TBMM'de 'zeytinlik' teklifine tepki (3)

ELİTAŞ: DEMOKRASİ TAHAMMÜL REJİMİDİR

Komisyon görüşmesinin devamında da usul tartışması devam etti. Mustafa Elitaş, CHP ve HDP'li vekillerle yaşanan sözlü tartışmanın ardından konuşmak için söz aldı. Elitaş, "Sizin bir arkadaşınız orada konuşurken bizim burada bir arkadaşımız fısıldayınca sayın Bakan bizim arkadaşımızı azarlıyor. Yapmayın Allah aşkına. 'Demokrasi' diyorsunuz sadece siz konuşuyorsunuz. Karşınızdakinin konuşmasına tahammül edemiyorsunuz. Bakın; demokrasi tahammül rejimidir. İktidar tahammül edecek, muhalefette tahammül edecek. Hala tahammülsüzlük gösteriyorsunuz. Şu önergelere bakıyorum. Bu önergelerin hiçbiri usule uygun değil. İçtüzük 26'ncı madde açık ve net. Bu konuda görüş bildirmeye yetkili olan komisyon başkanlarıdır. İçtüzük 26'ncı maddeyi okursanız komisyon üyesi 9 kişi, eğer komisyon başkanına çağrı yazarlarsa, komisyon başkanı olağanüstü toplantıya çağırmak mecburiyetindedir. Milletvekili uyanık olmalı. Öyle bağırarak milleti uyandıramazsın. Öyle masaya vurarak milleti uyandıramazsın. Önce siz uyanık olacaksınız" dedi.

DANIŞTAY 'BU İŞ YÖNETMELİKLE DEĞİL KANUNLA YAPILMASI GEREKİR' DİYORElitaş, konuşmasına devam ederek, "Bu zeytinliklerle ilgili konu; 1982 yılında termik santraller kurulmaya başlanmış, nihayetinde 1995 yılında bitmiş. O süre içerisinde Türkiye Elektrik Kurumu (TEK) bu santralleri üretmeye başlamış. Şu anda bu termik santrallerin yaklaşık üretim kapasitesi 2 bin megavata yakın. Üretim miktarı da şu anki fiili üretim Türkiye'deki olan 100 bin megavatlık üretim kapasitesinin yaklaşık yüzde 4 buçuğuna eşit geliyor. Bu enerjinin olduğu dönemde, ihalenin yapıldığı süreçte; bu termik santrallerin içinde bulunduğu alan bir harita ile ihale edilmiş, buradaki zeytinliklerin altında kömürlerin de işletilmesi söylenmiş. Fakat o süreç içerisinde Danıştay bu yönetmeliği iptal etmiş. TEDAŞ değil TEK varken bu yönetmelik devam ediyor, orada da olacak diye düşünülmüş. Fakat Danıştay, bu yönetmeliği iptal ettikten sonra bir kanun değişikliği yapmaya kalktık 2017 yılında. Orada toplumdan büyük bir baskı; ama o kanun teklifi Türkiye genelini kapsayan zeytinliklerle ilgiliydi. O kanun teklifindeki birinci maddeyi çektik. Arkasından Danıştay bu 2012 tarihli yönetmeliği iptal edince, gerekçesi şu diyor; 'Bu iş yönetmelikle olacak iş değildir, kanunla yapılması gerekir.' Şu anda Türkiye'nin bir enerji ihtiyacı var" diye konuştu.'TÜRKİYE'DE ZEYTİN AĞACI SAYISI 85 MİLYONDAN 196 MİLYONA ÇIKMIŞ'Dünyada yaşanan enerji sorununa bir kez daha dikkati çeken Elitaş, şöyle devam etti: "Enerji ihtiyacını karşılayabilmek için tüm dünya enerji dar boğazından geçerken mevcut kapasitesini devam ettirebilmek için Türkiye'nin yüzde 4 buçuğuna tekabül ettirebilmek için yaptığımız işlemin biz doğru olduğu kanaatindeyiz. Ama muhalefetten arkadaşlarımız bunun doğru olmadığını ifade ediyorlar. Bunu da değerlendiririz, bakarız. Biz ilgililerle görüştük. Sayın Cumhurbaşkanımızla da değerlendirdik. Arkadaşlarımız haklı, konularda itirazlarında ama ne olur ön yargı ile değil de bir gerçekle niye biz bunda doğru olduğumuzu ifade etme anlamında meramımızı anlatmaya çalışayım. 2000 yılına gelene kadar Türkiye'de yaklaşık 85-88 milyon zeytin ağacı vardı. 2000 yılından itibaren bugüne baktığımızda geçen bu kanun teklifini görüşürken Tarım ve Orman Bakanlığı'nda arkadaşlarımız sorduk. 'Ne kadar?' dedik. 196 milyon zeytin ağacına çıkmış."'BU KANUN TEKLİFİNDEN BİRİNCİ MADDENİN ÇIKARILMASINI TALEP EDİYORUZ'Elitaş, muhalefetten, kendileri için 'zeytini önemsemiyor' şeklinde ifade etmemelerini isteyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Eğer komisyon üyesi arkadaşlarımız da uygun görürse, teklif sahibi arkadaşımız da olumlu bulursa biz bu zeytinlikle ilgili birinci madde konusunda ben değerli arkadaşlarıma tavsiye ediyorum. Geri çekme önergelerini verecekler. İnşallah bu kanun teklifinden de birinci maddenin çıkarılmasını talep ediyoruz. Ama samimiyetle söylüyoruz. Eğer önümüzdeki yıllarda enerji kriziyle ilgili bir sorun ortaya çıkarsa bunun vebali hiç düşünmeden, gereksiz yere sadece muhalefet ruhuyla, başına zeytin dalından taç yaparak, saksının içerisinde zeytin ağacı gömülerek burada bizi etkilemeye çalışan insanların boynunda vebali vardır."