Rabia ve Nahda Katliamlarının İkinci Yılı - Son Dakika
Güncel

Rabia ve Nahda Katliamlarının İkinci Yılı

Mısır Islah (Reform) Partisi Genel Başkanı Atiyye Adlan, "Cumhurbaşkanı Mursi'nin ve diğer tutukluların hayatı, onuru ve insanlığı kırmızı çizgimizdir.

14.08.2015 20:29
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Mısır Islah (Reform) Partisi Genel Başkanı Atiyye Adlan, "Cumhurbaşkanı Mursi'nin ve diğer tutukluların hayatı, onuru ve insanlığı kırmızı çizgimizdir. Onların, haklarına yönelik herhangi bir ihlal karşısında susmayacağız" dedi.

Muhalifler, Mısır'da 3 Temmuz 2013'te askerin yönetime müdahale etmesi sonucu başlayan gösterilerin ardından 14 Ağustos'ta Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarında toplanan darbe karşıtlarına yönelik kanlı müdahalenin ikinci yılı dolayısıyla İstanbul'da basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda grup adına bildiri okuyan Mısır Islah Partisi Lideri Adlan, darbeyle görevinden uzaklaştırılan ülkenin demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ve diğer tutukluların "kırmızı çizgileri" olduğunu kaydetti.

Adlan, "Cumhurbaşkanı Mursi'nin ve diğer tutukluların hayatı, onuru ve insanlığı kırmızı çizgimizdir. Onların, haklarına yönelik herhangi bir ihlal karşısında susmayacağız" dedi.

"Devrim, tüm meşru yolları takip edecek, hiç kimseye boyun eğmeyecek" diyen Adlan,  "Eğer devrimin, üzerine kurulu olduğu esaslara aykırı bir durum ortaya çıkarsa, ümmetin alimleri son sözü söyleyecek, gidişatı belirleme rolü onların olacak" ifadesini kullandı.

Meydanlarda katledilenlerin "kısas" hakkı ve "meşruiyetten" ödün vermeyeceklerini" dile getiren Adlan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şehitlerin şeriata uygun, adil kısas hakkı, (Mursi'nin yönetime dönmesine işaret edilerek), meşruiyetin tam bir şekilde geri dönmesinden taviz vermemek, ihmal edilmesi veya herhangi bir durumda aşılması mümkün olmayan devrimci ilkelerimizdir. Mısır devrimi bağımsızdır ve Mısır halkınındır."

-"Sisi, Halkın iradesini hiçe saydı"

Eski milletvekili Muhammed Mesad da  toplantıda yaptığı konuşmada, "Sisi, askerlerine halka karşı helikopterler, tanklar, keskin nişancılar aracılığıyla saldırıya geçmeleri talimatını verdi. Böylece, korkunç Rabia katliamını gerçekleştirerek, silahsız kadın, erkek, çocuk oradaki herkesi öldürttü" diye konuştu.

Sisi'nin halkın iradesini hiçe saydığını ifade eden Mesad, "Sisi, yasamaya ve kanunlara saldırdı, demokratikleşmeyi durdurdu, Sina Yarımadası'nı yerle bir etti ve ülkede iç savaşı körükledi" görüşünü dile getirdi.

Mısır yargısı "suç organı ve intikam aracı oldu"

Mısır İçin Hakimler Sözcüsü Muhammed İvad da ülkede yargının bir "intikam aracı" haline geldiğini vurgulayarak, "Yargı, darbe yönetiminin elinde bir suç organı olmuştur. Devrimci güçler, adil yargılamanın bukunmadığı söz konusu durumda meşru savunma haklarını almalılar" ifadelerini kullandı.

İslami Parti milletvekillerinden Mecdi Salim ise darbenin başarısız olduğunu savunarak, "Mısır'da darbe başarısızlıkla sonuçlandı. Darbeyi gerçekleştiren ekip, ülkeyi propaganda, reklam ve hayali projelerle yönetiyor" şeklinde konuştu.

Mısır Sağlık Bakanlığı, 14 Ağustos'ta başlayan kanlı tasfiyenin ardından 16 Ağustos 2013 itibarıyla güvenlik güçlerinin darbe karşıtı gösterilere müdahalesi sonucu ülke genelinde ölenlerin sayısının 578'e, yaralıların 4 bin 201'e yükseldiğini duyurmuştu.

Hürriyet ve Adalet Partisi ise ülke genelinde ölü sayısının bini, yaralı sayısının da 10 bini aştığını, Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) ise ölü sayısının 2 bin 600, yaralı sayısının ise 7 bin olduğunu açıklamıştı.

Katliamın büyüklüğünün gizlenmesi amacıyla Rabiatul Adeviyye Meydanı'ndaki bazı cesetlerin güvenlik güçleri tarafından bilinmeyen yerlere götürüldüğü, bazı cesetlerin de cami ve hastanelerde toplanarak yakıldığı iddia edilmişti.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Rabia ve Nahda Katliamlarının İkinci Yılı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement