Serenay Sarıkaya, Ozan Güven'in kendisine platonik aşık olduğu iddialarına "Yeter" diyerek resti çekti

Son Güncelleme:

Bir süredir birlikte olduğu Cem Yılmaz'dan Ozan Güven'in kendisine platonik aşık olduğu iddiasıyla ayrıldığı ileri sürülen Serenay Sarıkaya, Instagram hesabından yaptığı paylaşımda "Yeter" diyerek isyan etti.

Cem Yılmaz'la yaşadığı aşkla magazin gündeminden bir türlü düşmeyen Serenay Sarıkaya, fena patladı. Son olarak Yılmaz ile ayrıldığı hatta Ozan Güven'in kendisine platonik olarak aşık olduğu ileri sürülen Sarıkaya, Instagram hesabının hikaye kısmından uzun bir açıklama yaptı.

"BU KADAR DA İLERİ GİDİLMEZ Kİ"

Özel hayatıyla ilgili konularda hep sessiz kalan Sarıkaya, hakkında aşk iddialarına şu sözlerle isyan etti: "Yahu bir insanın bu kadar da üstüne gelinmez ki! Sesi çıkmıyor diye bu kadar da ileri gidilmez ki artık! Üstelik sonu gelmiyor, bitmiyor. Daha birini iyileştiremeden daha da serti zaten hazırda bekliyor. 'Bu mesleği seçmenin bedellerinden', 'Olacak o kadar ünlüsün', 'İsminin olduğu her şey çok okunuyor', 'Dikkat çekiyor', 'Sesimizi çıkarmayalım büyümesin' deniyor. Kabul etmiyorum!"

"BEN DE İNSANIM, BENİM DE DUYGULARIM VAR"

"Sınırı aşalı çok oldu! Ne kolay oldu insanların hayatına iftiralar atmak, sınır, etik, ahlak bilmeden saldırmak... Ben her iftiraya yok öyle yok öyle değil diyemem ki. Bu ne kadar yorucu. Ama özellikle sosyal medyada bir sesin, varlık belirtilerin yoksa, sanki bütün varsayımlar gerçekmiş gibi bir bir de senelerce üzerine yapışıyor. Bir süre sonra senin başkaları tarafından bilinen kimliğin haline geliyor bütün bu saçmalık. Ben bunların hiçbirine değilim ki... Ben de bir insanım, benim de duygularım var. Sanatçı kişiliğim sebebiyle neden hep bir entrika olmak zorunda ismimim geçtiği her konuda. Neden beni ilgilendirmeyen konuların da ana kahramanı olmak zorundayım?"

"BU DA ŞİDDETİN BAŞKA TÜRLÜSÜ"

"Bunun usturuplu, ahlaklı bir yolu yok mu yahu? Halbuki her şeyin ortada, bir gizemim de yok ki. İşlerim ortada, duruşum ortada, ne yaşadığım belli, neye inandığım belli, neyi temsil ettiğim belli, neyin arkasında durduğum belli. Buna rağmen; seni olduğun gibi asla yansıtmayan varsayımların bir tezahürü olduğun yanılsamasına herkesin delilercesine inanma isteği neden? Bu çok eskide kalmadı mı artık? Güzel olanı değil de, kötü olanı, yanlış olanı çoğaltmak mı güzele, iyiye taşıyacak bizi? Bu da şiddetin başka türlüsü değil mi? Yeter!"