'Delilimiz Alın Terimiz"

Sözlerine 3 Temmuz süreciyle başlayan yıldız futbolcu, “O dönemde futbolcular olarak kendimizi çok yalnız hissettik. Başkanımız da hapisteydi. Başkanımız Aziz Yıldırım bu ailesinin babası, ağabeyi. Bu başarılarda - başarısızlıklarda en büyük sorumluluk onda. O yüzden özellikle bu seneyle ilgili söylemek gerekirse bu başarının en büyük mimarlarından biri başkanımızdır” dedi ve ekledi:

''Küfür yiyoruz''

“Sahanın içinde olanları bilseler, duyduklarımı duysalar, kendilerini bizim yerimize koysalar; bir İnönü’ye, Avni Aker’e, Arena’ya gitseler... Kimse karşısındaki adam ona bir şey söylemeden küfür etmez. Biz durduğumuz yerde küfür yiyoruz. Bunu da hiçbir zaman dile getirmedim.”

''Üniversite okumak istiyorum''

“Üniversite okumayı düşünüyorum. Geçen sene girdim kazandım ama gidemedim. Bu sene devam edeceğim. Spor yöneticiliği okumak istiyorum. En azından elimde bir belge olsun. Futboldan sonra üniversiteyi okumuş birisi olarak kariyerimi sonlandırmak isterim. Sporda bir yöneticilik gibi bir hedefim var”

''Yayıncı kuruluş adil değil''

Saha içi profilimin eleştiriye açık olduğunu kabul ediyorum. Ama yayıncı kuruluşun bu anlamda adil olmadığını bütün Fenerbahçeli futbolcular kendi aramızda gülerek konuşuyoruz. Özellikle hep bana denk geliyorsa, mevzu Emre olduğunda ‘anlat anlat’ diyorsa yanındakine, başka biri olduğunda ‘bir kez yayınlayabiliyoruz’ diyorsa adaletsizlik var. Adaletsizliğin olduğu yerde bizim de saygı göstermemiz doğal onlara. Fenerbahçe ile 1 sene daha sözleşmem var. Futbol kariyerime burada nokta koymak istiyorum. 3 sene daha futbol oynamayı hedefliyorum. Antrenörlük lisansı aldım. A lisansı, aktif futbolcunun alabileceği yüksek lisans.”

''Hagi Türkiye’ye gelmiş geçmiş en iyi yabancıydı”

“Türkiye’deki futbolla Avrupa arasında uçurum var. Oyuncular biraz daha ahlaklı ve iş disiplini olan kişiler. Bizde çok çabuk bir yerlere gelme, bir şeylere sahip olma isteği var. Hiçbir zaman kendimi yeterli görmedim ve üzerine koymak için çaba sarfettiğimi yakın çevrem bilir. Fatih Hoca bize çok karışırdı. 18 yaşında bir arabam olmuştu. Ehliyetime almama 2 ay kalmıştı. Fatih hoca arabayı tesise kilitlemiş çıkarmamıştı. Galatasaray camiası hakkında kötü söz söylemedim. Ben Fenerbahçe’de çok mutlu ve huzurluyum. Kendimi buraya ait hissediyorum. Hagi’den çok şey öğrendim. Çok büyük bir oyuncuydu ve Türkiye’ye gelmiş geçmiş en iyi yabancıydı”

''Delilimiz alın terimiz''

“Her zaman başkanla aramızda iyi bir diyalog olmuştur. Konu Fenerbahçe olunca kim olursa olsun onun için önemli değildir. Bazen bizi fırçaladığı dönemler olmuştur. Oyuncu grubu olarak büyük bir haksızlığa uğradığımızın farkındaydık

ve bu süreci çok iyi değerlendirdik. Yaşadığımız süreci bize layık gören insanlara bir cevap vermemiz gerekiyordu. Futbolcunun cevap verebileceği tek bir yer var. O da sahanın içi. Bu takım cevabını verdi. Biz alnımızın akıyla şampiyon olduk. En büyük zaten delilimiz alın terimiz dedik.”

''Irkçılık içimde hissetmediğim bir duygu''

“Zokora ile ilgili davamız devam ediyor. Mevzu Emre olunca yargıya taşınır saha içindeki her olay. Irkçılık içimde hissetmediğim bir duygu, Allah’tan başkaya kimseye bunun hesabını vermem. Zaten ırkçılık yapıyorsam Allah hesabını soracaktır. Herkes kendi ahlakının gereğini sergiler. Biz de geçmişte hatalar yaptık. Melo’yu sorgulaması gereken kendi camiasıdır.”

Fanatik