Adli Yıl Açılışı

Hukukun Üstünlüğü Platformu, 2014-2015 adli yılının açılışı dolayısıyla İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampüsü Havuzlu Bahçe'de kokteyl verdi.

Etkinliğe, Hukukun Üstünlüğü Platformu Başkanı Adem Yıldırım'ın yanı sıra Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Mahmut Koca, İstanbul Barosu Başkan adayı Abdullah Arar ve çok sayıda platform üyesi avukat katıldı.

Burada konuşan Arar, yönetim, paylaşım ve yargıda adalet olmadan barışın olamayacağını belirterek, "Küresel beylerin eliyle zulmün ve gözyaşının had safhaya vardığı dünyada ve özellikle bizim medeniyet havzamızda, yönetim, paylaşım, yargıda adalete, barış dolu bir hayata her zamankinden daha çok ihtiyacımız var" dedi.

Türkiye'yi ve dünyayı barış yurdu haline getirmenin boyunlarının borcu olduğunu kaydeden Arar, avukatlığın, insandan insana veya yönetimden insana yapılan haksızlıklarda hak arama ve savunma görevini ifa eden kadim bir meslek olduğunu vurguladı.

Arar, kuvvetler ayrılığına vurgu yaptığı konuşmasında, adil bir yönetim için yasama, yürütme ve yargı erklerinin ayrı olması gerektiğini ifade ederek, şöyle dedi:

"Bu kuvvetler birbirlerine hiyerarşik olarak üst değildir. Ancak ülkemizde, kuvvetler ayrılığından çok güçler parçalanması ve çatışması söz konusudur. Hepimizin bildiği gibi bazen apoletlerin, bazen de cübbelerin gölgesinde yönetilemez bir ülke haline geldik. Bu risk halen devam etmektedir. Burada millet iktidarı, vesayet ve meşruiyet kavramlarına dikkatlerinizi çekmek isterim. Yasama ve yürütme bir şekilde hesap verebilir iken maalesef yargı hesap veremez konumdadır. Oysa mahkemeler kararlarını millet adına verirler. Sorunların esaslı çözümü, üst hukuk normu olan anayasanın özgürlükçü, çoğulcu şekilde yeniden yapılması ve gerçekten kuvvetler ayrılığının tesis edilmesidir. İfade etmeliyim ki, yasama ve denetim görevi olan meclis ile yürütmenin de ayrılması kaçınılmazdır. Ancak bu şekilde 'devlet için millet' anlayışı yerine 'millet için devlet' oluşabilir."

Yargıtay Başkanı Ali Alkan'ın dünkü konuşmasına değinen Arar, Alkan'ın, yeni anayasa ihtiyacına, kuvvetler ayrılığına ve iş yükünün fazlalığına işaret ettiğini hatırlattı.

Arar, ayrıca Yargıtay Başkanı'nın, yargı bağımsızlığının denetimsizlik olmadığını beyan edip, hakim ve savcıların polemiğe sevk edilmemesini istediğini aktararak, "Bu çerçevedeki görüşlerine biz de katılırız. Ancak Yargıtay Başkanı konuşmasında, zaman zaman brifinglerde alınan talimatlar ile zaman zaman da bazı illegal, paralel ve derin yapılanmaların emrinde olan bir kısım hakim ve savcılar eliyle yaşadığımız kaosları görmezden gelmiştir" diye konuştu.

Hakim ve savcıların bağımsız ve ama mutlaka tarafsız olma zorunluluğu bulunduğunu kaydeden Arar, "Hakimler, savcılar ve kolluk görevi yapanlar mutlaka hukuka, kanuna ve vicdanlarına, nihayet Allah'a hesap vereceklerini unutmamalıdırlar. Ayrıca, yargının millet nezdinde demokratik meşruiyeti tesis edilmek suretiyle millete hesap verir hale gelmesi kaçınılmazdır" ifadelerini kullandı.

Arar, HSYK seçimlerine ilişkin de şunları söyledi:

"Hakim ve savcılar üzerinde vesayet makamı olarak duran HSYK, üzülerek görüyoruz ki, bazı statükocular ile başka yerden talimat alan bir kısım hakim ve savcıların adeta iktidar savaşı haline getirilmek istenmektedir. Saygıdeğer hakim ve savcılarımızın, kendilerini temsil edecek, oylarını çoğulculuk esasına göre birlikte bir HSYK oluşturma yönünde kullanacaklarına inanıyorum." - İstanbul