CHP Parti Meclisi Toplantısı - Son Dakika
Politika

CHP Parti Meclisi Toplantısı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanının anayasal sınırlar içine çekilmesi bizim temel ilkelerimizden, önceliklerimizden birisidir.

15.06.2015 14:12

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanının anayasal sınırlar içine çekilmesi bizim temel ilkelerimizden, önceliklerimizden birisidir. Hele hele koalisyon görüşmelerinin devam ettiği bu süreçte, kendisinin birinci aktör olarak ortaya çıkması asla kabul edilemez. Koalisyon görüşmelerini yapacak kişi, Sayın Cumhurbaşkanının yetki vereceği kişidir. Bizimle ne görüşülecek, 'niçin koalisyon yapmıyorsunuz mu' diyecek?" dedi.

Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezindeki Parti Meclisi (PM) toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, 13 yılda, demokrasiyle başlayan ama otoriter eğilimi gittikçe artan bir süreç yaşadığını, buna 7 Haziran'daki seçimlerde son verildiğini belirtti.

Türkiye'nin yeniden onarılması için partisinin belirlediği "14 ilkeyi" açıklayan Kılıçdaroğlu, bunlardan birincisinin, can ve mal güvenliğinin güvence altına alacağı, hukukun üstünlüğüne dayalı bir hukuk sistemi olduğunu söyledi.

Hukukun üstünlüğünün göz ardı edilmemesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, "Eğer biz, uygar dünyanın bir parçası olacaksak, bu alanda bütün tahribatları yok etmeliyiz ve yeniden inşa etmeliyiz. Hukukun üstünlüğünü sağlamalıyız. Vatandaş, can ve mal güvenliğini, hukukun üstünlüğü kavramı içinde sokakta da çalışırken de hissedecek" diye konuştu.

İkinci temel konunun, 12 Eylül darbe hukukunun tamamen değişmesi olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Yüzde 10 seçim barajı, YÖK belası, bunların tamamının, 21'inci yüzyılın Türkiye'sinde olmaması, bunları kalkması lazım. 12 Eylül darbe hukukunu değiştirmek, parlamenter rejimimizi güçlendirmek anlamına geliyor. Yani yasama ve yargı, yürütmenin arka bahçesi olmayacak. Sağlıklı ve tutarlı bir denge mekanizması oluşturmak zorundayız. Siyasi partiler yasasını değiştirmek, lider sultasını ortadan kaldırmak zorundayız. Bu bizim değerlerimizle de örtüşen bir uygulamadır. 200 yıllık bir parlamenter sistemi daha güçlü hale getiriyoruz. Evrensel değerlere de uygundur. Neden? Hukukun üstünlüğünü savunuyoruz. Güçler ayrılığı ilkesini eğer gerçekten yerli yerine oturtabilirsek, demokrasimiz daha da güçlenmiş olacaktır."

İlkelerinden üçüncüsünün, siyasi ahlak yasası olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Siyasetin ne kadar kirlendiğini sokaktaki vatandaş da biliyor. Biz, 'milli değerlerimize, hukukun üstünlüğüne sahip çıkacağız ama siyasette kirlilik devam etsin' demeyeceğiz, diyemeyiz. Kesinlikle siyasi ahlak yasası çıkmalı, siyaset kirlilikten arındırılmalı. Siyaset düzgün, temiz, namuslu insanların görevi olmalıdır. Zenginleşme, köşeyi dönme aracı olmamalıdır" dedi.

-"Milletin çıkarları her şeyin üstündedir"

Güçlü bir sosyal devletin dördüncü ilkeleri olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin sosyal devlet ile güçlü olacağını söyledi.

17 milyon yoksulun olduğu Türkiye'ye hiç kimsenin "güçlü devlet" diyemeyeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, emekliye Ramazan ve Kurban bayramlarında iki maaş ikramiye verilmesinin, çiftçiye mazotun 1,5 lira olmasının, taşeron sistemin tamamen kaldırılmasının ve asgari ücretin bin 500 lira yapılmasının olmazsa olmazları olduğunu kaydetti.

-"Cumhurbaşkanının anayasal sınırlar içine çekilmesi bizim temel ilkelerimizdir"

Cumhurbaşkanının anayasal sınırları içine çekilmesinin, beşinci ilkeleri olduğunu bildiren Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O makam her şeye maydanoz olan, her konuda görüş beyan eden bir makam değildir. O makamın özel bir ayrıcalığı vardır, az konuşur öz konuşur. Konuşurken 77 milyon insan, dikkatle dinler. Cumhurbaşkanının anayasal sınırlar içine çekilmesi bizim temel ilkelerimizden, önceliklerimizden birisidir. Hele hele koalisyon görüşmelerinin devam ettiği bu süreçte, kendisinin birinci aktör olarak ortaya çıkması asla kabul edilemez. Koalisyon görüşmelerini yapacak kişi, Sayın Cumhurbaşkanının yetki vereceği kişidir. Bizimle ne görüşülecek, 'niçin koalisyon yapmıyorsunuz mu' diyecek? Koalisyon görüşmelerinin de gizli kapaklı ortamlarda olması da çok şık değildir. Arka kapı diplomasisine 'evet' ama gizli kapaklı birbirlerimizi ikna edelim 'hayır', bunlara bizim kapımız kapalı. Açık ve net, şeffaf düşüncelerimizi kamuoyuyla paylaşacağız. Çünkü biz, aklımızla, sağduyumuzla ve mantığımızla hareket ediyoruz, kendimizi değil, partimizi de değil, ülkemizin çıkarlarını her şeyin önünde tutuyoruz. Bu milletin çıkarları her şeyin üstündedir."

-"İki kişi örtülü ödeneği kullanamaz"

Örtülü ödeneği bir kişinin kullanmasının altıncı ilkeleri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Örtülü ödenek, başbakanın namusuna havale edilen bir paradır. İki kişi örtülü ödeneği kullanamaz, kullanıyorsa, 'devlette iki başlılık var' demektir. Başbakandan gizli cumhurbaşkanı nasıl örtülü ödenek kullanacak? Böyle bir şey olabilir mi? Bunun da kaldırılması lazım" ifadesini kullandı.

Yedinci ilkelerinin, "yeni bir dış politika" olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin son 13 yılda dünyadan soyutlandığını, bu seçim sonuçlarının, bütün uygar dünyaya da rahat bir nefes aldırdığını söyledi.

Barış eksenli, Türkiye'nin çıkarları üzerine inşa edilmiş yeni bir dış politikaya ihtiyacın olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, Türkiye'yi bölgesinde ve dünyada saygın, sözü dinlenen bir konuma getirecek partinin, CHP olduğunu ifade etti.

Gençleri, potansiyel suçlu olarak gören bir siyasal düşünceyi asla kabul etmemenin, sekizinci ilkeleri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Hiçbir meydan Türkiye'de gençlere yasaklanmamalıdır. Gençler enerjilerini nerede boşaltacak? Meydanlarda. Dolayısıyla konuşan ve üreten, özgürlüğü tadan bir Türkiye'yi yapmak zorundayız" dedi.

Kılıçdaroğlu, yasakları artan değil, azalan, insan haklarına saygı duyan, özgürlük alanını genişleten, uygar dünyanın bir parçası olan Türkiye istediklerini söyledi.

-"Anayasayı değiştireceğiz"

Medya özgülüğünün, olmazsa olmaz koşullardan birisi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "TRT iktidarda kim olursa olsun, iktidarın borazanı olmaktan kesinlikle çıkarılmalıdır. Bununla ilgili bütün hukuki düzenlemeler yapılmalıdır. TRT Genel Müdürü, bir siyasal iktidarın keyfine gören atanmamalıdır, kuralları olmalıdır. Yeri geldiğinde elbette ki iktidarı eleştirebilme özgürlüğüne sahip olmalıdır. Bir siyasal iktidarın borazanı olan bir TRT veya bir siyasal iktidarın sopası olan bir RTÜK modelini kabul etmiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

"İlkelerimizden bir tanesi de vergi denetimlerinin, iş adamlarını terbiye etme aracı olarak kullanılmamasıdır" diyen Kılıçdaroğlu, sendikaların, işçilerin, emek örgütlerinin yanı sıra iş dünyasının da güvencesinin CHP olduğunu söyledi.

TBMM'de kesin hesap komisyonu kurulmasının da ilkeleri arasında yer aldığını belirten Kılıçdaroğlu, vatandaştan toplanan her kuruş verginin hesabının parlamentoda verilmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye'nin çağdaş bir anayasaya ihtiyacının olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Darbe hukukunu değiştireceksek, hem yasaları hem anayasayı değiştireceğiz. Daha özgürlükçü bir anayasaya ihtiyacımız var. Özellikle anayasa değişikliklerinde, yargı bağımsızlığına ve tarafsızlığına ihtiyacımız var. Yapılan değişiklikler yargıyı, yürütme organının arka bahçesine dönüştürdü. Tümüyle bundan vazgeçmeliyiz" diye konuştu.

HSYK'nın ikiye ayrılması, bakan ve müsteşarın bu kurullarda görev yapmaması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, yargının da denetime tabi olması gerektiğini bildirdi.

-"Ar damarı çatlamış siyaseti kabul etmiyoruz"

İlkelerinden birinin de yolsuzluklarla mücadele olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, siyasetin, bazı siyasal partilerin, belli makamların kirlendiğini, bunların arınması gerektiğini kaydetti.

Yolsuzluklarla hesaplaşılması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, "Yolsuzluk yapanların, çalıp çırpanların artık konuşmaya yüzlerinin olmaması lazım. Ar damarı çatlamış bir siyaset kabul etmiyoruz. Saygın, hesap veren, doğru dürüst çalışan, halkın, ülkenin çıkarlarını savunan bir siyaset istiyoruz" dedi.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Yüzde 60'lık blokun halkın söylemlerine kulak kabartması, oturup düşünmesi... Eğer bunu yapabilirsek, demokrasi açısından çok önemli bir mesafeyi almış olacağız. Bunu istiyoruz. Bütün siyasi liderlere de açık çağrımdır:  Lütfen herkes kendi ilkelerini ortaya koysun, bizim açıkladığımız gibi koysun ortaya. İlkelerimizi koyalım, hangi partilerle ilkelerimiz bağdaşıyorsa oturalım bir arada. Eski alışkanlıkları, kısır çekişmeleri bırakalım. Bütün dünyanın gözü Türkiye'nin üzerinde. Aydınların, sokaktaki vatandaşın, 17 milyon yoksulun, asgari ücretlinin gözü Türkiye'nin üzerinde. 'Ne olacak bu siyasiler, ne yapacaklar?' İlkelerimizi koyalım, o çerçevede bir araya gelelim, oturalım adam gibi hükümet kuralım. Açık ve net, CHP sorun yaratan bir parti, sorunların odağı olan bir parti değildir. Çok hızlı değiştik, dönüştük, belli mesafeleri katettik, çözümün adresi CHP'dir. Sağduyunun adresi CHP'dir. Ülkenin sorunlarına sahip çıkma ve çözüm üretmenin adresi CHP'dir."

Sağduyu çağrısı yapan Kılıçdaroğlu, kişisel çıkarlardan, kaprislerden, fantezilerden uzak, Türkiye'nin sorunların çözülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Politika CHP Parti Meclisi Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement