Yarbaşı Belediye Başkanı Kaynar: "Bazı Tır'larımıza, Araçlarımıza El Konuldu, Ama Pes Etmedik"

BURHAN DEMİRCİOĞLU

Osmaniye'nin Düziçi ilçesine bağlı Yarbaşı beldesinin CHP'li Belediye Başkanı Mustafa Kaynar, tüm engellenmelere rağmen depremzedelere yardımlarının sürdüğünü söyledi. Kaynar, "Bazı araçlarımıza, TIR'larımıza engel konuldu, elimizden alındı. Hatta Kapıkule'de bile dışarıdayken prefabrik evlerimize el konuldu. Yani konteyner demeyeyim, Alevi derneklerinin bize bağışlamış olduğu… Onlar bile elimizde alındı, pes etmedik" dedi.

Yarbaşı Belediye Başkanı Mustafa Kaynar, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından depremzedelere yardım için yürüttükleri faaliyetleri ANKA Haber Ajansı'na anlattı.

Depremden önce beldedeki ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için Atlas Yardım Derneği ve İstanbul Muhtarlar Federasyonu'yla birlikte Hayır Çarşısı kurduklarını anlatan Kaynar, şunları söyledi:

"Bizim bu Hayır Çarşımız üç seneden beri faaliyette. Burayı Atlas Yardım Derneği ve İstanbul Muhtarlar Federasyonu'yla, yani 962 muhtar, İstanbul'un tüm muhtarlarının ortak girişimiyle kurduk. Daha önce biz, ihtiyaç sahiplerine, belediyemizin kendi aracıyla götürüp veriyorduk ama akşamları. Ne de olsa bir vatandaş görüyordu, rencide oluyordu. Yani bir elin verdiğini değer el görmeyecek düşüncesiyle bunu düşündük. Bunu da İstanbul Muhtarlar Federasyonu ve Atlas Yardım Derneği'ne anlatınca 'Gelin, bir Hayır Çarşısı kuralım' dediler. Buraya, 100 metrekare alana bir Hayır Çarşısı kurduk, iki depo halinde. Burada ihtiyaç sahiplerini, beldemizin ihtiyaç sahiplerini belirledik ve onlar belli zamanlarda, yani kimsenin görmediği şekilde kapalı alana, buraya geliyorlar, kapı kapanıyor, ihtiyaçlarını alıp gidiyor. Yani herhangi bir mağazadan alışveriş yapmış gibi oluyor.

"BELDEMİZ DIŞINA DA YARDIM GÖTÜRÜYORUZ"

Mesela şu anda beldemi aştık, Osmaniye'ye kadar, Düziçi'ne kadar her yere yardım götürüyoruz. Sadece bu, yardım derken takım elbise, gıda değil, evin tüm ihtiyaçları. İşte hasta yatağından tutalım, tekerlekli sandalyeye kadar bunların hepsini şu anda karşıladık. 200'ü geçkin tekerlekli sandalye, 25 taneydi galiba akülü araç, onları verdik. Ev yapımından tutun, evin içini döşemeye kadar bunların da hizmetini yapıyoruz burada. Depomuz tıklım tıklım dolu her zaman. Yedek depomuzda da var. Burada halka, ihtiyaç sahiplerine, ihtiyaç sahiplerini daha önceden belirlediğimiz için onlara ulaşıyoruz, veriyoruz. Randevu sistemiyle gelirler, burada akşamları kapı kapanır belli bir saat arayla. Onlara o şekilde hizmetlerimizi sunuyoruz. Şimdi burayı üç yıldan beri yapıyoruz. Şu anda depremdeki sistem. Bizim üç yıl önce başladığımızı şimdi onlar yapmaya başladı ve güzel oldu. Şimdi üs olarak da bizim Karacaören'de düğün salonumuz var, üs kurduk. Yardım dernekleri de yine Atlas Yardım Derneği'nin ve diğer belediyelerimizin organizasyonuyla beraber orada bir üs kurduk. Oradan diğer beldelere, ilçelere, illere, köylere kadar ulaştık. Çünkü deprem bölgesinin tam göbek kısmındayız biz. Hatay'a 100 kilometreyiz, Adana'ya 100 kilometreyiz. Maraş'a, Antep'e 100 kilometreyiz.

"BAZI ARAÇLARIMIZA, TIR'LARIMIZA ENGEL KONULDU"

Biz buralara üs kurduk, buralardan oralara hizmet götürdük. 200 gönüllü genç arkadaşlarımızla beraber onları organize ettik. Atlas Yardım Derneği bu işin başında olaraktan her yere de ulaştık. 35 tane küçük araçlarla, TIR'larla geliyordu. Küçük araçlarla onları ulaştırdık biz ama son anda şöyle de bir sıkıntımız doğdu, onu da söylemeden geçmeyeyim. Bazı araçlarımıza, TIR'larımıza engel konuldu, elimizden alındı. Hatta Kapıkule'de bile dışarıdayken prefabrik evlerimize el konuldu. Yani konteyner demeyeyim, Alevi derneklerinin bize bağışlamış olduğu… Onlar bile elimizde alındı, pes etmedik. Üç gün bir moral bozukluğu oldu, elimizden alındı ama şu anda genel merkezimizle, Genel Başkan'ımızla konuştuğumuzda, 'Yardım hiçbir zaman engellenemez. İstediğinizi yapabilirsiniz, verebilirsiniz' dediler. Şu anda tekrar başladık ama buna da şu şekilde başladık. Şunu da gördük; bir alan, birkaç kere almaya kalktı, fark ettik onları. Şimdi bizim alo hattımız kurduk, yardım hattını kurduk. Arkadaşlar oraya gelen ihtiyaçları belirliyorlar, not alarak bir gün, iki gün sonra da ne ihtiyaçları varsa elimize olanlarla beraber onların birebir evlerine biz götürüp teslim ediyoruz. Yani buraya gelip alma olmuyor. Çünkü diğer düğün salonun da yapmıştık, şunu fark ettik orada da. bir gelen birkaç sefer geldi yahut da farklı insanları göndererek almaya kalktılar. Yani gerçek ihtiyaç sahipleri gelmezken bu gibi insanlar birkaç sefer aldığında şey yapıyor ama şu anda en azından telefonlarını, ev adreslerini bildiğimiz için bir alan bir daha almayacak. Ama bunları biz kayıt altına aldığımız için, verdiğimiz erzak, gıdanın kaç ay gideceğini, kaç gün gideceğini bildiğimiz için bundan sonra periyodik şekilde evlerine ulaştırmaya çalışacağız. Tabii ki gelen, arkadan gelen yardımlara göre bunları yapacağız."