Spor Kulüpleri Yasası, Sorunlar ve Çözüm Önerileri' Paneli, İstanbul'da Yapıldı - Son Dakika
Güncel

Spor Kulüpleri Yasası, Sorunlar ve Çözüm Önerileri' Paneli, İstanbul'da Yapıldı

Mustafa AKIN - İSTANBUL DHA Türkiye Spor Yazarları Derneği ve Spor Hukuku Enstitüsü'nün ortak düzenlediği 'Spor Kulüpleri Yasası, Sorunlar ve Çözüm Önerileri' paneli, TSYD Aydın Doğan Salonu'nda yapıldı.

11.03.2015 20:43

Mustafa AKIN - İSTANBUL DHA

Türkiye Spor Yazarları Derneği ve Spor Hukuku Enstitüsü'nün ortak düzenlediği 'Spor Kulüpleri Yasası, Sorunlar ve Çözüm Önerileri' paneli, TSYD Aydın Doğan Salonu'nda yapıldı.

Düzenlenen panele Spor Hukuku Enstitüsü Başkan Yardımcısı, TFF Tahkim Kurulu Başkanı Avukat Engin Tuzcuoğlu, Spor Hukuku Enstitüsü Başkan Yardımcısı Avukat H. Alpay Köse, Gazeteci - Yazar Attila Gökçe konuşmacı olarak katılırken, bir çok davetli de yer aldı.

Düzenlenen panelde, 'Spor Kulüpleri Yasa Tasarısı' tartışıldı.

Spor Kulüpleri Yasa Tasarısı'nın daha önceleri de hazırlanmaya çalışıldığını ifade eden Attila Gökçe, Ama her defasında kulüp yöneticileri tarafından engellendi. Ben dün tasarı taslağını aldım. Bunun üzerine tartışmalar yapılması lazım ama henüz kamuya açıklanmadı ve her nedense Spor teşkilatı tarafından gizli bir belge gibi korunuyor, saklanıyor. Çünkü kulüp yöneticileri bunu yozlaştırmak için ellerinden geleni yapacaklar. Orasından, burasından çekiştirecekler. Bu yasa ile borçlanmaya sınır getiriliyor. Artık yöneticiler kafasına göre istediği transferi yapamayacak. Şunu getiriyorum diyerek şov yapamayacaklar. Sorumluluklar getiriyor. Kişisel sorumluluk artıyor. İşin sonunda haciz ve hapis cezası bile var. O zaman herkes ayağını denk atacak. Birde diyorlar ki bu yasa ile bugün ki gibi yönetici çıkmaz. Çıkmasın hatta gelmesi bile. Birbiri ile kavga eden yöneticiler gelmesin dedi.

Ünal Aysal, Olimpizm'in ne olduğunu bilse idi spor yapmanın bir insan hakkı olduğunu bilseydi Fenerbahçe Ülker ile Galarasaray Liv Hospital arasında oynanan basketbol final serisinin yedinci maçına gönderirdi diyen Gökçe, O yüzden Galarasaray'dan ayrılan Carlos Arroya, Furkan Aldemir, Ender Aslan, Sinan Güler gibi oyuncular mahkemeye başvurarak deseler ki; Bizim spor yapmamız engellendi başkandan şikayetçiyiz, spor yapmamız engellenmiştir. Biz en azından kınanmasını, şu kadar tazminat ödemesini istiyoruz. Olimpizim iyi niyet anlaşması değildir. Bağlar herkesi şeklinde konuştu.

SPOR TESİSLERİ İBADETHANE DEĞİLDİR

Spor tesislerinde icki satışlarının da olmasını savunan Gökçe, Spor Tesisleri'nde bar olmasının gerektiğini de savunan Gökçe, Şimdi tesisleri de devlet veriyor. 49 yıllığına kiralıyor. Spor kulüplerinin malları arasında sayılıyor. Güzel. Ama orada bir madde var. Haşin bir madde. Diyor ki bu tesislerde asla alkol içilemez. Allah aşkına şimdi şunu deyin. Maç günü içki satışı yapılamaz. Güzel bir sosyal tesis yapmışsınız oraları cazibe merkezi haline getirmişsiniz. Orada bir tanede bar olsun. Barda kafayı çeken antrenman izlemesin tamam. Burada asla alkol içilemez. Niye Spor tesisleri ibadethane değildir. Sosyal merkezlerdir. Alkol yasağını herkesin gözüne sokmak için her yasaya böyle bir madde koymayın. Maçtan üç saat önce ve sonra içilip satılamaz desinler. Sonra Yeşilay'ın böyle kumar oynayan adamı göstererek kumar sizi öldürür falan reklamı çekeceğine İddia'yı Spor Toto'yu yasaklayın hadi dedi.

ENGİN TUZCUOĞLU FUTBOLU AYRIŞTIRARAK BİR DÜZENLEME YAPILMASI FAYDALI

Spor Hukuku Enstitüsü Başkan Yardımcısı, TFF Tahkim Kurulu Başkanı Avukat Engin Tuzcuoğlu yaptığı açıklamada, Kamuoyu şunu konuşuyor. Bu yasa çıktığında kulüpler istediği gibi tasarrufta bulunamayacak. Eğer mevcut yasa aleyhine bir takım hatalı kararlar olursa da kulüp yöneticilerinin şahsi cezai sorumlulukları doğacak. Kulüp yöneticilerinin bu tasarıdaki tek sorumluğu, 150 günden 300 güne kadar adli para cezası. O da 6 bin lira ile 10 bin lira arasında yapıyor. Sadece futbol olarak değerlendirip, eleştirmemek lazım ama elimizde tek bağımsız yapı futbol olduğu için, o yönüyle bakmak durumundayım. Şu anki mevcut tasarı genel müdürlük çatısı altında bütün sporu birleştirme gayreti taşıyor. Denetimi genel müdürlük yapar, hatta genel müdürlük özel dava yetkisine sahiptir gibi, futbolun şu anki mevcut bağımsız yapısını tamamen ortadan kaldıracak ve bizi uluslararası mevzuat karşısında da ciddi anlamda sıkıntıya yol açabilecek bir tasarı. Dolayısıyla, futbolun da içine katıldığı, genel müdürlük çatısı altındaki bir tasarı düşüncesi, baştan sakat bir düşünce olur. Bunu yapmak yerine, futbolu ayrıştırarak bir düzenleme yapılması faydalı ifadelerini kullandı.

Tasarıdaki 18. maddeyi anlamlandıramadığını da belirten Tuzcuoğlu, Faal hakemler, sporcular, sporcu temsilcileri, antrenörler, yani sporun içindeki tüm enstrümanlar spor şirketlerine yüzde 1'e kadar ortak olabilir diyor. Bir hakemi spor şirketine ortak yapmaya fırsat vermek. Biz TFF olarak geçen yıl Volkan Bayarslan vakası yaşadık. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin binlerce çalışanından bir tanesi ama İstanbul Büyükşehir Belediyespor'un maçına verildi diye yer yerinden oynadı. Hangi kişinin nereye ortak olduğunu bilemezsiniz. Bir müsabakaya o hakemi tayin edersiniz, bu kulübün şirketinin ortağı çıkabilir. Bu çok sakat bir hüküm dedi.

TÜRK SPORUNUN TEK BİR SORUNU VAR, YÖNETİCİ SORUNU

Spor Hukuku Enstitüsü Başkan Yardımcısı Alpay Köse ise tasarının braz daha yumuşatıması gerektiğini ifade etti.

Köse, Türk sporunun tek bir sorunu var, yönetici sorunu. Bunun dışındaki bütün sorunlar, balık baştan kokar misali onunla bağlantılı sorunlar dedi.

Alpay Köse, yasada kulüp yöneticilerine, yönetimde bulunduğu dönemdeki faaliyetlerden dolayı daha ağır yaptırımlar uygulanmasının sağlanması gerektiğini vurgulayarak, Kanunda TFF'ye bu konuda biraz daha yetki tanınması doğru olacaktır. Belli bir süre üzerinde hak mahrumiyeti cezası alan kişilerin, yöneticiliğinin düşmesi sağlanabilir. Aslında tasarının daha önceki halinde bu vardı ancak şu anki halinde yok. Futbolda tabii kurumsal yapı var ama amatör sporlar dediğimiz futbol dışındaki spor dallarında, özellikle ilk derece hukuk kurullarında çok ciddi sıkıntı var. Bu hukuk kurulları maalesef bağımsız yargılama yapmaktan tamamen uzaktalar. Federasyon yönetimlerinin söylediğini yapmaktan öteye yargılamayı çoğu zaman gerçekleştiremiyorlar. Buna önlem getirilmeli dedi.

Şirketleşmiş bazı kulüplerin de battığını görüyoruz diyen Köse, Şu karıştırılmasın, Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Trabzonspor şirket değiller. Bunlar dernek yapısıdır. Sadece halka açılma açısından ortak oldukları şirketler vardır. Eğer biz Galatasaray ve Fenerbahçe Kulübü'nü şirket olsun diye zorunlu kılarsak, bunun önü açılırsa, Roman Abramovic'in gelip Fenerbahçe'yi satın almasının da önü açılmış olur şeklindekonuştu.

Kulüpler Birliği Vakfı'nın dün şirket kurulması yönünde yaptığı açıklamalar hakkında da konuşan Köse, Kulüpler Birliği Vakfı'nın hukuki yapısı itibariyle söylediklerinin hukuken hiçbir anlamı bulunmuyor. Çünkü TFF kanuna dayalı kurulduğu için, elinden bu yetkinin alınması için ancak yeni bir kanun olması ya da kanunda değişiklik olması gerekir. Dolayısıyla Kulüpler Birliği Vakfı bir şirket kurup da 'ben Süper Lig'i bunun içine taşıyacağım' dese de bunun bir anlamı olmayacaktırifadelerini kullandı.

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Spor Kulüpleri Yasası, Sorunlar ve Çözüm Önerileri' Paneli, İstanbul'da Yapıldı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement