Çanakkale - ``Futbolda Irkçılığa Hayır''

ÇANAKKALE Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Futbolda Aktif Taraftarlar Topluluğu (FATT) ve Futbolda Aktif Taraftarlar Birliği Derneği'nin (FATAB), ''ırkçılık, ayrımcılık ve aşağılama' ile mücadele temasıyla düzenlediği ''Şimdi Hareket Zamanı' konulu çalıştay başladı. Avrupa'da Futbolda Irkçılıkla Mücadele Birliği (FARE) Kurucusu Kurt Wacter, Avrupa'da ırkçılığın genellikle Afrika kökenli futbolculara yönelik olarak gerçekleştiğini ve buna karşı mücadele verdiklerini söyledi.

ÇOMÜ Anafartalar Kampusü Süleyman Demirel Konferans Salonu'nda düzenlenen ''Şimdi Hareket Zamanı' konulu çalıştayın açılışına Çanakkale Valisi Abdülkadir Atalık, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Akdemir, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Vali Atalık, futbolda ırkçılık konusunun çok farklı bir boyut olduğuna dikkat çekerek, ''Mesela holiganizm incelendiğinde, düşünüldüğü gibi toplumda küçük bir alt sınıfın çıkardığı olaylar olmadığı görülmüştür. Orta ve üst sınıftan insanların da holigan eylemlere katıldığı bilim adamlarınca belirlenmiştir. Demek ki bu çok basite indirgenerek halledilebilecek bir sorun değil. Bu konuda bilim adamlarının çözüm önerilerini bekliyoruz' dedi.

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Akdemir ise, sporun, insanları birleştiren, bir araya getiren, ayrılıkları unutturan, dostluğu pekiştiren bir olgu olduğuna işaret etti, ''Dolayısıyla sporda, ayrımcılığın, ırkçılığın veya aşağılamanın olması herhalde kabul edilemez bir durumdur. Zaten spor doğası gereği çok farklı branşlardan oluşan bir olgudur. Farklı branşların, takımların olması bir anlamıyla entelektüel açıdan çeşitliliğin olmasını gerektiriyor. Bu nedenle farklı düşünen insanlara saygı göstermek sporun doğasından kaynaklanıyor' görüşünü dile getirdi.

ÇOMÜ Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü öğretim üyesi, Futbolda Aktif Taraftarlar Birliği Derneği (FATAB) Başkanı Yrd. Doç. Dr. Necati Cerrahoğlu, ''Futbolda rekabet sadece ve sadece vur kır parçala, bu maçı al ile sınırlı değil. Oysaki rakibe karşı saygı ve dostluk içerisinde bir müsabakanın cereyan etmesi gerekiyor. Biz de bu manada ülkemizde bilinçlendirme eğitimi yapmak, Avrupalı konuklarımızla öğrencilerimizi buluşturmak ve Türkiye'de taraftar anlayışına yeni bir şekil vermek, Avrupa Birliği normlarında bir taraftarlık anlayışı oluşturmak için bir dernek kurarak yapılanmaya gittik' diye konuştu.

Avrupa'da Futbolda Irkçılıkla Mücadele Birliği (FARE) Kurucusu Kurt Wacter ise, futbolda ırkçılığa karşı mücadele etmek için 1999 yılı Şubat ayında küçük bir grup olarak bir araya geldiklerini ve 2001 yılı Ağustos ayında UEFA'nın resmi ortağı olarak çok sayıda futbol organizasyonu içinde ırkçılığa karşı etkinlikler gerçekleştirdiklerini söyledi. Taraftarlar ve medya grubunu ırkçılık konusunda haberdar ettiklerini, futbolu yöneten kurumların ırkçılığa karşı harekete geçmesi konusunda itici bir güç oluşturduklarını ve taraftar gruplarını, etnik gruplarla ve göçmenlerle beraber hareket etmesi konusunda yönlendirdiklerini anlatan Wacter, şunları söyledi:

''Biz öncelikle bir 'ağ'ız. Bir sivil toplum kuruluşuyuz. Çeşitli taraftar gruplarıyız. Ayrımcılıkla mücadeleyi hedefliyoruz. Aşırı ayrımcılık diye tabir ettiğimiz ırkçılık genellikle Avrupa'da Afrika kökenli futbolculara yönelik olarak gerçekleşiyor. Bunun yanında bazı aşırı Nazi gruplarının da aktivitelerini gözlemliyoruz stadyumlarda. Örneğin şuan İngiltere'de futbolcuların yüzde 30'u Afrika kökenliler. ya da farklı etnik gruplarda yer alıyorlar. Ancak futbolun içinde yönetici olarak ya da antrenör olarak hiçbirini görmüyoruz. Çoğu zaman gizli şekilde varlar. Örneğin kendi ülkem olan Avusturya'dan örnek vermek gerekirse, 45 yıldır Türkler yaşıyor. Futbolla da çok ilgililer. Ama son yıllara kadar ne kadar futbolla ilgili olsalar da kendileri futbolda yer almıyorlardı. Son yıllarda kendilerini sahalarda görmeye başladık. Bizim için önemli olan taraftarlara karşı değil, taraftarla birlikte çalışmak. Biz taraftarlık kültürünü kesinlikle destekliyoruz.'

FARE Kurucusu Wacter, ırkçılığın yanında farklı ayrımcılık türlerinin de bulunduğuna dikkat çekerek, ''Bunlar genelde ırkçılık kadar açık değiller. Gizli şekilde kendilerini belli ediyorlar. Eşcinsel ayrımcılık ve cinsel ayrımcılık konusunda da çalışmalar yapıyoruz. Avrupa'da, futbol dışında diğer kurumlarda pek rastlanmayan bir şekilde bu ayrımcılık devam ediyor. Bu konuda UEFA ile ırkçılığa karşı olduğu gibi cinsel ayrımcılığa karşı da çalışmalar yapıyoruz' dedi.

ÇOMÜ Eğitim Fakültesi Beden Eğitim ve Spor Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Doğa Bursalı'nın ritmik jimnastik gösterisi çalıştaya renk kattı. Çalıştayın diğer oturumlarında Türk futbolunun önemli isimlerinden Bülent Uygun (bugün) ve Rıdvan Dilmen (yarın) de birer sunum yapacak.