Başbakan Erdoğan Son Kez Konuştu

Son Güncelleme:

Başbakan Erdoğan AK Parti Grup Toplantısında Konuştu.

İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları:


Milli gelirimiz 1 trilyon seviyesini aştı. dolar cinsinden milli gelirimiz de 736 milyar dolar olarak kriz öncesi seviyelere neredeyse ulaştı.


Küresel finans krizinin halen devam ettirdiği bir dönemde Türkiye'nin yüzde 8.9 oranında büyümesi ülkemiz adına gurur ve umut verici bir durumdur.


İşçisinden çifçisinden büyümede katkısı bulunan aziz milletimi tebrik ediyorum. Büyüme oranlarıyla birlikte borç rakamları da önemli. Borç oranlarında Avrupa ülkelerinin bir çoğundan iyi olduğumuzu buradan söylemek zorundayım.


Enflasyon Mart ayında yüzde 0.2 oranında arttı. Ekranlarında bizi izleyenlere sesleniyorum. Göreve geldiğimizde enflasyon yüzde 30'du.


Şimdi neredeyse onun onda biri kadar geriledi.


Bu tam bir hayal olarak görürlerdi. Azmettik, sabrettik, ülkemize inandık ve bunu başardık.


Kahramanmaraş'ta Türk Avusturya işbirliğiyle bir hidroelektrik santralinin açılışını gerçekleştirdik.


Adana'da çeşitli açılışlar gerçekleştirdik. Ankara'da çevre ve orman bakanlığımızın parti ayrımı yapmaksızın ihtiyacı olan belediyelere katı atık aracı teslimi gerçekleşti.


Son iki haftada dış temaslarımız da oldukça yoğun geçti. İngiltere'de bölgesel konuları görüşme imkanımız oldu.


Irak'a tarihi bir ziyaret gerçekleştirdik. Bağdat'ta Irak Başkanaı tarafından karşılandık.


Yol üzerinde ellerinde Türk bayrakları Irak bayrakları olan binlerce bağdatlı kardeşimizin gösterilerine mazhar olduk.


Necef'te Hz. Ali Efendimiz'in kabrini ziyaret ettik. Necef'ten heyetimizle birlikte Erbil'e hareket ettik. Burada sayın Barzani ile birlikte türk firmalarının yaptığı havalimanı inşaatının açılışını gerçekleştirdik.


Sayın Barzani ile akşam saatlerinde bir araya gelerek çeşitli müzakereler yürüttük.


Dicle ile Fırat birbirine ne kadar kardeşse Türkiye ile Irak da o kadar yakın ve kardeştir. Bunları Irak'taki parlamentoda da söyledim. Irak'ta patlayan her bomba bizim yüreğimizi dağlıyor.


Irak'ta sokağa düşen her can bizim canımızdan can alıyor. Aynı kıbleye dönene ırka'ın geleceği birlikte inşaa etmeliler. Bizim bu ziyaretimizi kiç kimse farklı noktalara çekmeye çalışmasınlar.


Biz rol çalma derdinde değiliz. biz Irak'a baktığında petrol kuyularını görenlerden hiç değiliz. Yerin altındaki zenginlikleri değil, yerin üstündeki gönülleri görenlerdeniz.


Orta Doğu'daki Kuzey Afrika'daki gelişmelere ilkelerimiz doğrultusunda baktık. Bu bölge yeniden bir barış coğrafyası olsun. Hak ve hukukun coğrafyası olsun istiyoruz.


Aynı cümleyi her yerde kullanmak gerekmiyor. bu coğrafyanın sakinleri aynı zamanda bu coğrafyaların sahibidir. Dostça kardeşçe uyarılarımızı yaptık. Daha fazla kan akmadan halkların hissiyatına karşılık reformların acilen yapılmasını yüksek sesle dile getiriyoruz ve yaptığımız budur.


Halkların haklı taleplerini görmemezlikten gelerek halkı öldürmeyi göze alan anlayışlara tepkimiz var. Dün NATO Genel Sekreteri Rasmussen'e de anlattım.


Irak ve Afganistan'daki gibi olmasın dedim. Şu anda Afganistan'daki NATO birlikleri çekilme hesapları yapılıyor. Irak'ta da beklenen olmadı. Yıkılan bir medeniyeti inşaa etmek bu operasyonlara katılanların da görevi olsa gerek.


Akşam saatlerinde sayın Hariri görüşmelerimizi yaptım ve görüşlerimizi paylaştık. Libya'dan vatandaşlarını tahliye etmek isteyen ülkeler Türkiye'den yardım istiyor.


Şu anda Trablus'ta da bingazi'de de Türkiye var. Ama aynı şekilde Bahreyn'de de Türkiye var. Türkiye bir kasaba devleti değil. Biz içerisindeki sıkıntıların da mücadelesini sürdüreceğiz.


"AK Parti 3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde bu ülkenin nasıl yegane umuduysa, bugün de Türkiye'nn yegane umududur. Çünkü diğerleri taklitçidir, bunlardan bir şey olmaz.


Bugünlere sorunları tek tek çözerek geldik. Halkımıza şu anda parlamento çatısı altından şöyle sesleniyorum: Bize çıraklık döneminde nasıl desteğinizi verdiyseniz, kalfalık döneminde nasıl desteğinizi verdiyseniz, eğer bizlerden memnun kaldıysanız, gelin ustalık dönemini de sizlerle beraber inşa edelim.


"8 yıl boyunca Türkiye'ye kazandırdıklarımızı artık bir çırpıda sıralamak mümkün değil. Eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette Türkiye bizimle ilkleri yaşadı. Büyük dönüşümleri, büyük reformları Türkiye bizimle yaşadı. Dünyada sözünün ağırlığı olan, itibarı olan, ay yıldızlı bayrağı tüm dünya için anlam ifade eden bir Türkiye var. Bu millet AK Parti'nin ayak sesleriyle 3 Kasım öncesinde aydınlık yarınlara yelken açmıştı.


12 Haziran seçimlerine girerken AK Parti yine Türkiye'nin tek umudu. AK Parti kurulduğu andan itibaren Türkiye'nin tamamını kucaklarken, muhalefet partileri tıpkı 3 Kasım'da olduğu gibi bugün de küçük olsun benim olsun mantığıyla hareket ediyorlar. Biz Afyon'dan yola çıkarken 3 tane kırmızı çizgi ifade ettik.


Bizde etnik milliyetçilik, bölgesel milliyetçilik, dinsel milliyetçilik yok. Bugün yine aynı noktadayız. Bunları yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Bizim dışımızdaki partilerin hiçbiri bunları yapamadı. Telaffuz dahi edemediler. Ya bir etnik gruubun veya bir bölgenin partisi oldular.


Veyahut da kumsalların partisi oldular. Ama biz doğunun batının kuzeyin güneyin dağın taşın yaylanın her yerin partisi olduk. Çünkü tevazuh, büyük düşünme lazım. Bunlar da kapasite var mı ki büyük düşünebilsinler, büyüyebilsinler? Belli kalıplar içinde durumu idare ediyolar.


CHP, 1940'larda takılıp kaldığı yerden bugünlere hala gelemedi. Cumhuriyeti kuran biziz diyorlar ya, aynen oradalar hala. Kendi iç çekişmelerinden Türkiye'nin sorunlarına kulak vermeye fırsat bulamadı. Bugün de hala bulamıyorlar. Yaptıkları tek şey hakaret. Bunun bedelini 12 Haziran'da ödeyecekler.


Eski genel başkanı hepinizin malumudur. Biliyorsunuz, malum genel başkana neden böyle bir görevi devretmek zorunda kaldığı ortada. Ona kalsa devretmeyecekti de işte durum ortada. Kendisine bir güç devşirebilmek için şahsıma 'ulan' gibi ifadelerle hakaretler ediyor. Benim kalkıp da senin seviyene inmek gibi bir derdim yok. Zaten bu siyasette milletim her zaman sana tokadı attı.


En sonunda partinde düne kadar senin yanında olanlar da tokat attı. Zanına ziyarete gelip ben genel başkan olmayacağım diyen de ertesi gün aday oldu, o da sana tokat attı. Şimdi birlikte kurdeleer kesiyorlar, adaylığı garantilemek istiyor herhalde. 1940'larda tek parti olmanın imtiyazıyla milletin isteklerine kulak tıkayanlar, yine kulak tıkıyorlar.


CHP il başkanlarının illerde valilik yaptığı bir partidir. Bunların demokrasi anlayışı budur. İşte biz bugünlere böyle geldik. Şimdi kalkmışiar Türkiye'de demokrasi dersi veriyorlar.


CHP, Halksız bir Cumhuriyet Partisi. Çetelerden medet umanlar ortada.. İşte listeler açıklandığı zaman göreceksiniz. Çetelerden medet umanlar milletten asla takdir göremezler.


İngiltere'de ABD'den selam gönderenler bu millettten saygı göremezler. Milleti aşağılayanlar millete göbeğini kaşıyan adam, yüzde 60 aptal diyenler bu millettten ebediyen yüz bulamazlar. Siz aile sigortasını bir kenara bırakın da kendi arkadaşlarına kurduğunuz komplonun hesabını verin.


Böyle muhalefete can kurban. Birisi defalarca çark eden bir ana muhalefet bir diğeri de bugüne kadar tek bir olumlu adım atmamış bir MHP. Gittiler IMF'ten 30 milyar dolar borç aldılar.


Bize 23 milyar dolar borç devrettiler. Bunların borçlarını ödedik ve 5.2 milyar dolara kadar indirdik. Bitmedi MB.. Bunlar milliyetçi değil mi? Madem milliyetçisiniz MB'nin döviz rezervi 27.5 milyar dolardı. Şu anda 86 milyar dolara ulaştı.


Şimdi zaman zaman çıkıp konuşuyorlar. Yaw sizin kirlettiğiniz Türkiye'yi biz temizliyoruz biz.. Kasaları boşalttınız biz dolduruyoruz. 79 senede 6 bin 300 km yolun yapıldığı bir Türkiye'de biz kalkmışız 13 bin km duble yol yapmışız. Hamdolsun benim vatandaşım uçaklarla seyahat ediyor.


Eğer yolsuzluk yapılsaydı bu borçlar ödeniyor. Attığımız adımlarla GSYH ortada.. Bütün bunlarla ortaya baktığımızda çok alt düzeyde bir borç stoku.


Almanya, Fransa, Japonya'da borç stokları devasa. Küfretmekten hakaret etmekten başaka ortaya bir şey koyamadılar. Milli birlik ve kardeşlik projesi gibi bütünleştirici bir süreç karşısında nefret dilini seçtiler. BDP nasılki belli yerlere sıkışıp kaldıysa MHP'de kafa tası ölçmekten başka bir işe yaramadı.


Şu anda seçim döneminde projeleriyle ortaya çıkması gereken BDP bir kez daha ortaya çıktı. Yapılan sivil itaatsizlik değil sivil iradesizliktir. Halkların iradelerine ipotek koyanlar sivil olamazlar. Bu sivil iradesizlik değil mi? Bırak halk iradesini ortaya koysun. Kendileri parlamentoda dahi sandığa gidemediler. Bugüne kadar terörden en fazla iki kesim kazandı. Biri silah tacirleri bir diğeri de istismarcılar.


Bunlar mukaddes dinizimizin içerisine de bölücülüğü koymak istiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar bneim o bölgedeki kardeşimin taktirine de mazhar olamayacak. Benim milletim artık oynanan oyunları iyi biliyor. Artık kğimin kimlerle iş tuttuğunu görüyorlar.


Eski bayat senaryoların hala iş göreceğini zannediyorlar. 12 Haizran senaryoların değil, hakikatin tecellisi olacaktır. Seçim öncesinde ortaya koyan son saldırılar iç siyaseti yeniden dizayn etme çabasının da bir adımıdır. Bu adımlar çok boyutlu bir senaryonun parçasıdır. Türkiye bunları aşacaktır.


Türkiye'de milletin umudu yine Ak Parti'dir. Daha büyük hedef ve vizyonla 12 Haziran seçimlerine hazırlanıyoruz. 12 Haziran seçimleriyle ilgili olarak biz 4 yıl sonrasını dğeil 2023'ü hedefleyerek seçimlere giriyoruz. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden bir olarak görmek istiyoruz.


Biz bu yola ikbal için çıkmadık, şahsi hırslarımızı tatmin etmek için çıkmadık. Programımızı hazırlarken bu anlayışla yola çıktık. Sessiz yığınların sesi olarak çıktık. Ayağında çarığı olmayan , sofrasında yiyeceği olmayan insanlar için biz bu yola düştük

Kaynak: Haberler.Com