Ege" İçin Yeni Bir Hayata Başladılar

CANAN TÜKELAY - Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Eski Çağ Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Selim Pullu, otizmli çocuğunun tedavisi için gittiği Avustralya'da yaptığı çalışmalar ve çektiği belgeselle "Yılın Otizmli Babası" ödülüne layık görüldü.

Selim ve Handan Pullu çiftinin iki çocuğundan birisi olan Ege'nin 2012 yılında otizmli olduğu tespit edildi.

Şu anda 6 yaşında olan oğlunun tedavisi için iş yerinden izin alan Yrd. Doç. Dr. Pullu, ailesiyle Melbourne kentine yerleşti.

Önce otizmlilere eğitim verilen okula başlayan, ardından da konuşma ve davranış terapistleriyle çalışan Ege, ailesinin de ilgisiyle bir süre sonra konuşmaya başladı.

Oğlunun tedavisi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan Selim Pullu, otizmlilerin babalarını bir araya getirdiği sosyal grupla da birçok etkinliğe imza attı.

Başarılı çalışmaları ile yetkililerin de dikkatini çeken, otizm konusunda hazırladığı animasyon belgeseli Avustralya Kültür Bakanlığı tarafından 7 dile çevrilip, kurumlara dağıtılan Pullu, "Yılın Otizmli Babası" ödülüne layık görülen ilk Türk oldu.

"Hiç konuşamayabilir demişlerdi"

Selim Pullu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuklarının otizmli olduğunu öğrendiklerinde hayatlarının değiştiğini söyledi.

Araştırmaları sonucunda çok yaygın bir nörolojik bozukluk olduğunu öğrendikleri otizm konusunda Afyonkarahisar'da istedikleri seviyede eğitim imkanı bulamayınca, eşinin vatandaşı olduğu Avustralya'ya gitmeye karar verdiklerini anlatan Pullu, çalıştığı üniversiteden izin aldığını, evini kiraya verip, eşyaları ve arabasını da sattığını ifade etti.

Ailece Avustralya'ya gittiklerini ifade eden baba Pullu, "Ege burada otizm okulunda eğitime başladı. Daha sonra konuşma ve davranış terapistleriyle çalıştı. Oğlum hiç konuşmuyordu, göz kontağı yoktu. 'Hiç konuşamayabilir' demişlerdi. Şimdi ise beni sosyal medyada kamerada gördüğünde bile tanıyor, benimle konuşuyor. İsmimizi söylüyor, kitap okuyabiliyor. Eşimin de desteği çok fazla oldu." diye konuştu.

"Babalar grubu" oluşturdu

Selim Pullu, oğluyla ilgilenirken, benzer durumdaki aileler için de bir şeyler yapmaya çalıştığını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Otizmli çocukları olan, özellikle Türk anne ve babaları bir araya getirmek, çocuklar için devletin tanıdığı hak ve imkanlardan faydalanmalarını sağlamak, bu konuda onları bilgilendirmek, otizmle ilgili yanlış bilgileri düzeltmek gibi çalışmalarda görev aldım. 'Babalar grubu' oluşturdum ve ayda bir topladım. Erkekler bu konuda duygularını saklıyorlar, bu yüzden sadece babalardan oluşturdum. Onlarla çalışırken aslında içlerinin bu konuda ne kadar yumuşak olduğunu, içlerinin yandığını ve bir şeyler yapmak istediklerini öğrendik. Buluşmalarımız bir okul ve seminer gibi değildi. Tavla oynarken, mangal yaparken veya futbol maçı izlerken, bir yandan da 'çocuklarımıza bir meyveyi nasıl yedirebileceğimiz, sinirli anlarında hangi yöntemleri kullandığımız' gibi konularda paylaşımlarda bulunduk. Çok duygusal anlar yaşadık, birbirimizi teselli ettik."

Belgeseli 7 dile çevrildi

Kendisine otizmli çocuklar ve kültürel farklılıkları anlatan bir animasyon belgeselin editörlüğü görevinin de verildiğini aktaran Pullu, "Bizim kültürümüzde 'erkek çocuklar geç konuşur' gibi bir algı var. Bu yüzden oğlumun tedavisine başlamakta biraz zaman kaybettik. Aslında herkes kaybetmiş. Bunu belgeselde anlattık, 'bunlara kulak asmayın, mutlaka bir çocuk psikiyatri uzmanına başvurun, sabırlı olun' dedik. Bu belgesel, Avustralya Kültür Bakanlığı tarafından bütün kurumlara dağıtıldı ve 7 dile çevrildi." ifadelerini kullandı.

Selim Pullu, 2 ay önce Türkiye'ye döndüğünü, ailesinin de yakında geleceğini belirterek, şunları kaydetti:

"Afyonkarahisar'da otizmle ilgili çalışmalarımı sürdürürken sevindirici bir haber aldım. 2 Nisan Dünya Otizm Günü'nde Avustralya'da her yıl düzenlenen ve yılın otizmli anne ya da babasına verilen ödül, bu sene bana verildi. 'Yılın Otizmli Babası' ödülüne layık görüldüm. Bu benim adıma çok mutluluk verici. Elbette çalışmalarınızı böyle bir ödül için yapmıyorsunuz. Ama emeklerinizin, uykusuz geçen gecelerinizin karşılığında böyle küçük bir anılma size güç veriyor. Aynı zamanda direnç kazandırıyor. Bize destek olan tüm anne babalara çok teşekkür ediyorum. Otizmli ailelere şunu söylemek isterim. Baba olarak kendime ilke edindiğim 4 kuralım var; sevgi, ilgi, sabır ve tekrar. Bunları çocuğunuzun hayatına sokabilirseniz, onu kazanabiliyorsunuz."

Oğlu için verdiği mücadele sırasında en büyük desteği AKÜ yönetiminden gördüğünü de vurgulayan Pullu, "Otizmle alakalı çalışmaları bırakmadım. Şimdi amacım Afyonkarahisar'da Otizmli Çocuklar Derneği ile buradaki çocuklarımıza da faydalı olmak." dedi.