Küresel salgın sürecinde tekstil sektöründe yeni fırsatlar ele alındı

Son Güncelleme:

İTÜ Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Kılıç, "Salgın sürecinde, 'Temiz üretim yapıyoruz, ürünlerimizi temiz bir şekilde paketliyoruz' demeliyiz.

İTÜ Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Kılıç, "Salgın sürecinde, 'Temiz üretim yapıyoruz, ürünlerimizi temiz bir şekilde paketliyoruz' demeliyiz. Bu şekilde Çin'in bizden aldığı tekstil pazarını geri alabiliriz. Şahsen bu stratejiyi çok önemsiyorum." dedi.

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) tarafından videokonferans yöntemiyle "Techxtile Start- Up Challenge Akıl-Fikir Buluşmaları" başlıklı toplantı gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Girişim ve Mentor Ligi (Ventures & Mentors League) Üst Yöneticisi Ufuk Batum'un üstlendiği toplantı, çok sayıda girişimci ve iş insanı tarafından takip edildi.

"Sürdürülebilirlik ve Medikal Tekstil Ürünleri" konulu bir sunum yapan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Kılıç, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sonrası her sektörde olduğu gibi tekstilde de sürdürebilirlik konusunun ön plana çıktığını aktardı.

Kılıç, Çin'in koronavirüs salgını nedeniyle yaşadığı güven kaybından faydalanarak, yeni pazarlar bulunabileceğini belirterek, şunları kaydetti:

"Tekstil sektörü, yeni pazarlara ulaşmak için 'Bizim tişörtlerimiz, pantolonlarımız en temiz şartlarda üretildi.' mottosuyla hareket edebilir. Çin, kötü işler yaptı ve dünyanın tepkisini çekti. Çin'e karşı tekstil sektörünün bunu kullanması lazım. Salgının 2. ve 3. dalgalarından bahsediliyor. Bu sürecin en az 2 yıl daha süreceği söyleniyor. Salgın sürecinde, 'Temiz üretim yapıyoruz, ürünlerimizi temiz bir şekilde paketliyoruz' demeliyiz. Bu şekilde Çin'in bizden aldığı tekstil pazarını geri alabiliriz. Şahsen bu stratejiyi çok önemsiyorum."

UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin de küresel salgın sürecine rağmen sektörün gelişimi için çalışmaya devam ettiklerini anlattı.

Salgın süresince çok büyük değişimler yaşandığını, bu değişimlere de çok çabuk adapte olunduğunu belirten Engin, "Bir yandan mevcut krizi yönetmeye çalışıyoruz, bir yandan da önümüzdeki dönemde iş yapmanın yollarını arıyoruz. Krizler her zaman inovasyonun körükleyicisi olmuştur. Ben bu süreçte farklı girişimcilerin çıkacağına inanıyorum." ifadesini kullandı.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünde de girişimcilik dersleri veren Ufuk Batum da tekstil sektörünün son dönemlerde Ar-Ge ve tasarıma büyük önem verdiğini vurguladı.

Batum, tekstilin merkezi Bursa'nın Türkiye'nin en fazla Ar-Ge merkezi olan ikinci, en fazla tasarım merkezi olan dördüncü ili olmasının kentte tasarım, Ar-Ge ve inovasyona verilen değeri gösterdiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Yaşanan pandemi sürecinde firmalar, kısa bir bocalama döneminin ardından yeni çıkış yolları aramaya başladı. Hızlıca maskeden tutun da ventilatör ve diğer sektörlere yönelik çalışmalar yapıldı. Büyük kurumlar bir araya geldi, 'start-up'lar yapıldı ve müthiş işler ortaya çıktı. Türkiye'de patent konusunda da bir istek var. Patent alınan ürünlerin sayısı her geçen gün artıyor."

Açık İnovasyon Derneği Başkanı Murat Küçükgirgin ise salgın sonrası yeni dönemde iş birliğinin büyümenin ön koşullarından biri olduğunu vurgulayarak, "Firmalar arasındaki iş birliği, ülke ekonomilerini de olumlu etkiler." ifadesini kullandı.

Kaynak: AA