Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı Genel Kurul'da - Son Dakika
Politika

Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı Genel Kurul'da

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, "Türkiye'nin kendine ait bir istikameti var, bu istikamette gidiyor ve bu istikametinden Türkiye vazgeçmeyecek.

20.07.2016 20:33

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, " Türkiye'nin kendine ait bir istikameti var, bu istikamette gidiyor ve bu istikametinden Türkiye vazgeçmeyecek." dedi.

Soylu, Uluslararası İşgücü Kanun Tasarısı'nın birinci bölümünün görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Tasarının esas amacının beyin göçünü tersine Türkiye'ye getirmek olduğunu vurgulayan Soylu, bunu defalarca konuştuklarını belirterek, "Artık biz bir kaynak ülke olarak yurt dışına insan gönderme konusunda bir telaşın içerisinde değiliz. Şimdi elimiz daha rahat, daha yetişmiş bir insan kaynağımız var. Daha rekabet edebilir bir şekilde insan kaynağımız var. Yurt dışına gidecek insanlarımızın, yabancı dil dahil olmak üzere mesleki alanlarda önemli donanımları söz konusudur." diye konuştu.

FETÖ'nün darbe girişimi sonrasında yaşanan görevden almalara ve soruşturmalara ilişkin soruları da yanıtlayan Soylu, şöyle devam etti:

"Şuna itimat etmenizi isterim. Bu konuda çok titiz bir davranış içerisindeyiz. Devlet işleyen bir sistem, kimin kusuru olduğunu, kimin hata yaptığını, kimin bir şekilde özellikle 15 Temmuz darbe süreci içerisinde nasıl bir pozisyon aldığını ve anayasal süreci ortadan kaldırmak için hangi hamleleri gerçekleştirdiğini, yargı, emniyet güçlerimiz izleyerek bir sonuca varıyor. Bunların bir çoğu da zaten halkın gözü önünde cereyan etmiş olaylardır."

Bakan Soylu, "Türkiye'nin kendine ait bir istikameti var, bu istikamette gidiyor ve bu istikametinden Türkiye vazgeçmeyecek. Bu istikametinden vazgeçmemesi sadece bir siyasi partinin değil aslında Türkiye'nin kendi kararıdır. Bu kararları kendimiz veriyor değiliz. Bu kararları millet veriyor, biz milletin verdiği kararın uygulayıcısıyız. Hadi bakalım hep beraber burada bir yanlış karar verelim, tanklar üzerine çıkan millet sizi, bizi sokağa sokar mı?" ifadelerini kullandı.

Yerinden söz alan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis'in darbeye hep birlikte karşı koyduğunu ve püskürttüğünü vurgulayarak, şunları söyledi:

"Bu şartlar altında bugün yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısında kamuoyunda konuşulan olağanüstü hal ilan edilmesi gibi, Meclis'in yasama yetkisini alıp, yürütmeye taşıyacak dolayısıyla Meclis'i güçsüzleştirecek bir uygulamayla ilgili çok ciddi endişeler var. Bakanlar Kurulu'na katılacak tüm bakanlara, Meclis'in böyle bir muameleyi hak etmediğini, eğer böyle bir şey yapılacaksa bunun da yarın konuşulacak şekliyle söylüyorum, 'Gazi Meclis'e sivil bir darbe' olarak algılanacağının altını çizmek isteriz."

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise Bakanlar Kurulu'nun toplandığını anımsatarak, "Bazı önemli kararların alınacağını tahmin ediyorum. 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili, darbeciler ve destekçileriyle etkin bir şekilde mücadale yapılması açık, ancak bu mücadelenin etkin ve verimli olması için hukuk ve demokrasinin içinde hareket edilmesi gerektiği de bir o kadar açık." dedi.

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Bakanlar Kurulu'nda siyasi iktidarın, "Ben yaptım, oldu bitti" anlayışı içerisinde hayati kararları tartışıyor olmasını son derece yanlış bulduklarını kaydetti.

Baluken, "OHAL ve benzeri gibi ülkemize de yakışmayacak bir takım uygulamaların tekrar devreye girmesi durumunda yapılabilecek en büyük yanlışın bir kez daha tekrarlanmış olacağını düşünüyoruz." ifadesini kullandı.

AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, Meclis'in millet iradesinin şekillendiği yer olduğuna dikkati çekerek, demokratik sistemlerin kendisine yönelik tehditlere karşı kendisini nasıl koruyacağı meselesinin öteden beri konuşulup dile getirildiğini belirtti.

Bostancı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Demokratik sistemlerde, tehditin kapsamına ve durumuna göre kendini korumaya dönük olan önlemleri anayasa ve yasalar çerçevesinde almaya çalışır. Demokrasi, hukuk dediğimiz kavramlar soyut kavramlar değildir. Türkiye bir hukuk devletidir ve Türkiye'de demokrasi var. Bunun sınırlarını da anayasa ve yasalar çiziyor. Eğer anayasanın ve yasaların dışında yapılacak herhangi bir şey olursa buyrun hep beraber karşı çıkalım ama anayasa ve yasalar çerçevesinde işler yapılıyorsa elbette siyaseten tartışalım, fikirlerimizi söyleyelim ama anayasanın ve yasaların dışında demokrasiye, özgürlüklere, hukuka aykırı işler olduğuna ilişkin eleştirilere de lütfen dikkatli olalım."

TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, verilen aranın ardından, komisyon ve hükümetin yerine oturmaması nedeniyle, birleşimi yarın saat 14.00'de toplanmak üzere kapattı.

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı Genel Kurul'da - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement