Binali Yıldırım: Camiye Hoca Seçmiyoruz

Yayla çorbası, gül böreği, tavuklu tas kebabı, dondurmalı sakızlı muhallebinin ikram edildiği iftar yemeğinin ardından konuma yapan Yıldırım, cumhurbaşkanlığı için çatı adayı gösterilen Ekmeleddin İhsanoğlu'nu eleştirerek, şunları söyledi; "Şimdi bir cumhurbaşkanlığı seçimi var. Yine bir mühendislik projesi devreye sokulmak isteniyor. Siyaset dışı siyasete bulaşmayan eski Türkiye'nin adetlerini yönetim modelini milletin doğrudan seçeceği cumhurbaşkanı seçilmesi için bir proje geliştirdiler. Projenin kendisi yerli değildir. 12 yılda yaşadıklarımız bize çok şey öğretti. Ülkedeki güven ve istikranın ülkeye kazandırdıkları çok önemli. Kendi içlerinden bir arkadaşlarını çıkaramadılar siyasetle ilişkisi olmayan ülkenin konularıyla uzaktan yakından alakası olmayan bir insanı aday yaptılar. Güzel bir insan iyi insan da biz camiye hoca seçmiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetecek cumhurbaşkanı seçiyoruz. Muhtıra yiyince ceketini alıp gitmemiş muhtıraya muhtıra ile cevap vermiş birini seçeceğiz" dedi.

"BİZİ BİN 700 METRELİK TÜNELLE İMTİHAN MI EDİYORSUNUZ"

Binali Yıldırım, İzmir'de yerel yönetimleri şu sözlerle eleştirdi: "Her türlü olumsuzluğa rağmen İzmirliler oyumuzu yüzde 58 artırdılar. Alternatif olmadığı algısını yerle bir ettiler. Kenti yönetenler

eskisi gibi rahat olamayacaklar. Arkadaşlarımız yerel meclislerde İzmirli'nin davasını takip ediyor. 'Ben yaptım oldu siz de nereden çıktınız' dönemi geçti. İdeolojik içi boş faydası olmayan

tartışmalardan hizmet odaklı çalışmalara yönelme zamanıdır. Bu bir dost uyarısıdır. Eğer yaparlarsa yerel yönetimlerde ömürleri uzar. Yapmazlarsa İzmirli teşekkür eder ve hizmet yapacaklara yetkiyi verir. İzmir'in boş tartışmalarla kaybedecek zamanı yok. Kentin trafiğini

çözelim diye konak tüneli yaptık. Hızlı bir şekilde planladık yatırıma aldık yüzde ikisi bitmiş şimdi yapay bir tartışma başlattılar. ÇED'i yokmuş izinleri yokmuş. Her gün 11- 15 kişi toplantı yapıyorlar. Başlarında da belediye başkanı. 100 gün geçmiş ne yaptın onu anlat.

gelmiş yapılan işe çomak sokuyorsun. Bu İzmir için benim için değil. Biz bunun derdindeyken arkadaşlar nasıl durdururuz asıl geciktiririz bunun gayreti içindeler. Bunlar adeta kendileri ortaya bir şey koyamadıkları için yapılan işleri kıskanmaya yönelik faaliyetlerdir. Biz 12 yıldır Türkiye'de iş yapıyoruz. Dağları deldik tüneller açtık viyadükler yaptık şurada bizi bin 700 metrelik iki tünelle imtihan mı yapıyorsunuz. İzmirli böyle ucuz, ideolojik siyasete artık prim vermiyor. İzmir'de ekonomi kan kaybediyor işsizlik artıyor. Bunlara çare arayacakken arkadaşlar yapılan işleri engellemeye çalışıyor. İzmir'in bu kadar boş konularla vakit kaybetmesi kentin hak ettiği bir

şey değildir". İftara katılan herkese "Bir liderin doğuşu Recep Tayyip Erdoğan" adlı

kitap hediye edildi. Partililerin, "Erdoğan varsa ben de varım" kampanyası kapsamında Ziraat Bankası İzmir Şubesi'ne bağışta bulunmaları istendi.