Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Arslan Adana'da

Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, 10 işçinin cansız bedenine ulaşıldığı Ermenek'teki maden faciasının kader ve fıtratın gereği olmadığını ifade ederek, "Bu, aymazlığın, insana değer vermezliğin, dünya aç gözlülüğünün sorunudur" dedi.

Hak-İş Kadın Komitesi'nin organize ettiği, Sendikal Harekete Kadın Katılımını Artırma Projesi kapsamında düzenlenen "7. Sendikal Kadın Eğitimi" Seyhan Oteli'nde gerçekleşti.

Toplantıda kadınlara seslenen Mahmut Arslan, Türkiye'de 13 milyon sigortalı işçinin sadece 1 milyonunun sendikalara üye olduğuna dikkat çekerek, "12 milyon bizi bekliyor ve bunun en az yarısı kadın. Demek ki Hak-İş daha işin başında. Geleceğe ait hedefleriniz, hayalleriniz olmazsa, gerçekleştireceğiniz bir başarı da olamaz. Biz hayal kuruyoruz, rüya görüyoruz. Ne için? İşte bu mazlumların, haksızlığa, uğramışların, itilip kakılmış hakları elinden alınmışların, 'Bizim sorunumuzu kim çözecek? Sahip çıkacak?' diyenler için. Zaman zaman lanet, okuduğunuz isyan ettiğiniz sorunlarınıza birlikte çözüm bulmak adına hayal kuruyoruz.

"SURİYE'DE OLUP BİTENLERİ KAMUOYUNA DUYURACAĞIZ"

Sendika çalışmalarından bahseden Mahmut Arslan, Suriye'deki olaylarla da ilgilendiklerini söyledi. Mülteci kamplarında araştırma yaptıklarını belirten Arslan, "Batı medyasının önümüze koyduğu dezenformasyon kokan görüntülerin, yaklaşımların, haberlerin ötesinde, orada olup bitenleri doğru bir şekilde kamuoyuna duyurmamız gerekiyor. O da bizim sorumluluğumuz" şeklinde konuştu.

Sendika yönetim kurulunda aldıkları karara göre doğum izninde de kolaylıklar getirdiklerini anlatan Arslan, şu ifadeleri kullandı:

"Doğum izni bitiyor. Ücretsiz izin alınması gerekiyor ve yaşanacak sıkıntılar var. İzinleri biten arkadaşlar 6 gün yarım gün çalışsınlar çocuklarla ilgilensinler ama tam ücret alsınlar. Bunun kararını aldık. Arkadaşlarımız şimdi sendikamızda yarım gün çalışıyorlar ama ücret alıyorlar ve çocuklarıyla ilgileniyorlar. Yetmedi dedik ki bu çocuklara sendikada kreş açmak az olduğu için ciddi şekilde kreş yardımı yapıyoruz. Her çocuk için ayrıca kreş parası veriyoruz."

"YASAYLA OLMUYOR, ZİHNİYET DEĞİŞİMİNE GEREK VAR"

10 kişinin cansız bedenine ulaşıldığı Ermenek'teki maden faciasına değinen Mahmut Arslan, "18 arkadaşımızın maden içerisinde mahsur kaldığı toprakların çocuğuyum ben" dedi.

Yakını ve tanıdığı insanların hala madende olduklarını dile getiren Arslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu ülkenin, çocuklarının kaderi değil bu arkadaşlar. Bu, fıtratın gereği değil. Bu, aymazlığın, insana değer vermezliğin, dünya açgözlülüğünün sorunudur. Onun için iş kazalarını önlemenin temel yolu insanı ve onun emeğini merkeze koymaktan geçiyor. Bir zihniyet değişimine gerek var. Yasayla, yasa değiştirmeyle olmuyor arkadaşlar. Dünya'da da ocaklar var, inşaatlar var. New York'un en yüksek gökdeleni 1938'de yapılmış. Gencecik çocuklarımızı her gün ölüme gönderiyoruz ya bunu kabul edemiyorum. Bu gerçekten bizi yaralıyor, üzüyor ve bunun maddi hiçbir karşılığı yok. Her şeyimizi kaybediyoruz. Geleceğimizi kaybediyoruz. Trafik kazalarıyla, iş kazalarıyla gencecik çocuklarımızı tabut içinde mezara gömüyoruz." - ADANA