İlhan Abi Söyler Tak Şak Yaparım

Son Güncelleme:

Ergenekon Soruşturması Nedeniyle Tutuklanarak 16 Ay Cezaevinde Kaldıktan Sonra Tahliye Olan Eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, Her Gün Kitap Okuduğunu Anlattı.

Ergenekon soruşturması nedeniyle tutuklanarak 16 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye olan eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, her gün kitap okuduğunu anlattı.


Çapan, duruşmalarda Cumhuriyet Gazetesi’ne neden para verdiğinin sorulmasına üzüldüğünü belirterek, “İlhan Abi ne derse yaparım, ben onun tak şak paşasıyım” dedi.


ESKİ Esenyurt Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, “İlhan Abi ne derse yaparım, ben onun tak şak paşasıyım” dedi. 16 ay cezaevinde kaldıktan sonra önceki gece tahliye olan Çapan’la telefonla konuşurken, (Kendisini ziyarete geçen Ferhat Tunç ile eski belediye başkanı Cemal Kahraman’a biraz susun diye sesleniyor) gayet keyifliydi.


* Cezaevi günleri nasıl geçti?


Kitap okuduk, kitap yedik geldik.


* Artık siyasetin felsefecisi ve sosyoloğu olmuşsundur.


Benim 30 bin kitabımın olduğunu bilmiyor musun? Zaman geldi her gün bir kitap okudum sayılabilir. Çokça bilgi topladım.


* Kitap yazma döneminiz geldi.


Yazacağım. Beni bilirler teknoloji özürlüyüm. Kalemle yazmaya başladım ama uzun sürer.


* Kilon nasıl?


5 kilo verdim. Sağlığım iyi.


Parayı niye verdin


demelerine kırıldım


* Telefonunda mesaj kutusu dolmuş, seni bulamıyorlar?


Benim dostlarım azdır; sayısı ne artar ne azalır. Benim dostum da, düşmanım da bellidir.


* Duruşmalarda Cumhuriyet Gazetesi ve İlhan Selçuk üzerine ilginç değerlendirmeler yaptınız.


Üzüldüm... Bizi derya deniz zengin sayıyorlar. Benim param azdı. Cumhuriyet Vakfı Başkanı İlhan Abi, gazete krizdeyken istedi, kardeşlerimle verdik; 1 trilyon. Bana parayı sen mi verdin, nereden buldun diye sordular. Bizler proje yapmışız, kazanmışız. Öbür yanda adamların milyar dolarları var, onlara soran yok. Sonra niye verdin demelerine kırıldım. Müslüman gidip camiye veriyor, soruluyor mu? Yönetime niye katılmadın? Camiye para veren müezzin mi oluyor?


* İlhan Selçuk’u ne zaman ziyaret edeceksin.


Gitmez olur muyum? Bak yanında arkadaşlarımın çocukları, torunları gelmiş. Cemal Amca oğlunu evlendirmiş, torun sahibi olmuş. İlhan Abi, fikriyatının komutanıdır. Soruyorlar, ne toplantısı yaptınız diye. Biz ne derse onu yaparız dedim. Ver derse veririz. Ben de, ailem de öyleyim. Karslılar ne derse yaparım. Ama bunu bilmek ve anlamak gerekiyor. İlhan Abi söyler, tak şak yaparım.


* Gazeteci arkadaşların durumu nasıl?


Cezaevi, sıkıntılı iştir. Öyle sinema salonuna benzemiyor. Sıkıntılılar tabii. Bunlar yazar çizerler; kelebektirler. Bunlar hapishaneye konmaz ki. Onlar uçabiliyorlarsa vardır. Düşünce suçu olarak ne zarar verdiler. Mustafa Balbay kime ne zaman zarar vermiş, söyleyin. Adam not tutmuş, sen çete üyesi yapmışsın. Gazetelerin Ankara temsilcileri paşalarla konuşuyor, yazıyorlar. Onlar da mı çete üyesi oluyorlar. Saçma bir durum var.


Cumhuriyet rejimi


Başbakan yapmış


* İktidarı nasıl görüyorsun?


Tek başına iktidar olmuşsun, hâlâ karşında bir rakip yok. Ne istiyorsun da arıza çıkartıyorsun. Cumhuriyet rejimi, seni Başbakan yapmış. Niye endişeleniyorsun? Soğuk savaş dönemindeki işler artık yok. Durup dururken arıza çıkartmaya gerek yok.


* Asker...


Bu ülkenin askere ihtiyacı var. Didişmeye gerek yok. Aralarından kötü asker de çıkabilir. Son olayda paşa döküldü. Askerin kendisini koruyacak refleksi kalmadı. Eskiden askere bir şey diyebilir miydin? Ama hadi geçti o günler deniyor şimdi.


Ergenekon hatırası


GÜRBÜZ Çapan’ın, Silivri Cezaevi’ndeki koğuş arkadaşları Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Mustafa Balbay ve İP Genel Sekreteri Nusret Senem’di. 16 ay boyunca koğuşta yapılan sohbetlerde Ergenekon soruşturmasının yanı sıra, güncel olaylar da konuşuluyordu. Çapan, neredeyse her gün kitap okuduğunu da anlattı. Havalandırmaya bile birlikte çıkan Çapan, Balbay ve Senem, volta atarken de sohbeti sürdürüyordu. Aynı üçlü yine bir volta sırasında cezaevi hatırası fotoğraf çektirmeyi de ihmal etmedi.

Kaynak: DHA