuz etmekte zorlanabilmektedir. Günlük hayat içerisinde karşılaşılan her şey hakkında

konuşarak, birlikte resimlere bakarak (kitap, gazete, dergi vb.), resimler

hakkında konuşarak çocuğumuzun dil gelişimini destekleyebiliriz. Bununla

birlikte kelimeleri yanlış söylediğinde, 'Hayır, öyle söylenmez' demek

yerine sadece doğru söylemini aktarabilirsiniz. Böylelikle çocuğumuz

'yanlış' konuştuğunu düşünmeyecek, tersine onu 'doğru'sunu söylemek

konusunda cesaretlendirmiş olacağız. Parmak oyunları, kuklalar, oyun

hamurları bu yaş döneminde çocukların ilgisini çekebilecek ve gelişimlerini

destekleyebilecek oyunlardır. Giyinme-soyunma, yemek yeme becerilerini

desteklemek için çocuğunuza fırsatlar sunmak, ona örnek olmak gelişimini

hızlandıracaktır."

Bu sürecin çocukların ilerideki disiplinleri açısından çok önemli olduğunu vurgulayan Çoban, kural koymak için neler yapılması gerektiğine dair küçük

ipuçları da vererek, "Gerektiğinde esnek olmak. Kararlı ve tutarlı olmak. Fiziksel veya her türlü ceza yerine ödülü geri çekmeyi kullanmak (sevdiği bir etkinlikten veya bir eşyadan mahrum etmek gibi). Seçenekler sunmak. Evi daha güvenli hale getirmek (böylelikle daha az yapma, dokunma, elleme denilebilir). Emir cümleleriyle konuşmamak. Çocuğun yaptığı işi aniden kesmek yerine isteğinizi söyledikten sonra ona zaman tanımak" dedi.

Acıbadem Kadıköy Hastanesi Uzman Pedagog Ayşegül Salgın ise, çocuğun ilgisini arttıracak uyarıcıların uygun şekilde ve çeşitlilikte sunulmasının öğrenme için çok gerekli olduğunu vurgulayarak, "Bağımsızlaşmaya çalışan çocuk, bu dönemde özellikle 2 yaşa yaklaştıkça hırçınlaşmaya başlar. Bu negatif dönemde aslında çocuğun gereksinimi, sınırların uygun şekilde belirlenmesidir. Ağlamasın diye her istedikleri hemen yapılan çocuklar giderek daha hırçın, daha çok ağlayan çocuklara dönüşürler. Tutarlı, net anne baba tavırları bu dönemdeki çocuğun huzursuzluğunu gidermeye yardımcı olur. Çocuk ancak sınırlarını öğrendiği zaman rahatlar ve kendini güven içinde hissedebilir" şeklinde konuştu.

(EŞ-İHS-CC-Y)