Canan Güllü: İran'ın Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'nda Bulunması Tüm Kadınlara Hakarettir - Son Dakika
Güncel

Canan Güllü: İran'ın Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'nda Bulunması Tüm Kadınlara Hakarettir

Canan Güllü: İran\'ın Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu\'nda Bulunması Tüm Kadınlara Hakarettir

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü, İran’ın Birlemiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu’ndan çıkarılması talebiyle BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e mektup yazdı. Güllü mektubunda, “Uluslararası toplum ve insan hakları izleme mekanizmaları, İran İslam Cumhuriyeti'nin Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'nda bulunmasına şiddetle karşı çıkıyor ve İran'ın komisyondan ayrılması için birlik oluşturuyor. İranlı kadınlar başta olmak üzere, İran'ın bu komisyonda bulunması tüm kadınlara hakarettir” dedi.

01.11.2022 14:57  Güncelleme: 15:07

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü, İran'ın Birlemiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu'ndan çıkarılması talebiyle BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e mektup yazdı. Güllü mektubunda, "Uluslararası toplum ve insan hakları izleme mekanizmaları, İran İslam Cumhuriyeti'nin Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'nda bulunmasına şiddetle karşı çıkıyor ve İran'ın komisyondan ayrılması için birlik oluşturuyor. İranlı kadınlar başta olmak üzere, İran'ın bu komisyonda bulunması tüm kadınlara hakarettir" dedi.

TKDF Başkanı Güllü, BM Genel Sekreteri Guterres'e, İran'ın BM Kadının Statüsü Komisyonu'ndan çıkarılması için bir mektup yazdı. Güllü, mektubunda şunları kaydetti:

"KADIN DÜŞMANI VE BAĞNAZ ZİHNİYET, HER KADININ YAŞAM HAKKINA YÖNELİK EN CİDDİ SALDIRGANDIR"

"16 Eylül 2022'de Mahsa Amini'nin İran İslam Cumhuriyeti'nde Devrim Muhafızları tarafından öldürülmesiyle başlayan direniş, kanlı ve intikam dolu bir boyuta ulaştı. Siyasal İslamcı kadın düşmanı hükümet, ülke geneline yayılan protestolarda onlarca kişiyi öldürdü. Kadınlara dikte edilen ve devletin her alanına nüfuz eden kadın düşmanı ve bağnaz zihniyet, direnen her kadının ve mücadeleye katılan her insanın yaşam hakkına yönelik en ciddi saldırgandır.

İran'da 2017 yılında 'Beyaz Çarşamba' protestosunda öne çıkan kadınlar, 'Kadın, yaşam, özgürlük' ruhuyla saçlarını keserek, canları pahasına sokaklara dökülen kadınlar ile mücadelelerinde 'Sokaklar bizimdir' diyenler, uluslararası feminist kadın hareketi için bir ilham, gurur ve umut haline geldi.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, İran'da direnen kız kardeşlerinin sesini yükseltmeyi ve onlarla dayanışma içinde direnişi devam ettirecek ve kendisini adadığı özgürlük ve eşitlik mücadelesinin peşinden sadakatle yürümekten geri durmayacaktır.

Uluslararası arenada otoriter ve ihlalci siyasetin hız kazandığı bir iklimdeyiz. İtalya'da seçilen ilk kadın başbakanın kimliğindeki kadın düşmanı zihniyet örneğinden sonra gündem, mücadelemizde gericiliğe karşı dayanışmayı güçlendiriyor.

"İRAN'IN BM KADININ STATÜSÜ KOMİSYONU'NDA BULUNMASI TÜM KADINLARA HAKARETTİR"

Bu bağlamda, uluslararası toplum ve insan hakları izleme mekanizmaları, İran İslam Cumhuriyeti'nin Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'nda bulunmasına şiddetle karşı çıkıyor ve İran'ın komisyondan ayrılması için birlik oluşturuyor. İranlı kadınlar başta olmak üzere, İran'ın bu komisyonda bulunması tüm kadınlara hakarettir."

Fotoğraf: ARŞİV

Kaynak: ANKA

Son Dakika Güncel Canan Güllü: İran'ın Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'nda Bulunması Tüm Kadınlara Hakarettir - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement