28 Şubat Sürecinde Yaşadıklarını Unutamıyor - Son Dakika
Güncel

28 Şubat Sürecinde Yaşadıklarını Unutamıyor

28 Şubat Sürecinde Yaşadıklarını Unutamıyor

Yaklaşık 2 yıllık öğretmenken 28 Şubat sürecinde baskılar nedeniyle istifa etmek zorunda kalan İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, geçmişte yaşadıklarını unutamıyor.

27.02.2017 11:28
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ALİ OSMAN ÇELİKAL - Yaklaşık 2 yıllık öğretmenken 28 Şubat sürecinde baskılar nedeniyle istifa etmek zorunda kalan İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, geçmişte yaşadıklarını unutamıyor.

Durmuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karadeniz Teknik Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi Kimya Öğretmenliği Bölümü'nden mezun olduktan sonra 10 Eylül 1996'da Gümüşhane'nin Torul ilçesindeki bir ilkokulda sınıf öğretmeni olarak göreve başladığını söyledi.

Severek ve isteyerek görevini yaparken 28 Şubat sürecinin başladığını anlatan Durmuş, kendisi gibi başörtülüler için zorlu bir dönemin yaşandığını ifade etti.

O dönemde garip gerekçelerle, başta öğretmen olmak üzere birçok devlet memuru kadının başlarını açmaları için emir geldiğini anlatan Durmuş, "Başını açmayan 2 kişi kaldık. Birisi eşimin mesai arkadaşlarından doktor, diğeri de ben. Baskılar ve tepkiler geliyordu. Okulda her gün muhabbet ettiğimiz meslektaşlarımız, sanki bir anda bambaşka insanlar oluverdi." dedi.

Gözden uzak olmak ve başörtüsüyle mesleğini yerine getirmek için yatılı okula tayinini istediğini ancak orada da uzun süre kalamadığını dile getiren Durmuş, şöyle konuştu:

"O zamanki dönemin okul müdürü, beni idare etmeye ve yardımcı olmaya çalıştı. Bir gün, kaymakamın geleceğini söyleyip 'Kesinlikle olmaz, başınızı açacaksınız' dediler, ben de 'Açmam' dedim. O zaman eşim sağlık grup başkanıydı. Beni ikna edemeyince eşime ulaşmışlar, ikna etmek için. Yine de toplantıya katılmadım, sağlık izni aldım. Tabii baskılar gelmeye devam etti ve okul müdürümüz ciddi anlamda baskı yaşamış oldu. 'Neden hakkımda herhangi bir işlem yapmıyor' diye sorunlar yaşadı."

"Onurumuzu incitecek sözleri hakketmedik"

O dönemde konulan kuralların uygulandığını ancak insan onurunu incitecek sözleri hakketmediklerini belirten Durmuş, "İnanılmaz derecede hakaretlerle, her gün 'Bugün bunu yaşayacak mıyım' düşünceleriyle göreve gittim." dedi.

Sonra başka bir okula tayinini isteyip gittiğini bildiren Durmuş, şöyle devam etti:

"Maalesef o süreçte yaptıklarımız değil de sadece başımızdaki başörtüsü bir sorundu. Başka bir şey gündeme gelmiyordu. Bana 'Sen şunu yapamıyorsun, şunu başaramıyorsun, şu yüzden alıyoruz' deseler bu kadar dokunmayacaktı. Askeriyeden 'Falan kişi halen başörtülü çalışıyor' diye bilgi gelmiş. Bunun üzerine kaymakam ve milli eğitim müdürü hakkında işlem yapılacaktı. Haliyle hakkımda işlem yapmak zorunda kaldılar. Hakkımda tutanak tutuldu. Memurluktan ihracımı gerçekleştireceklerdi. O günü hiç unutmuyorum, hakikaten insanın içi acıyor. 15 yıl emek sarf ediyorsunuz, yapmak istediğiniz bir mesleği icra etmeye çalışıyorsunuz ve sistem buna izin vermiyor. Neden sadece bu başörtümüz. Ama maalesef o zamanki bakış öyleydi."

Durmuş, o dönemde baskılar nedeniyle istifa ettiğini anlatarak, "Bir öğrencimin 'Öğretmenim akşam kahvehanede sizi konuşuyorlardı. Doktor beyin eşini çok merak ediyoruz. Yarın o da başını açtığı zaman göreceğiz dediler' sözleri, beni çok incitmişti. Bu andan itibaren istifa kararı aldım." ifadelerini kullandı.

"Devletimize küsmedim"

Görevden ayrıldıktan sonra borçlanarak ilçede çocuk giyim mağazası açtığını belirten Durmuş, içini acıtan tek şeyin, severek başladığı mesleğini yapamamak olduğunu söyledi.

Hiçbir zaman devletine küsmediğini ve 2006'da tekrar göreve döndüğünü vurgulayan Durmuş, şunları kaydetti:

"2006'da Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesine atandım. Daha sonra farklı illerde öğretmenlik ve idarecilik yaptım. Şimdi İl Milli Eğitim Müdürlüğü yapıyorum ve eğitim camiasında bulunmaktan son derece mutluyum. Bu süreç içinde devletimize küsmedim, küsmeyeceğiz de. Çünkü bu ülke bizim. Başka bir Türkiye yok. Bu ülkede doğdum, bu ülkenin evladıyım, ülkenin eğitim imkanlarında faydalandım. Son nefesime kadar, gücümün yettiği oranda hizmet edebilmek için mesai gözetmeksizin çalışmaya devam edeceğim. Belki de o görevde bulunamadığımız süreleri kapatmaya çalışıyoruz. 1996'da nasıl göreve başladıysam, bugün o ilk görev heyecanını halen yaşıyorum. Umutluyum, gelecek daha iyi olacak."

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 28 Şubat Sürecinde Yaşadıklarını Unutamıyor - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement