Ankara'daki Terör Saldırısı - Son Dakika
Güncel

Ankara'daki Terör Saldırısı

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve beraberindeki HDP milletvekilleri, Adli Tıp Kurumu önünde cenazelerini almak için bekleyen aileleri ziyaret ederek, başsağlığı diledi.

11.10.2015 17:42

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve beraberindeki HDP milletvekilleri, Adli Tıp Kurumu önünde cenazelerini almak için bekleyen aileleri ziyaret ederek, başsağlığı diledi.

Demirtaş ve beraberindeki bazı milletvekilleri, Adli Tıp Kurumu bahçesindeki aileleri ziyaret ettikten sonra kuruma girerek yetkililerden bilgi aldı.

Selahattin Demirtaş, çıkışta gazetecilere yaptığı açıklamada, bazı cenazelerin tanınmayacak halde olduğunu belirterek, çalışmaların tamamlanmasının bir kaç gün sürebileceğini bildirdi.

Hem savcı hem de Adli Tıp Kurumu Başkanı ile yaptığı görüşmede, teşhis yoluyla tanınabilecek bütün cenazelerin ailelerini teslim edilebileceğinin söylendiğini belirten Demirtaş, 20 civarında tanınmayacak halde cenaze bulunduğunu ifade etti.

Demirtaş, alilerin dünden beri burada beklediğini, Ankara'dan bir çok kurum, STK ve vatandaşların ailelerle dayanışma örneği gösterdiğini anlattı. Bunun önemli olduğuna değinen Demirtaş, olayda 2 canlı bomba olduğunu ve bunun tespitine çalışıldığını söyledi.

"Belli bilgilere ulaşılmış, kısmen bizimle de paylaştılar. Soruşturmanın biraz daha derinleştirilmesi lazım. Suruç ve Diyarbakır patlamalarının neredeyse tıpatıp aynısı. Bombalar aynı" diyen Demirtaş, araştırılırsa failler ve arkasındaki güçlerin rahatlıkla ortaya çıkarabileceğini bildirdi.

Demirtaş, Ankara'da devletten habersiz kuş uçmayacağını savunarak, "Ortaya çıkarılmamış her cinayetin sorumlusu devlettir" ifadesini kullandı.

-"Peşini bırakmayacağız..."

Tereddüt bırakılmayacak şekilde faillerin ortaya çıkarılması gerektiğini bildiren Demirtaş, "Yoksa fail sizsiniz, sorumlu sizsiniz. Hala şu dakika itibariyle de sorumlu hükümettir, sorumlu devlettir. Suruç'un öyleydi, Diyarbakır'ın da öyleydi, Ankara'nın da öyledir. Peşini bırakmayacağız ama" değerlendirmesinde bulundu.

Demirtaş, hukuk çerçevesinde bunu yapanlara, üstünü örtenlere, buna "oh olsun" diyenlere hesabını soracaklarını ifade etti.

Ailelerin yalnız olmadığını, patlamanın olduğu saatten itibaren Trakya'dan Ardahan'a, Karadeniz'den Çukorova'ya, her bölgedeki, şehirdeki, insan yüreği taşıyanların burada bulunduğunu söyleyen Demirtaş, şöyle devam etti:

"Bizim açımızdan en kıymetli olan dayanışma budur işte. Halkın, ezilenlerin, yoksulların, emekçilerin, bu ülkenin gerçek sahiplerinin 'o Kürt'tür, bu Türk'tür, onun cenazesidir, bunun cenazesidir' demeden hep birlikte taziyemizde, aynı cenazeye ağlayabilmemizdir önemli olan. Hükümette bunu göremiyoruz. Halen timsah gözyaşları. Halen bizi suçlayan tutumlar. Halen bizim üzerimizden hakaret söylemleri. Halen sandık hesapları. Tek bir kardeşimin tırnağına değişmeyiz. Bütün bu koltukları tek bir kardeşimizin tırnağına kurban ederiz. Biz öyle sadece seçim sandık için kurulmuş bir parti de değiliz. Dün burada bulunanlar da partimize değil, barışa destek için buradaydı."

"Sorumlu biz olduk"

Selahattin Demirtaş, dün bir partinin değil, onlarca partinin yönetici ve üyelerinin orada bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Sonra da 'sen misin bunun sorumlusu devlettir diyen' diye bize hakaret ediyorlar. Neredeyse sorumlusu biz olduk. Dünden beri ağlayan biz, bedeni parçalanan biz, kardeşleri yoldaşları parçalanan biz, dünden beri hakarete saldırıya uğrayan da biz. Utanmasalar savcının önüne sorumlu diye bizi çıkaracaklar. Bu kadar hayasızlar. İstifa etmiyorlar, haysiyetleri yok. Kameraların karşısına geçip sırıtıyorlar. Onurları yok. İsimleri bakan ama ne bizim bakanımız, ne senin. Emir kulular, memurlar. Kameraların karşısında bizim acımız karşısında sırıtan insanlar bizim bakanımız, başbakanımız, hükümetimiz falan olamaz. Bunlar bizi temsil edemez, acılarımızı temsil edemez ve biz bunlarla acılarda falan ortaklaşamayız. Sokakta acılarda ortaklaşacağız, ev ev, iş yeri iş yeri... O insanların acımızı paylaşması bizim için daha kıymetlidir. Bu timsah gözyaşlarına biz kıymet, değer falan vermiyoruz. Öfkemizi anlasınlar."

Patlamanın yaşandığı olay yerinde sağlıkçılar yaralılara müdahaleye çalışırken bir yandan da polisin attığı gazla uğraştığını ifade eden Demirtaş, neden böyle yapıldığını da sordu. Olay yerine bugün karanfil bırakmaya gittiklerini ve yine gaz atıldığını söyleyen Demirtaş, Cumhurbaşkanına hakaret etti diye bir gencin cezaevine konulabildiğini, ama halkın korunmadığını öne sürdü.

Devlete toz kondurulmamasının istendiğini iddia eden Demirtaş, şu görüşleri savundu:

"Kusura bakmayın, dünyanın en büyük katilleri devletlerdir. Dünyanın en büyük seri katilleri devletlerin kendisidir. En çok cinayet işleyen, en çok üstünü örten de devletlerdir. Bunu söyledik diye toplumun düşmanı olmuyoruz, halkın milletin yararı için bunu söylüyoruz. Bu devlet kutsal değil, gökten inmedi. Kutsal olan sizlerin, bizlerin değerleridir. İnsandır kutsal olan. Yaratanın yarattığı en değerli varlıktır, o da insandır. Devlet bizim hizmetkarımız, kölemizdir. Biz devletin hizmetkarı, kölesi değiliz. Devleti eleştirdik diye bizi vatan haini ilan edenler, asıl vatan hainleri sizlersiniz. Asıl bu vatanın düşmanları sizlersiniz."

Öte yandan, kurum önünde bekleyen aileleri, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da ziyaret etti.

Kimlik tespiti yapılan cenazelerini almak için Adli Tıp Kurumuna gelen ailelerin bekleyişi sürüyor. İşlemleri tamamlanan cenazeler, ailelere teslim ediliyor.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Ankara'daki Terör Saldırısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement