CHP Konya Milletvekili Kart Açıklaması

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, "Sömürü ve soygun düzeni AKP'nin himayesine rağmen yıkılacaktır. İnsanlarımızın emeklerini ve ekmeklerini çalanlar, canlarını alanlar vebal ve sorumluluktan kurtulamayacaklardır" dedi.

Kart, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, haksız kazanç ilişkilerinin ve nüfuz suistimallerinin siyasi iktidarın himayesinde girdiğini, bu düzenin de Soma ve Ermenek'de yaşananlar gibi üzücü olayların önünü açtığını ileri sürdü.

AK Parti iktidarında iş kazalarının istikrarlı bir şekilde sürdüğünü ve iş cinayetlerine dönüştüğünü ifade eden Kart, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Suçluluk duygusunun itirafını açık olarak dile getirenler de var yönetim kadrolarında. Ne diyorlar ' 'Bu ocaklara ruhsat verilmemeliydi'. Ne güzel. Sen ne yapıyorsun' Niye seyrediyorsun? 'Ocağı kapatmak istediğimiz zaman 50 kişi araya giriyor'. Sen niye onlara tabi oluyorsun? Bunun cevabını versene. Bunları söylüyor, ondan sonra da aslında kendisini güya iyi niyetli göstererek bu sürecin dışına çıkarmaya çalışıyor. Bir taraftan da asli görevini yapıyor, Soma'da görev suistimali yapan müfettişler hakkında soruşturma iznini vermiyor. Böylesine acımasız ve gayri insani bir tiyatro oyunu ülkemizde 8-10 yıldan bu yana sergileniyor. Kararlılıkla ifade ediyoruz ki sömürü ve soygun düzeni AKP'nin himayesine rağmen yıkılacaktır. İnsanlarımızın emeklerini ve ekmeklerini çalanlar, canlarını alanlar vebal ve sorumluluktan kurtulamayacaklardır."

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kart, "Peşmerge'nin geçişi sırasında yaşananlar, sevinç gösterileri, ikinci Habur olarak nitelendirildi? Sizin değerlendirmeniz ne olacak?" sorusu üzerine şunları kaydetti:

"O sevinç gösterilerini yapanlar, kişisel olarak söylüyorum, terör örgütüne yönelik bir sempatiyi, desteği kabul etmemiz söz konusu olamaz. Olayı bu boyutuyla görüyorum. O çerçevede de o desteği ifade edenler kimlerdir, onun ayrıca yorumu ve değerlendirmesi yapılabilir, yapılmalıdır. Ama Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olarak, milletvekili olarak, orada terör örgütlerine yönelik herhangi bir sempati veya destek beyanında bulunmamız söz konusu olamaz. Orada yerleşik halkların, Arap'ıyla, Kürt'üyle, Türkmeni'yle herkesin IŞİD vahşetine karşı gösterdiği direniş hareketine, mücadeleye, saygı göstermek ve destek vermek gereğinden söz ediyorum. Temel ölçü budur." - TBMM