Çiçek: Soruşturma Komisyonu'na Kimse Baskı Yapamaz (2) - Yeniden

Hükümetteki 4 eski bakan hakkındaki TBMM Soruşturma Komisyonu'na baskı yapıldığı iddialarını değerlendiren TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Kimse baskı yapamaz. Bunu düşünmek bile hukuken doğru değil. Yapılan işlem adli faaliyettir" dedi.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Çiçek, "Soruşturma savcısına, hakime, yargılamaya falan baskı yapılamazsa bunun Anayasa'nın 138'inci maddesinde çok açık ve nettir. Hatta 'Bu kurala pek uymuyoruz ama görülmekte olan davalarla ilgili Genel Kurul'da görüşme yapılamaz' der. 'Hiç kimse bu faaliyetleri yapmakta olan yargı makamlarına tavsiyede bulunamaz. Genelge gönderemez' der. Bunlar Anayasa'da çok açık şeyler" dedi.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, hukuk devleti vurgusu yaparken, sıkıntının bu süreçlerden kaynaklanmadığını anlattı. Çiçek, "Sıkıntı hukuku göz ardı etme, hukuku dışlayarak bu tartışmamaları yapmaktan kaynaklanıyor. Bu kurala bağlanmış. Buna rağmen uyulmazsa, 'E canım o zaman da hukuk devleti' olmaz. Onun için ben bunun gibi spekülasyonlara girmem. Bir şey söyleniyorsa bunun ispat edilmesi gerekir. Neye göre deniyor bunu da bilmiyorum yetki komisyona aittir" diye konuştu.

Çiçek, Cumhurbaşkanı ile bu konuları konuşmadıkları için ters düşmelerinin söz konusu olmadığını ifade ederken, "Zannediyorum bu türlü spekülasyonlarla bir netice alınmaya çalışılıyorsa bunlar doğru değil. Hukuk yolundan netice alınmalı" dedi.

Çiçek, "Dedikodularla aslı astarı olmayan yol ve yöntemlerle sonuca ulaşmak ne ahlaki ne de doğrudur" diye konuştu.

"SORU SORARKEN HUKUKA UYMUYORSUNUZ"

Çiçek, yasa dışı ses kaydı gerekçe gösterilerek Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın tutuklanma istemini değerlendirmesi istenince şunları söyledi:

"Bu soruyu sorarken siz de hukuka uymuyorsunuz. Görülmekte olan davalarla ilgili açıklama yapmak Ceza Kanunu'nun 285'i lütfen buradan çıktıktan sonra bir bakıverin. Görülmekte olan bir dava var. Meclis Başkanı konuşursa bu yargıyı etkiler mi etkimez mi? O zaman bu kanunları biz niye yapıyoruz. Hoşunuza giden bir cevap olmadığını biliyorum."