Merdiven Altı Dershaneler Çoğaldı

Merdiven altı ve kayıt dışı çalışan dershane ve eğitim merkezleriyle ilgili denetimlerini sürdüren ekipler Urfa merkez ve ilçelerde olmak üzere 30'un üzerinde kurumun kapısına kilit vurdu. Ancak ne merdiven altı dershane veya etüt merkezi azaldı ne de buralarda kaçak çalışan öğretmenler.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Gülen Hareketi'ne yönelik mücadelesinde Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nda verilen özel okul ve dershanelerde çalışma hakkı ile özel okul ve dershanelerde kaçak olarak çalışan binlerce öğretmene yasal statü kazandırmak için yasa çıkardı. Bakanlık bu uygulamayla, dershane ve özel okullarda kaçak olarak çalışan öğretmenlerle ilgili gelen yoğun şikayetleri ve soruşturmaları en aza indirmeyi amaçlıyordu. Geçtiğimiz yıl ekim ayında yürürlüğe giren uygulama ile geçim sıkıntısı çeken öğretmenlere kendi mesleğini yaparak ek iş imkanı sağlanmış oldu. Ancak Türkiye genelinde 10 binin üzerinde öğretmenin bu durumda olmasına rağmen başvuru sayısının istenildiği düzeyde olmadığı biliniyor.

URFA'DA DA YÜZLERCE ÖĞRETMEN KAÇAK ÇALIŞIYOR

Urfa'da da benzer şekilde kaçak çalışan öğretmenler var. Bu öğretmenlerin Milli Eğitim'den habersiz çalışması sonucu herhangi bir denetime de tabi tutulamıyorlar. Bazıları işi daha da abartarak, maaş aldıkları devlet okullarından daha çok dershane veya etüt merkezlerine zaman ayırıyor. Hal böyle olunca ne devlet okullarındaki ne de özel kurumlardaki öğrenciler verim alabiliyor. Herhangi bir izin almadan çalışan öğretmenlerle ilgili çok az sayıda şikayet aldıklarını kaydeden Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Abdulkerim Yavuz, bunların soruşturma aşamasında olduğunu belirtti. Yavuz, merdiven altı çalışan eğitim kurumlarıyla ilgili denetimlerde ise 30'un üzerinde kurumun kapısına kilit vurulduğunu söyledi.

GÖREVİ AKSATMAMAK GEREKİYOR

Farklı eğitim kurumlarında görev yapmak için görevi aksatmamak gerekiyor. Söz konusu yasal değişiklikle ilgili madde şöyle: "Madde 8- Kurumlarda çalıştırılacak personel ihtiyaç halinde, resmî okullarda görevli öğretmenlere asıl görevlerini aksatmamak ve aylık karşılığı okutmakla yükümlü bulunduğu haftalık ders saati sayısını doldurmaları kaydı ve çalıştıkları kurumların izni ile sadece okullarda, aylık karşılığı okutmakla yükümlü bulunduğu haftalık ders saati sayısının yarısı kadar ücretli ders verilebilir. Öğretmenlerin toplam ders saati sayısı haftada otuz saati geçemez. Uzman öğretici, usta öğretici ve öğretmenlik yapma nitelik ve şartlarını taşıyan diğer devlet memurlarına, ilgili birimlerin izniyle haftada on saati geçmemek üzere ücretli ders görevi verilebilir."

'ONAY OLMAZSA ÖĞRETMEN CİDDİ MANADA CEZA ALIR'

Urfa'da da ders saatini tamamlamak için derse girme niteliği taşıyan kişilerin onay almasıyla derslere girebildiğini belirten Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Abdulkerim Yavuz, "Bu kurum kurum değişir. Devlet kurumlarında çalışan öğretmenler istemeleri halinde ve ihtiyaç olması halinde bizim okullar arasındaki ders saatini tamamlamak için, diyelim ki, Ziyaettin Akbulut'ta bir matematik öğretmenimiz var, derse 30 saat giremiyor, diyelim ki, Türk Telekom'da ihtiyaç var, burada ders tamamlama şeklinde görevlendirme yapıyoruz. Diyelim ki, müftülükteki bir müftü yardımcısı, ilçe müftüsü, ilahiyat fakültesi bir imam da ders tamamlama şeklinde bizim okullarımızda derse girebiliyor. Bunun yanında özel okullarda da sekiz saate kadar derse girebiliyor. O saati aşamaz. Okulun ihtiyacı varsa, öğretmenle de anlaşıyorsa bir onay alınıyor. Diyelim ki, A okulunda derse girebiliyor. Bildirmedikleri halde çalışamazlar. Bunu tespit etmemiz halinde de öğretmenler ciddi manada ceza alırlar" dedi.

'DENETİMLERİMİZ DEVAM EDİYOR'

Çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Yavuz, şu ana kadar onay almadan çalışan öğretmen vakalarıyla ilgili bir iki tane şikayet geldiğini ancak bunların henüz sonuçlanmadığını belirten Yavuz, "Biz, bunun denetimlerini yapıyoruz. Bizim komisyonlarımız var, müfettişlerimiz geziyor. Kurumlar açılırken bize öğretmen bildirmek durumundadırlar. Bugün zaten okullarda mevcut öğretmenlerin üçte biri kadrolu olmak zorundadır. Kadro dediğimiz sözleşme yaparak çalışma. Üç yıldan sonra ise dört üçünün sözleşmesi olması gerekiyor. Dört biri kadar da başka kurumlardan alabiliyor. Fakat bunların da bir onaya bağlanması gerekiyor. Yani orada birini derste göstermiştir, fakat onun yerine gayri resmi devletteki birisini göstermiş olabilir, onu çalıştırıyor olabilir. Bunun tespiti halinde öğretmenle ilgili de, okul manasında da ciddi soruşturmalar açılır, cezalar verilir" dedi.

'30 KURUMA MÜHÜR VURDUK'

Merdiven altı ve kayıt dışı çalışan, kendisini dershane veya etüt merkezi olarak tanıtan yerlere ilişkin olarak da denetimlerinin sıkı bir şekilde devam ettiğini dile getiren Yavuz, "Komisyonlarımız sokak sokak dolaşıyorlar. Biz şu ana kadar 30'un üzerinde kurumu kapattık, kapısına mühür vurduk. Muhtemelen tespit edemediğimiz, bu apartman içlerinde de vardır, bunların da şikayetle tespit edilmesi gerekiyor. Bunun dışında her ilçemizde kurulan komisyonlar var. Her komisyonda emniyet müdürlüklerimizden bir şube müdürü, emniyet müdürlüğünden bir komiser, SGK'dan, Maliyeden, belediyelerden elemanlar var. Bu komisyonlar sokak sokak geziyorlar. Tespit edilen yerleri tutanak tutarak bize gönderiyorlar. Biz de valilik onayıyla kapatıyoruz. Sonra belediye aracılığıyla kapılarına mühür vuruyoruz. Şu ana kadar Karaköprü'de, Haliliye'de, Suruç'ta, Birecik'te, Ceylanpınar'da, Akçakale'de 30'un üzerinde kurumun kapısına mühür vuruldu. Ve çalışmalarımız da devam ediyor" diye konuştu.
(Kaynak: Gazeteipekyol)